1
Astana anlaşmaları ve Soçi mutabakatını hiçe sayan Rusya-İran destekli Esed rejimi, İdlib’in güneyinde ilerlemeye devam ediyor. Rejim dün Serakib kasabası doğusunda ve Halep güney kırsalında 7 yerleşimi daha ele geçirdi. İdlib’in Şeyh İdris, Reyyan, Bicğas, Kefer Amim ve Tel Rumman köylerine gece saatlerinde giren rejim ve İranlı milisler, Halep kırsalında ise Humeyra ve Cizraya köylerinde kontrolü sağladı. Serakib doğusunda Rus savaş uçaklarının desteğiyle ilerleyen rejim, İdlib il merkezinin 8 kilometre yakınına kadar ulaştı. M4 ve M5 karayollarının kesiştiği Serakib’e yığınak yaparak bölgeye 4 üs daha kuran Türk Silahlı Kuvvetleri ise rejimin tacizlerine anında karşılık veriyor.
HAVALİMANI PATLADI
Rejimle aradaki mesafenin yer yer 1 kilometreye kadar düştüğü bölgede Esed’e bağlı güçler önceki gece yine saldırdı. Pazartesi günü sabaha karşı Trenbe’deki Türk gözlem noktasına saldırarak 7 asker ve 1 teknik görevliyi şehit eden rejim, bu sefer Han Tuman’daki gözlem noktasına tacizde bulundu. Top mermileriyle yapılan tacize misliyle karşılık verildi. Rejim hedefleri, bölgedeki TSK üslerinden ateşe tutuldu. Türk topçularının vurduğu yerlerden birisi de Hama’daki bir helikopter üssü oldu. Helikopterlerle varil bombalı saldırılar düzenlemek için kullanılan havaalanında büyük patlamalar yaşandı. Yerel kaynaklar, Cub Ramla üssünün rejimin önemli patlayıcı depolarından birisi olduğunu ifade ediyor.
Karşılıklı top atışlarının yoğunlaştığı bölgede Rus savaş uçakları Serakib’e bağlı Kumeynas ve Sırman’a bomba yağdırdı. Füzelerin zaman zaman İdlib kent merkezini de hedef alması halkın büyük panik yaşamasına neden oldu. İdlib’den Türkiye sınırına doğru yeni bir göç dalgası başladı. Halihazırda hem İdlib’den hem de Halep batı ve güney kırsalındaki Dar’ed Izze, Atarib, Hıreytan, Hayyan, Anadan ve Ayncara gibi bölgelerden göçler sürüyor. İdlib merkez bölgede yaklaşık 1,5 milyon sivil yaşıyor. Yerinden edilenlerin büyük kısmı Türkiye sınır hattındaki kamplara gelirken, bir kısmı da Türkiye’nin terörden arındırdığı Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı Harekâtı bölgesine sığınıyor. 17 Eylül 2018’de varılan Soçi mutabakatından bu yana rejim ve destekçilerinin İdlib’e saldırılarında 1800’den fazla sivil can verdi. Ocak 2019’dan beri Türkiye sınırı yakınlarına göç edenlerin sayısı 1 milyon 677 bine ulaştı.
GELİRLERSE HERKESİ ÖLDÜRÜRLER
Bölgede göç verilerine ilişkin çalışma yürüten Suriye Müdahale Koordinatörlüğü Müdürü Muhammed Hallaj, rejim güçlerinin karadan ilerlemesinin yeni ve daha büyük bir göç dalgasına yol açabileceği uyarısında bulundu. Hallaj, “İnsanlar rejim güçlerinin güneyde ilerlemesinden korkarak, kent merkezinden göç ediyor. Rejim kent merkezine doğru karadan bir hamle yaparsa, merkezde ve yakın çevresinde yaşayan yaklaşık 1,5 milyon sivilin tümü göç edecek. Bölgede kimse kalmaz” dedi. Rejim güçlerinin ilerlemesi halinde İdlib kent merkezi ile yakınındaki Binneş, Teftenez, Fua, Kefereya ve Marrıtmısrın yerleşimlerinin sivillerden boşalacağına dikkati çeken Muhammed Hallaj, “Bu bölgedeki insanların tamamı rejimden kaçan insanlar. Esed, çocuk, kadın ve yaşlı demeden herkesi öldürüyor. Kimse rejimin ele geçirdiği bölgede yaşayamaz” ifadelerini kullandı.
100’LÜK İNTİKAL
Esed rejimi ve İran’ın yığınak yaptığı İdlib’de Mehmetçik, 4 milyon mazlumu korumak için askeri önlemlere hız verdi. Bu kapsamda İdlib cephe hatlarına yönelik askeri intikaller devam ediyor. Komando, mühimmat ve zırhlı araçların yer aldığı yaklaşık 100 araçlık askeri konvoy daha dün Suriye’ye geçti. Son bir haftada bölgeye götürülen obüs, tank, top, zırhlı personel taşıyıcı ve zırhlı müdahale aracı sayısının 500’ü geçtiği belirtiliyor. TSK konvoylarının intikaline Suriye sınır bölgesinde şahit olan vatandaşlar ise ellerinde Türk bayraklarıyla sevgi gösterisinde bulunuyor.
SERAKİB DÜŞTÜ İDDİASI
İdlib’e 17 kilometre uzaklıktaki Serakib kasabasının dün düştüğü iddia edildi. Esad rejimi ve Rus ordusunun bombardımanına dayanamayan muhalif güçler şehri boşalttı. Serakib halkı da kasabayı terk ederek şehir merkezine akın etti. Kasaba yakınlarına kurulan 4 yeni Türk gözlem noktası Esed rejimi ve milisler tarafından çevresinin sarılma tehlikesi ile karşı karşıya kaldı. Rejim ve destekçileri M4 ve M5 yolunun kesiştiği noktadaki Serakib’i ele geçirmek amacıyla bir haftadır yoğun saldırı düzenliyordu. Şehir merkezine olan uzaklığı nedeniyle Serakib’e “İdlib’in Kapısı” deniliyordu. Türkiye şimdi bir milyondan fazla sivilin, katliam korkusuyla başlatacağı yeni bir göç dalgasıyla karşı karşıya.
(Yeni Şafak)