'Polis veya sivil halk, kim olursa olsun ateş edin'

FETÖ'nün darbe girişiminde Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayı'ndaki eylemlere ilişkin davada sanık er K.Y, Genelkurmay Başkanlığında bir kurmay subayın ''Yaklaşan polis veya sivil halk, kim olursa olsun ateş edin.'' şeklinde emir verdiğini ifade etti.

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişimi sırasında Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayı'ndaki eylemlere ilişkin davada, aralarında eski alay komutanları Muhsin Kutsi Barış ve Muhammet Tanju Poshor'un da bulunduğu 521 sanığın yargılanmasına devam edildi.

Ankara 19. Ağır Ceza Mahkemesince, Sincan Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü'ndeki salonda görülen duruşmada sanıklar, yakınları ve taraf avukatları hazır bulundu.

Duruşmada darbe girişiminin yaşandığı dönemde Muhafız Alayı'nda vatani görevini yerine getiren tutuksuz sanıklar, SEGBİS vasıtasıyla savunma yaptı.

Sanık K.Y, daha önce emniyetteki ifadesinin de doğru olduğunu belirttiği savunmasında, darbe girişiminin yaşandığı gün tatbikat yapılacağını bildiklerini söyledi.

15 Temmuz'da akşam yemeğinden sonra nöbetçi uzman çavuşun tatbikat olacağını bildirdiğini anlatan K.Y, ilerleyen zamanda tatbikatın başladığının söylenmesi üzerine silah aldıklarını ve kendilerine mühimmat dağıtıldığını ifade etti.

K.Y, Tekçe içtima alanında alay komutanı Muhsin Kutsu Barış'ın Genelkurmay Karargahı'na gönderileceklerini, buraya IŞİD'in saldırdığını ve çatışma olasılığı bulunduğunu söylediğini dile getirerek, sonrasında Genelkurmay'a gittiklerini anlattı.

Genelkurmay'da tanımadığı bir kurmay subayın silahlara şarjör taktırttığını belirten K.Y, bu sırada yanlarındaki bir uzman çavuşun bu subaya tatbikat olup olmadığını sorduğunu söyledi. K.Y, "O da 'Tatbikat falan değil. Tereddüt etmeden, telin etrafına yaklaşan polis veya sivil halk, kim olursa olsun ateş edin.' diye emir verdi." şeklinde konuştu.

Mangasının daha sonra MSB girişi yakınında mevzilendirildiğini bildiren K.Y, bir süre sonra insanların gelmeye başladığını, bunun üzerine silahların tam dolduruşa getirilip havaya ateş edilmesinin emredildiğini kaydetti.

"Ben ve arkadaşlarım ateş etmedi. Ateş etme emrini de birliğimizdeki subaylar vermedi." diyen K.Y, sabah olduğunda birlikten gelenlerle bir yerde toplandıklarını, sonrasında da polis eşliğinde silahlarını bıraktıktan sonra alaya döndüklerini anlattı.

K.Y, FETÖ üyeliğine yönelik suçlamayı kabul etmedi.

Sanık Y.E.T. de gece yemekhanede çalıştığını belirterek, gündüz öğle saatlerinde arkadaşları arasında tatbikat olduğunun konuşulduğunu ifade etti.

Tatbikata katılanlara yönelik hazırlanan isim listesinde bulunup bulunmadığını "Zeki" isimli uzman çavuşa sorduğunu, onun da listeye bakabileceklerini söylediğini dile getiren Y.E.T, listede ismini görünce akşam saatlerinde alarm verilmesinin ardından silah aldığını söyledi.

Kendilerine mühimmat da dağıtıldığını ifade eden Y.E.T, daha sonra Genelkurmay'a gönderildiklerini anlattı.

Y.E.T, mevzilendikleri yerde yanlarında Hakan uzman çavuşun bulunduğunu, arka taraflarında bulunan yarbay ya da albay rütbeli birinin halk yaklaştığı için havaya ateş etmelerini emrettiğini dile getirdi.

"Kim girmeye kalkarsa vurun"

Hakan uzmanın kendilerine ateş ettirmediğini, "Ben ateş ederim." diyerek bunu yaptığını söyleyen Y.E.T, "Albay ya da yarbay olan rütbeli, 'Buradan kim girmeye kalkarsa vurun indirin.' dedi." diye konuştu.

Yaşananların, gerçekçi olması için yapıldığını düşündüklerini ve olayları hala tatbikat sandıklarını iddia eden Y.E.T, Hakan uzman çavuşun "Kimseye silah doğrultmayın. Yanınıza koyun silahları. Sabaha kadar böyle bekleyeceğiz." dediğini bildirdi.

Y.E.T, Hakan isimli uzmanın "Yarın tatil günümüz, bitse de gitsek. Çocuklarla pikniğe gideceğiz." diye de söylendiğini öne sürdü.

Sanık Y.E.T, sabah olduğunda silahlarını bıraktıklarını ve alaya götürüldüklerini kaydetti.

"Ben TRT'ye gideceğim" demiş

Sanık Ş.C.S. ise akşam yemeği sonrası uzman çavuş Zeki Polat'a bir telefon geldiğini, bunun üzerine tatbikatın başladığını öğrendiklerini, silah, ve mühimmat aldıklarını söyledi.

Sonra Tekçe meydanına geçtiklerini belirten Ş.C.S, telefonlarının toplandığını anlattı.

Ş.C.S, meydana gelen alay komutanı Muhsin Kutsi Barış'ın yaptığı konuşmada Genelkurmay Başkanlığına gitmelerini söylediğini, kendisinin de TRT'ye gideceğini bildirdiğini kaydetti.

Mahkeme Başkanı'nın sorusu üzerine Ş.C.S, Muhsin Kutsi Barış'ın bu konuşmasından net olarak bunu hatırladığını ve Barış'ın "Ben TRT'ye gideceğim." dediğini iddia etti.

Genelkurmay'a gittiklerinde ise saatli kavşağa çıkan yollarda emniyet aldıklarını belirten Ş.C.S, halk gelmeye başladığında uzman çavuş Gökhan Gözalıcı'nın kendisini ve yanındaki arkadaşlarını emniyetli bir tarafa götürdüğünü söyledi.

Ş.C.S, sabah da binbaşı Fedakar Akça'nın nezaretinde silahlarını bıraktıktan sonra alaya döndüklerini anlattı.

Duruşmaya sanık K.Ç'nin savunmasının ardından öğle arası verildi.

AA