haluk.celik@aksam.com.tr
Annesi Güzin Özyağcılar ile Demir adlı oyunda aynı sahneyi paylaşan Zeynep Özyağcılar’la buluştuk. Daha çok kadın meselesine değinen oyunlarda yer almak istediğini belirten oyuncu, “Kadın sorunlarına sahip çıkmak istiyorum” diyor.
Demir Oyunu bu sezon da devam ediyor. Nasıl bir duygu?
Oyunun 3. sezonu büyük heyecan bizim için. Gayet güzel gidiyor ve bu sezon dekorumuzu biraz küçülterek daha küçük salonlarda oynamaya uygun hale getirerek farklılaştırdık diyebilirim. Hem her yerde oynayabilmek hem de duygu yoğunluğunu seyirciye daha iyi aktarabilmek için böyle bir yenilik yaptık. Seyirciyle bu kadar yakın temasta olmak son derece heyecanlı. Çünkü hikâye masa başında geçtiği için seyirci de oyuncuyla birlikte aynı duyguya girmek istiyor. Daha yakın olmak istiyoruz diye mailler geliyordu.
Annenizle oynamak nasıl bir his?
Gerçek hayattaki anne kızdan farklı karakterleri oynamak çok değişik bir duygu. Sahnede çok farklı karakterleri oynuyoruz. Benim oynadığım hafızasını kaybetmiş, annesiz büyümüş bir kız. Diğer taraftan 15 yıldır hapishanede kimseyle konuşmayan bir kadın var. Annemle karşılıklı oynamak gerçekten çok değişik bir duygu. Ben Demir’i çok uzun zaman önce okumuştum. Annemin oynadığı rol gerçekten her tiyatrocunun çok istediği bir şey diye düşünüyorum. Çok etkilendiğim bir karakter. Aynı sahnede olmak gurur verici.
Tiyatro misyonunuz nedir?
Kadın konusunu önemsiyorum. Uçlar, kadına şiddet konusunda söylemi olan ve kendi kitlesini yaratan ödüllü bir oyun. Biz tiyatro olarak çocuk oyunu da ‘Hoşgeldin Boyacı’ gibi komedi oyunları da yapacağız, ama Tiyatro Martı’nın bir tarafı kadına her zaman dokunacaktır. Kadın meselesini önemsiyorum ve sahip çıkıyorum.
Ailece tiyatrocu olmak nasıl bir his? Üçünüzün birlikte sahnede olacağı bir proje düşünüyor musunuz?
Aynı meslekten olmak aslında birbirini daha iyi anlamayı da sağlıyor. Ailece konuşabileceğiniz ortak bir platform daha denilebilir. Benim için büyük şans onlardan hâlâ çok şey öğreniyorum diyebilirim.Hepimizin aynı sahnede olması çok da iyi olur aslında şu an yeni bir komedi yapacağız ama projede ben yer almıyorum. Annemle babam oynayacak. İonesco’nun ‘Kral Ölüyor’ adlı oyununa çalışıyoruz. Annem kralın ilk karısını oynayacak. Onun oyuncu seçmeleri devam ediyor. İlerleyen zamanlarda böyle projeler olacak.
Son zamanlarda tercih edilen oyunlar daha komedi tarzında bunu neye bağlıyorsunuz?
Aslında iyi ve kaliteli oyun hangi tarz olursa olsun toplumda bir karşılık buluyor. Ama hepimizin bildiği gibi zor zamanlar geçirdiğimiz bir yıl oldu. İnsanlar günlük yoğun tempo ve sıkıntının ardından çokta drama istemiyor. Demir bu bakıma oldukça farklı bir oyun. Derin bir konuyu insanı sıkmadan yormadan eğlenceli sunuyor. İzleyicilerden gelen yorum zamanın nasıl aktığını anlamadıkları yolunda. Üstelik yazar sonunun biraz seyirciyi düşündürerek bağlıyor bu da çok katılımcı bir durum yaratıyor. Oyun boyunca farklı duyguları aynı anda hissedebiliyorsunuz. Şimdiden oyun takvimimiz çok yoğun diyebilirim. 5 Aralık Zorlu Drama Sahne’de; 21 Aralık’ta Tatavla Sahne’de oynuyoruz, bekleriz.