Minibüs şoförleri terör estirdi: Ücret kavgası yüzünden okul basıp öğrencileri darp ettiler

Sakarya'da minibüs şoförleriyle öğrenciler arasında ücret verilmediği gerekçesiyle çıkan kavganın ardından taraflar, darp edildikleri iddiasıyla şikayetçi oldu. Rektör Sarıbıyık, ''Dolmuşçuların toplanıp üniversiteyi basması, 3-4 dolmuşla üniversite önüne gelip öğrenciyi darp etmiş olması, kabul edilebilir bir şey değil. Olayı nefretle kınıyorum'' dedi.

Sakarya Uygulamalı Bilimler Üniversitesi (SUBÜ) Adapazarı Meslek Yüksekokulu öğrencileri ile Camili-Adapazarı hattında sefer yapan minibüs şoförü Muhammed A. arasında ücret verilmediği gerekçesiyle tartışma yaşandı. Tartışmanın büyümesi üzerine iki üniversite öğrencisi ile Muhammed A. ve şoför arkadaşları arasında okulun önünde kavga çıktı. Okulun güvenlik görevlileri ve diğer öğrencilerin müdahalesiyle kavga sonlandırıldı. Yaralanan öğrenciler ve minibüs şoförleri, emniyete giderek şikayetçi oldu.  Olayın ardından okulun yakınındaki durakta bir araya gelen üniversite öğrencileri, minibüse binmeme eylemi yaptı. Okul ve minibüsün güvenlik kamerasına yansıyan görüntülerde, şoförle üniversite öğrencilerinin okulun önüne kadar tartışması, diğer minibüs şoförlerinin kavgaya müdahil olması ve güvenlik görevlilerinin kavgayı sonlandırmaya çalışması yer alıyor. 

REKTÖR SARIBIYIK: HİÇ KİMSENİN ÖĞRENCİLERE BU ŞEKİLDE DAVRANMAYA HAKKI YOK

SUBÜ Rektörü Prof. Dr. Mehmet Sarıbıyık da öğrencilere destek amacıyla durağın önüne geldi. 

Sarıbıyık, gazetecilere yaptığı açıklamada, ramazanda böyle bir hadisenin yaşanmış olmasından dolayı son derece üzüntü duyduklarını söyledi. 

Öğrencilere böyle bir davranış sergilenmesini, kendilerine yapılmış hakaret kabul ettiklerini belirten Sarıbıyık, "Bu olayı kınıyoruz. Minibüsçülerin görevi, toplu taşıma yapmak, bu öğrencilere hizmet etmek. Öğrenciler de zaten buraya okumaya gelmiş insanlar. Bizim bunlara sahip çıkmamız gerekiyor. Bunlar bizim emanetimiz. Dolayısıyla hiç kimsenin öğrenciye bu şekilde davranmaya hakkı yok" diye konuştu.

Öğrencinin parayı verdiğini iddia ettiğini dile getiren Sarıbıyık, sözlerini şöyle tamamladı: "Bunu dolmuşta yaşanabilecek normal bir hadise olarak düşünüyorum ama dolmuşçuların toplanıp üniversiteyi basması, 3-4 dolmuşla üniversite önüne gelip öğrenciyi darP etmiş olması kabul edilebilir bir şey değil. Olayı nefretle kınıyorum. Onlara yapılan bu tür tepkileri kesinlikle tasvip etmiyoruz. Olay zaten savcılığa intikal etmiş, bundan sonra da takip edeceğiz."

"HİÇBİR ŞEY DEMEDEN DARP ETMEYE BAŞLADILAR"

Olay sırasında arkadaşlarının yanında olduğunu söyleyen Muaz Berne de arkadaşlarından parayı alıp vermesine rağmen dolmuş şoförünün, "Aranızdan bir kişi parasını vermedi, inince onu uyaracağım" dediğini ileri sürdü.

Şoförün indikten sonra arkadaşını durdurup yolculuk ücretini vermediğini söylediğini aktaran Berne, "Arkadaşım da bunu kabul etmeyip beni çağırdı. Parayı verdiğimizi söyledim. Sözlü münakaşa oldu, takmayıp okula gittik. Arkamızdan korna çaldı, okul önüne geldi. Hemen arkasından 3-4 minibüs geldi, içlerinden 4 kişi inip hiçbir şey demeden direkt darp etmeye başladılar" ifadelerini kullandı. 

DURAK BAŞKANI: ŞOFÖRÜN SUÇU VARSA ÖZÜR DİLİYORUZ AMA BİZİM SUÇUMUZ YOK

Camili Hattı Durak Başkanı Hikmet Altun ise ekmek kavgası verdiklerini belirterek, şoförün üniversite öğrencilerince darp edildiğini savundu. Kamera görüntülerinden şoförün suçunun olmadığını anladıklarını öne süren Altun, "Bizim şoförün suçu varsa şimdiden özür diliyoruz ama bizim suçumuz yok. Biz inceledik, karakola da vereceğiz. Bu olayı birileri kasıtlı olarak bize yönlendirmiş, biz bunu tasvip etmiyoruz. Rektör hocalarımdan rica ediyorum, başıboş insanları oraya koymasınlar" şeklinde konuştu.  Minibüs şoförü Muhammed A. da o öğrencinin para vermediğini gördüğünü, o nedenle araçtan inerken uyardığını söyledi. Daha sonra aralarında tartışma çıktığını anlatan Akduman, şöyle konuştu.

"2 liradan ne olacak?' dedi. Ben de '2 lirayla akşama kadar para topluyoruz, evimize ekmek götürüyoruz' dedim. Duraktan sorumlu kasacıya söyledim. 'O arkadaşları çağır, kameraları izleyelim' dedi. Ben de okula gittim, 'Arkadaşlar, duraktan sorumlu kasacımız var, kameraları hep beraber izleyelim, kimin verip vermediğini görelim diye sizi durağa davet ediyor' dedim. 'Sen kimsin, beni buradan alıyorsun' dedi. Aşağı indim, inmemle bana vurmaya kalktı, ben de sarıldım, canım yanınca ben de kendimi korumaya aldım."

(Sputnik News)