‘Bağdat’ı bulamadık ama Ayla Çelik’i bulduk

Geçen hafta çimlerin üzerinde oturup Ayla Çelik’i izledim.

Festival gibiydi. Hava sıcacıktı. Herkes çimlerin üzerine yayılmıştı. Hep bir ağızla ‘Bağdat’ dedik. Ayla Çelik’in de ilk konseriydi. Biz de Reyhan Karaca ile izlemeye gittik. Karaca, Ayla Çelik’le çok yakın arkadaş. Son çıkardığı  “Kelebek” şarkısından sonra sonbahara doğru Ayla Çelik’in kendisi için yazdığı şarkıyı çıkaracakmış. İlk ben yazayım istedim. Bu arada “Bağdat”ın nasıl yazıldığını öğrendim. Ayla Çelik çok aşıkken yazmış bu şarkıyı. Ne kadar çok aşık olduğunu arkadaşına bile inandıramamışken oturup kaleme almış. “Ben dünyanın en büyük aşığı olabilirim” sözlerini. Ayla aşkını kelimelerle anlatmış. Peki, biz nasıl anlatalım. Biz de yazılan şarkıların bizim duygularımızı tarif ettiğini düşünerek anlatalım duygularımızı o zaman. E o zaman “Bağdat” yalnız ve çok seven kadınların simgesi olsun mu? O zaman bizim duygularımıza tercüman olacak yeni bir şarkı yazılana kadar tarihte yerine alsın.