Valilik'ten 'Kaz Dağları' açıklaması: Maden sahası bölgeye 40 kilometre uzaklıkta

Çanakkale Valisi Orhan Tavlı, Kirazlı-Balaban Çeşmesi mevkisinde yürütülecek altın ve gümüş madeni arama çalışmalarına ilişkin, ''Çanakkale'de yaşayan vatandaşlarımızın ve konunun uzmanlarının da bildiği üzere, maden faaliyeti yapılan merkez Kirazlı köyü ve Balaban tepe sahasının, endemik bitkilerin yaşam alanı bulduğu Kaz Dağları diye bilinen yöre ve Kaz Dağları Milli Parkı ile hiçbir ilgisi yoktur. Maden sahası Kaz Dağları'na kuş uçumu 40 kilometre uzaklıktadır.'' dedi.

Tavlı, valilik binasında gazetecilere yaptığı açıklamada, Doğu Biga Madencilik tarafından yasal mevzuat çerçevesinde yapılan madencilik faaliyetiyle ilgili olarak bir takım yanlış bilgilerle vatandaşların çevreye olan duyarlılığını ve hassasiyetini yönlendirmeye çalışan gruplar olduğunun gözlendiğini belirtti.

Çanakkalelilerin ve Çanakkale Valiliğinin Kaz Dağları ve çevre konusundaki hassasiyetinin en üst noktada olduğunu dile getiren Orhan Tavlı, "Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alanımız, Şehitliklerimiz, Çanakkale Boğazımız, Kaz Dağı Ayazma Pınarı Tabiat Parkımız, Troya Tarihi Milli Parkımız, Assos gibi birçok tarihi, turistik, kültürel ve doğa harikası değerlerimize hep birlikte sahip çıkarak gözümüz gibi korumaya çalışıyoruz." diye konuştu.

"İzin ve ruhsat çalışmaları 2000 ve 2001'de başladı"

Vali Tavlı, bölge ile ilgili doğal sit alanının tescilinin kaldırılması, izin, ruhsat gibi çalışmaların ilgili bakanlıklar ve kurumlar tarafından 2000 ve 2001 yıllarında başlatıldığını aktararak, şöyle devam etti:

"Bu yıllarda başlatılan işlemlerle Doğu Biga Madencilik tarafından maden arama ruhsatı, maden işletme ruhsatı Enerji Ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Maden İşleri Genel Müdürlüğünden alınmıştır. Bahse konu maden sahası ile ilgili ÇED Yönetmeliği kapsamında Çevre Ve Şehircilik Bakanlığına sunulan ÇED raporunun, incelenmesi ve değerlendirilmesi sonucunda, altın ve gümüş madeni ve zenginleştirme tesisi için 2013 yılında ÇED olumlu kararı Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından verilmiştir. Kirazlı altın-gümüş madeni kapasite artışı ve zenginleştirme tesisi projesinin ÇED olumlu raporunun iptali istemiyle açılan dava, Danıştay ilgili dairesi tarafından oy birliğiyle reddedilerek ÇED raporunun hukuka uygun olduğu belgelenmiştir."

Maden alanında kesilen ağaç miktarı konusunda da çeşitli iddiaların bulunduğunu hatırlatan Tavlı, "Orman ve Su İşleri Bakanlığının 2016 tarihli olurları ile verilen izin kapsamında, Çanakkale Orman Bölge Müdürlüğünce 2017 yılında kesimine başlanan ve maden sahasında kesimi yapılan toplam 13 bin 400 adet ağacın olduğu alan, madencilik faaliyeti sonlandığında Doğu Biga Madencilik şirketi tarafından rehabilitasyon çalışmaları yapılarak Orman Bölge Müdürlüğümüze teslim edilecek ve bu alanın tamamı ağaçlandırılarak eskisine oranla daha yeşil bir alana dönüştürülecektir." ifadesini kullandı. 

"Bölgenin Kaz Dağları ile hiçbir ilgisi yoktur"

Vali Orhan Tavlı, sahanın kamuoyunda anlatıldığı gibi Kaz Dağları Milli Parkı sahasında yer almadığını vurguladı.

Bu konuda önemli bir bilgi kirliliği olduğuna işaret eden Tavlı, şunları kaydetti:

"Çanakkale'de yaşayan vatandaşlarımızın ve konunun uzmanlarının da bildiği üzere, maden faaliyeti yapılan merkez Kirazlı köyü ve Balaban tepe sahasının, endemik bitkilerin yaşam alanı bulduğu Kaz Dağları diye bilinen yöre ve Kaz Dağları Milli Parkı ile hiçbir ilgisi yoktur. Maden sahası Kaz Dağları'na kuş uçumu 40 kilometre uzaklıktadır. 

DSİ tarafından yapılarak Çanakkale merkez ilçe içme ve kullanma suyu ihtiyacını karşılayan Atikhisar Barajı'ndan Doğu Biga Madencilik maden işletme tesisine Devlet Su İşleri tarafından hiçbir şekilde su verilmeyecektir. Çan Kumarlar köyü sınırlarında Doğu Biga Madencilik tarafından inşası devam eden Altınzeybek Göleti'nden maden işletme tesisinin su ihtiyacı karşılanacaktır. Doğu Biga Madencilik Maden Zenginleştirme Tesisi, Atikhisar Barajı yağış havzasının kesinlikle dışındadır. Çanakkale'nin içme suyu kaynağı olan Atikhisar Barajı'na zarar verecek herhangi bir faaliyet yürütülmesi söz konusu değildir. Bahse konu firmanın tüm faaliyetlerini ÇED raporuna uygun bir şekilde yürütmesi ilgili kurumlar ve Valiliğimizce bizzat takip edilecek ve ÇED raporuna aykırı herhangi bir işleme asla müsaade edilmeyecektir."

(AA)