SDG’nin sözcülüğünü yapan ve bir süre önce örgütten kaçan Talal Silo ABD’nin PYD/PKK’ya verdiği askeri desteğin ayrıntıları ve DEAŞ’a karşı mücadele görüntüsü altında oynanan tiyatroyu anlattı:
3500 DEAŞ’lı için masaya oturduk
Amerikalılara göre, rejim ordusu Deyrizor’a 6 haftada ulaşabilirdi. Fakat rejim ordusu beklenenden hızlı ilerleyince, ABD, SDG’nin DEAŞ ile müzakerelere başlamasını istedi. Böylece teröristler Rakka’dan çıkıp Deyrizor’daki Bukemal’a gidecek, rejimin ilerleyişini engelleyecekti. 3 bin 500 teröristin çıkışına izin vermek için görüşmeler yapıldı. 500 kadar da kadın ve çocuk vardı.
Tiyatroyu biz hazırladık
ABD ile Cilo, bu teröristlerin Suriye rejim ordusundan önce Deyrizor’a ulaşmasını istiyordu. Bu nedenle Rakka’dan çıkanlar vurulmayacaktı. Aynı gün Cilo benden basının karşısına geçip bir tiyatro oynamamı istedi. Medya ekibi olarak “tiyatro”yu hazırladık. Oyuna göre, Rakkalı Arap aşiretlerinin girişimiyle 275 yerli DEAŞ’lı terörist SDG’ye teslim olmuştu. Karşılığında kentten sözde 3 bin 500 sivil çıkarılacaktı. Aslında kimsenin teslim olmadığı bu tiyatroda, 275 kişinin varlığını göstermek için Ayn İsa kampından birilerini getirip koydular.
Tek kurşun bile sıkılmadı
İkinci oyunu basınaydı. Gazetecilerin Rakka’ya gitmesini yasakladılar. Gazetecilere, içeriden çıkmaya yanaşmayan yabancı DEAŞ’lılarla çatışılacağını söylediler. Oysa bir kurşun bile sıkmadılar. Bu süre zarfında kentten çıkarılan DEAŞ’lılar gidecekleri yere ulaştı. Ardından, Rakka’nın alındığını ilan ettik. Sonradan öğrendik ki DEAŞ’lıların bir kısmı rüşvet vererek (Deyrizor dışında) başka yerlere ulaşmış. Birçoğu Fırat Kalkanı bölgelerine girmiş.
FRANSIZLAR KANAS EĞİTİMİ VERDİLER
ABD silahın haricinde askeri eğitimler de veriyordu. Bu amaçla kurulan bir kamp vardı. Tedaviler için sağlık merkezleri bulunuyor. İlk yardım ve hızlı cerrahi müdahalede kullanıyorlar. Amerikalı ve Fransız sağlık ekipleri var. Ayrıca Fransızlar keskin nişancı (Kanas) eğitimi verdi.
ÖCALAN POSTERLERİ İLK KURULTAY DA BİLE VARDI
ABD’liler kimle çalıştıklarını iyi biliyor
Amerikalılar, örgüt kamuoyu nezdinde zorda kalmasın diye posterler ve sloganlar konusunda hep uyarırdı. Kürt tarafı kabul etmezdi. Bizle görüştüğü yerlerde Öcalan posterleri oluyordu. Hatta SDG’nin ilk kurultayında bile. Amerikalılar kiminle çalıştıklarını iyi biliyor.
Türkiye önerisini ABD geçiştirdi!
Türkiye, ABD’ye Rakka’yı ortak operasyonla almayı önermişti. ABD bu öneriyi sahaya taşıdı. Toplantıda McGurk ve John McCain vardı. McCain, Türkiye’nin Tel Abyad’dan açılacak 25 kilometrelik bir koridordan Arap savaşçılarla beraber birliklerini Rakka’ya geçirmeyi önerdiğini söyledi. Ama bağlayıcı değildi. Şahin Cilo, 25 santimetrelik bir koridor dahi açmayacaklarını söyledi. McCain o sözlerle yetindi. Sonra yardım sözü verdi.
Sivil kalkanla kentten çıktılar
Rakka, DEAŞ’lıları anlaşarak tahliye ettikleri ilk yer değildi. Üçüncüsüydü. Münbiç’in kurtarıldığının ilanından hemen önce Münbiç Askeri Meclisi 2 bin DEAŞ’lının sivil kalkanla kentten çıkışına izin verildiğini duyurdu. Diğeri Tabka’da oldu. DEAŞ’ın şiddetli direnişi vardı. Müzakereye mecbur kaldılar. DEAŞ’lıların talebi, silah ve mühimmatlarıyla Tabka’dan Rakka’ya geçmekti. Cilo ABD ile görüştükten sonra DEAŞ’a güvenli çıkış verdi.
Aldıkları silahın haddi hesabı yok
ABD’nin son açıklamalarına göre, artık silah sevk edilmeyecekmiş. Ama yeterince silah aldılar zaten. Aldıkları paranın haddi hesabı yok. ABD ve PYD/PKK arasında tüm konularda ittifak sağlamış durumda. SDG veya PKK’nın menfaati, bu bölgelerde hakimiyet kurmaktır. Nitekim kurdular. ABD’siz bu gerçekleşemezdi. Şu an 2 bin Amerikalı asker bulunuyor. Eğitmenler, danışmanlar, hava operasyonlarının irtibat görevlileri gibi...
SDG politikasını McGurk belirledi
Brett McGurk sahada çok etkili. Münbiç’in kurtarılmasını öneren oydu. Türk tarafını ikna etmemiz için askeri konsey kurulması gerektiğini söyledi. Münbiç’in kurtarılmasının ardından, SDG’nin kenti kurtardığını, YPG’nin çekildiğini duyurmamazı istedi. Ama gerçek o değildi.
Silahların rotası: ABD-YPG-PKK
SDG’nin kuruluşundan bu yana ABD’nin silah ve mühimmat yardımı var. Bunları YPG’ye paraşütlerle atıyordu. SDG ilan edildikten sonra ABD’nin isteği üzerine farklı isimler altında yardımı yapıldı. Ben iki parti Rus yapımı siyah aldım. Silahlar SDG’ye ondan YPG’ye ondan da PKK’ya ulaşıyordu. Şahin Cilo’nun gelin PKK’ya silah verin demesine gerek yok. Yolun sonunda hep PKK.