Sanatçılardan 'Diyarbakır Anneleri'ne destek ziyareti!

Diyarbakır'da 28 ailenin evlat nöbeti devam ediyor. Sanatçılardan ailelere destek geldi. Hülya Koçyiğit, Gülben Ergen, Muazzez Ersoy, Hasan Kaçan, Yavuz Bingöl ve Hazım Körmükçü'nün de aralarında bulunduğu sanatçılar aileleri ziyaret etti.

Çocuklarının dağa kaçırılmasında HDP'yi sorumlu tutarak, 3 Eylül'de HDP İl Başkanlığı binası önüne gelen Diyarbakır annelerinin başlattığı oturma eylemine sanatçılarda destek oldu.

Hasan Kaçan:

Bu annelerin eylemi başladığından beri elimden geldiğince sosyal medyadan destek olmaya çalışıyordum. Ama tabi onların acısını, feryadını da bütün bir memleketin, hatta bütün dünyanın duyması gerekiyor. Gün geçtikte buradaki kalabalık artıyor. Evlatlarını isteyen anneler babalar dolduruyorlar burayı.

Adresin de burası olduğunu biliyorlar. Çünkü çocuklar buradan dağa kaçırılıyorlar. Adres burası. Bizler, sanatçı kardeşlerimizle birlikte annelerin feryadında bir nebze olsun yer alabiliyorsak onların feryadına diğer insanlara, bir parçacık ulaştırabiliyorsak ne mutlu. Onun için kalktık buraya geldik, annelerle birlikte olalım arzu ettik. Şimdi onlarla beraberiz. İnşallah evlatlarını bu alçak terör örgütünden PKK'dan söke söke alacaklar.

Hülya Koçyiğit:

Ben buraya vicdanımın sesini dinleyerek geldim. İnsani duygularımla geldim. Bu ülkede 30 yılı aşkın bir terör var. Ve terör yüzünden evladını kaybeden anneler var. Gözyaşları hiç dinmedi onların. Allah kimseye göstermesin. En büyük ah anaların ahıdır diyorum. Ben şehit annelerinin yanındayım, ben cumartesi annelerinin yanındaydım, bugün de bu annelerin yanındaydım.

Çığlıklarını bütün dünya duysun istiyorum. Onlar direnişe geçtiler, hepimiz onların yanında olmalıyız. Çünkü demokratik haklarımız silahla alınamaz. Buna inanırsak hep beraber onların yanında durursak inşallah bir gün terörün de bittiğini onların da evlatlarına kavuştuğunu görürüz.

Yavuz Bingöl:

Ben sizin kanalınızla bu ailelerin çocuklarına çağrı yapayım. Bu yanlıştan geri dönün. Annelerinizi ağlatmayın. Anne evladına sarılmak isteyin, silahları bir meydanda yakın. Gelin annelerinizin kirpiklerinden gözyaşlarını silin. Bu ülke 50 bin insanını kurban etti teröre. Yeter artık. Anne feryadının siyaseti olmaz. Biz de bugün buraya geldik. Burada siyasi şov olarak bakan arkadaşlarımız var. Anneler de evlatları dönsün istiyorlar. Evlatlarının yerine bizi koyamazlar. Biz de geldik ki toplumsal farklılık yaratalım. Önce dünkü şehitlerimize gittik. Ailelerine sabır diliyoruz. Sonra da buraya geldik.

Muazzez Ersoy:

Şunu söyleyeceğim ilk önce; Ağlarsa anam ağlar, gerisi yalan ağlar diye bir söz var, hepimiz biliyoruz. Bu feryadın duyulması lazım. Bu feryatların cevap bulması lazım. Bu feryatların anlaşılması lazım. İnşallah sağlıkla tez gün tez vakitte o yavrular en güzel şekilde annelerine, babalarına, yuvalarına geri dönerler. Ben bu feryatların, Türkiye'de bazı şeyleri değiştireceğini düşünüyorum. Kim kimi destekleyecek bir daha düşünmeli diyorum. Bütün Türkiye şu anda annelerimizin feryatları için dua ediyorlar ve bütün anneler.

Hazım Körmükçü:

Burada biz sanatçılar olarak annelerin çekmiş olduğu hasret acısına, toplumsal olarak bir farkındalık yaratmak için buradayız. Dertlerine ne kadar derman olabiliriz bilemiyorum ama onların özlemlerine bir an önce kavuşmaları için buradayız. Acılarına ortak oluyoruz.

Gülben Ergen:

Bir annenin ciğerinin yanarak evladını aramasından başka; 'ölü de istiyorum diri de istiyorum' diyor. Başka ne denilebilir? Annelerin gücünü hiçbir kuvvetini yenemez. Dün gece burada hain terör yine can aldı. Pırıl pırıl delikanlılar... Ne hakları var? Bu ne büyük bir acı? Bitmeyecek; burası Türkiye Cumhuriyeti. Bu annelerin sesine kulak verelim, çok acı...