'Sınır ötesi'nde ittifak trafiği

31 Mart yerel seçimlerinde CHP ve İyi Parti’nin (İP) HDP ve Saadet Partisi desteği ile kurduğu ittifak, yurt dışında PKK-FETÖ yanlıları ve IMF ile temaslara başladı. 

Almanya’nın başkenti Berlin’de geçen hafta sonu (21-22 Eylül) ‘Demokratik Türkiye için Toplumsal Sözleşme Arayışı’ başlıklı bir konferans düzenlendi.  Konferansın çağrıcıları arasında, ‘uyuşturucu madde kullanmak, halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama ile ölen kişilerin hatırasına hakaret’ suçlarından mahkum olmuş Barbaros Şansal, 15 Temmuz’daki hain darbe girişimine direnirken şehit ve gazi olanlara hakaret ettikten sonra Almanya’ya kaçan Mustafa Altıoklar ile Almanya’daki PKK yanlısı dernek ve kişiler bulunuyor. Konferansa katılanlar arasında ise  FETÖ’den yargılanan Can Dündar ile Ergun Babahan da var.

Konferansa Türkiye’den seçim ittifakı yapan CHP ve İP ile ittifaka destek veren HDP ve Saadet Partisi’nden temsilciler katıldı. CHP milletvekili Ali Şeker, HDP’den Mithat Sancar, Saadet Partisi’nden Cihangir İslam, PKK ve FETÖ yanlılarıyla birlikte ‘toplumsal sözleşme’ aradı. 

FETÖ VE PKK TALEPLERİ 

Toplantının masraflarını Özgür Alman Derneği karşıladı. Konferansın duyurusu ve haberleri PKK’ya yakın ANF ile FETÖ’ye yakın Ahvalnews internet sitelerinde yer aldı. 

Konferansta yerel seçimde İstanbul’da ittifakla alınan sonuca işaret edilerek, ittifakın genişletilmesi gereği üzerinde duruldu. 

PKK ve FETÖ’nün dile getirdiği ‘politik tutuklulara özgürlük; anayasayı değiştirmek ve vergi almanın yerel yönetimlere devredilmesi gibi özerklik talepleri tekrarlandı.  Konferansa gelenleri selamlama konuşmasını PKK’ya yakın KCKD-E Eş Başkanı Yüksel Koç yaptı. Koç, “Biz demokrasi, insan hakları ve demokratik Türkiye için sizleri bir araya getirdik. Türkiye’deki demokratik mücadeleyi tartışacağız” dedi. 

‘TÜRK’SÜZ ANAYASA TALEBİ 

FETÖ firarisi Can Dündar, “Dünya ile dayanışmayı, yabancı dostlarımızla birlikte olmayı esas almalıyız. Kavga etmemeliyiz, farlılıklarımızı öteleyelim. Ortak yanlarımızı esas alalım” darken; Prof. Eser Karakaş, anayasada dil, devlet, vatandaşlık maddelerinin değişmesini önerdi. Eski HDP milletvekili siyasetçi Hatip Dicle de, “1923 Anayasası’yla Türkiye İslam’a dayanan Türkçü zihniyetiyle gelişti. Erdoğan’ın 2023, 2053, 2071 hedefi var. 2053, Osmanlı’nın ilhak ettiği toprakları yeniden ele geçirme, 2071 Osmanlı’nın ayak bastığı tüm ülkelerde Türkçülüğü geliştirmektir” dedi. 

CHP TABANINI EĞİTSİN! 

Ergun Babahan ise “CHP’ye düşen görev tabanını muhafazakar kesime karşı eğittiği gibi, Kürt sorununda da eğitmelidir” diye konuştu.  HDP’li Mithat Sancar da, “Daha geniş bir kesimle buluşmak mümkün. İlham alacak dönemlerimiz var. Hatip Dicle’nin dediği gibi 23’ten önce 1921 var” dedi. 

SP’Lİ VEKİL GEZİ’Yİ SAVUNDU 

SP İstanbul Milletvekili Cihangir İslam da ittifaka vurgu yaparak, “Gezi, 15 Temmuz’un ilk kısımları, Adalet Yürüyüşü, 31 Mart- 23 Haziran arası süreçte zımmi bir sözleşme toplumsal muhalefet tarafından yazıldı” dedi. 

ERDOĞAN’I İNDİRMEK! 

Avusturya Yeşiller Partisi eski milletvekili Berivan Aslan da, şu ifadeyi kullandı: “Avrupa’da hukukçulardan oluşan bir grup var. Bunlar Erdoğan’ı indirmek istiyor ancak kimi muhatap alacaklarını bilmiyorlar.” 

Toplantıya İP temsilcisi olarak katılan Mahican Balcı ise farklı kesimlerin bir araya gelmesinin olumlu bir gelişme olduğunu belirtti. Parti temsilcileri için ayrılan protokol bölümünde oturan Balcı’yla ilgili İP’ten yapılan açıklamada, “Partimizle kurumsal bir bağı yok. Ayrıca toplantıda dile getirilen Türkiyeli kavramına temelden karşıyız” ifadesi kullanıldı.

CHP’Lİ ŞEKER: ANAYASAYI DEĞİŞTİRECEĞİZ

CHP’li Ali Şeker, konferanstaki konuşmasında, “Geçtiğimiz seçimlerde başladığımız ittifak sürecinde arkadaşlarımızı tanıdık. CHP, HDP, Saadet ve diğerleriyle neler istediğimizi kavradık. Ortak adaylar belirledik. Bu ittifak oluşumunu geliştirmeliyiz. Anayasayı değiştirerek şiddet sarmalına son vereceğiz” dedi. 

Şeker, Gezi Parkı eylemlerinde ilk defa bir araya gelmeye başardıklarını vurgulayarak “Biz bir araya geldiğimizde kazandığımızı gördük ve iktidardan mağdur olan kitleleri de yanımıza alarak bu birlikteliği geliştirmeliyiz. Bizler laiklik değerlerine inananlar bir araya gelmelidir” diye konuştu. 

Şeker, “Bu toplantıyı neden Türkiye’de yapmıyorsunuz” eleştirisine ise şu cevabı verdi: “Biz Türkiye’de yapmak istiyorduk, ancak sürgüne gönderildik.” 

IMF’YLE OTELDE BULUŞMA

Aynı gün Ankara’da Hilton Oteli de yine CHP ve İP temsilcilerinin katıldığı bir başka buluşmaya ev sahipliği yaptı.  CHP Sözcüsü Faik Öztrak ile İP Milletvekili eski Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz, IMF yetkilileriyle program dışı bir toplantı yaptı. Ev sahipliğini IMF Türkiye Temsilcisi Ben Kelmanson’un yaptığı toplantıya Bilkent Üniversitesi Öğretim Üyesi Refet Gürkaynak IMF Avrupa Birim Direktörü Poul Thomsen, IMF Türkiye Masası Şefi Donal McGettigan ile 8 IMF uzmanı da katıldı. 

ÖZTRAK: GÖRÜŞME NORMAL 

Gizli görüşmenin sorulduğu CHP Parti Sözcüsü Faik Öztrak, IMF’nin “4. Madde Konsültasyon Çalışması” çerçevesinde toplantının yapıldığını açıkladı. Ancak IMF heyetinin 4. Madde kapsamındaki programı önceden Hazine ve Maliye Bakanlığı’na bildiriliyor. Oysa Hilton’da yapılan görüşme heyetin programında görünmüyor.  Öztrak, IMF İcra Direktörü Raci Kaya’nın ‘görüşme saklandı, meşruiyet dışı’ açıklaması üzerine de, “Gizli bir şey yok. Eğer bundan icra direktörünün haberi yoksa, Hazine’nin haberi yoksa o bizim meselemiz değil. İktidarla da görüşürler muhalefetle de” dedi.  İP’i temsil eden Durmuş Yılmaz ise, “Çağırdılar, gittik... Görüşlerimizi aktardık” diye konuştu. 

Hazine Bakanlığı: Uyardık

Hazine ve Maliye Bakanlığı buluşmayla ilgili bir açıklama yaptı. Açıklamada, “IMF heyetinin bakanlığımızın bilgisi dışında çeşitli görüşmeler yapması tarafımızca uygun görülmemektedir. IMF temsilcilerine önümüzdeki dönem için şeffaflığa azami ölçüde dikkat edilmesi yönünde gerekli uyarılar yapılmıştır” denildi. IMF Türkiye İcra Direktörü Raci Kaya da “Saklanan meşruiyet dışı bu toplantı, Türkiye’ye karşı farklı bir ajandanın varlığının göstergesidir” dedi. 

Bunlar Türkiye’yi yeniden IMF’ye teslim eder 

AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, CHP-İP-IMF görüşmesini şöyle değerlendirdi: “Her gün ‘Bu hükümet eninde sonunda IMF’ye gidecek’ diye eleştiride bulunuyorlardı. Şimdi görüyoruz ki bu tip gizli saklı görüşmeleri kendileri yapıyorlar. Anormal olan şey; iktidar partisi değiller, Türkiye’yi yönetme sorumlulukları yok. Dolayısıyla ne görüştüklerini açıklamaları kendilerinin bileceği bir iş. CHP’nin ekonomiyle ilgili eleştirilerine IMF yetkilileri mi danışmanlık yapıyor, CHP’liler mi IMF’ye danışmanlık yapıyor, hatlar karıştı. Cumhurbaşkanımız, ‘Bunlar bir gün iktidara gelirse ilk yapacakları iş Türkiye’yi IMF’ye teslim etmek olur’ demişti; ne kadar haklı olduğu görüldü.”