AA
Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) mensuplarınca 15 Temmuz 2016'da gerçekleştirilmeye çalışılan darbe girişiminin üzerinden 8 yıl geçti.
Dini bir oluşum izlenimi vererek kurulduğu günden itibaren "devletin kılcal damarlarına sızmaya çalışan", çeşitli yöntemlerle Türk Silahlı Kuvvetlerine de mensuplarını yerleştiren FETÖ, 15 Temmuz gecesi darbe girişiminde bulundu.
FETÖ, "devleti ele geçirme" amacıyla daha önce dönemin MİT Başkanlığı Müsteşarı Hakan Fidan ile teşkilatın üst düzey görevlilerinin ifadeye çağrılması, 17/25 Aralık soruşturmaları ve MİT tırlarının durdurulması gibi kumpaslarda yer almış, hükümete geri adım attıramamıştı.
AK Parti'nin 1 Kasım 2015 genel seçimlerinde yüzde 49 oy oranıyla yeniden iktidara gelmesinin ardından hükümetin, Yüksek Askeri Şura (YAŞ) kararlarıyla FETÖ'cü askerleri tasfiye edeceğini bilen örgüt, İzmir Cumhuriyet Başsavcılığınca aralarında generallerin de olduğu örgüt mensubu askerler hakkındaki gözaltı işlemleri üzerine harekete geçme kararı aldı.
Örgütün elebaşı Fetullah Gülen'in, 19 Mart 2016'da "haki renk" cübbeyle kamera karşısına geçerek yaptığı konuşmayla örgüt mensubu askerlere "darbe çağrısı"nda bulundu.
Talimatı alan örgüt mensupları, ülke genelinde darbe hazırlıklarına başladı. Planlama kapsamında FETÖ'nün sivil örgüt yöneticileri, Aralık 2015'ten itibaren ABD'ye giderek elebaşı Gülen ile görüşmeler gerçekleştirdi.
Yurt içindeki planlamalar kapsamında da toplantılar gerçekleştiren örgüt mensupları, son olarak 6-7-8-9 Temmuz'da Ankara Konutkent'teki villada FETÖ'nün sözde TSK imamı Adil Öksüz başkanlığında bir araya geldi. Bu toplantıda Öksüz'ün yanı sıra darbe girişiminin "merkez üssü" olarak kullanılan Akıncı Üssü'nde yakalanan "sivil imamlar" Hakan Çiçek, Nurettin Oruç, Harun Biniş ve Kemal Batmaz ile sözde yurtta sulh konseyi üyeleri eski tuğgeneraller Mehmet Partigöç ve Gökhan Şahin Sönmezateş, tuğamiral Ömer Faruk Harmancık, albaylar Murat Koçyiğit ve Bilal Akyüz, albay Mustafa Barış Avıalan, yarbay Turgay Sökmen ile eski tuğamiral Halil İbrahim Yıldız ve eski albay Hakan Bıyık da katıldı.
Darbe toplantılarının ardından FETÖ'cü Öksüz ile Batmaz, 11 Temmuz'da ABD'ye giderek elebaşı Gülen'e darbe planını sundu, onayın ardından da 13 Temmuz'da yurda dönen örgüt mensupları, darbenin başlangıcı olarak belirlenen 16 Temmuz saat 03.00'ü beklemeye başladı.
Planlanan darbe girişimine saatler kala, Kara Havacılık Komutanlığında görevli bir pilot binbaşı, MİT Başkanlığına giderek "FETÖ'cülerin Hakan Fidan'ı alıkoymayı planladığını" ihbar etti.
Fidan, bu bilgiyi dönemin Genelkurmay 2. Başkanı Orgeneral Yaşar Güler'e bildirdi, daha sonra bir yardımcısını ayrıntıları aktarmak üzere Genelkurmay Başkanlığına gönderdi.
Orgeneral Güler, MİT yetkilisiyle konuştuktan sonra dönemin Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar'a görüşmenin içeriğini aktardı. Bunun üzerine Akar, Türk Silahlı Kuvvetler Harekat Merkezine, havadaki araçların üslerine dönmesini, hava sahasının ise uçuşa kapatılması emrini verdi.
Ayrıca Etimesgut Zırhlı Birlikler Okulu ve Eğitim Tümen Komutanlığından zırhlı araçların birlik dışına çıkarılmaması için dönemin 4. Kolordu Komutanı Korgeneral Metin Gürak'ı görevlendiren Akar, helikopter uçuşlarına karşı da dönemin Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Salih Zeki Çolak'ı Kara Havacılık Komutanlığına gönderdi.
Aynı saatte Orgeneral Güler'in eski Özel Kalem Müdürü Kurmay Yarbay Bünyamin Tuner, darbe girişimini sevk edecek isimlerden eski Genelkurmay Personel Plan ve Yönetim Daire Başkanı Tuğgeneral Mehmet Partigöç'e, MİT Müsteşarı Fidan'ın, Akar ile görüştüğünü iletti.
Akar ve Fidan'ın görüşmesi ile Çolak'ın Kara Havacılık Komutanlığına gittiği bilgisi, darbeciler arasında dolaşmaya başladı.
Bunun üzerine Akıncı Üssü'nde darbeyi yönetecek Adil Öksüz ve diğer sivil imamların onayıyla 16 Temmuz 03.00'te başlaması planlanan darbe girişimi 15 Temmuz saat 20.30'a çekildi.
Darbe girişimi için talimat verildikten hemen sonra Akıncı Üssü'nde toplanan Özel Kuvvetler Komutanlığından (ÖKK) seçilmiş teçhizatlı 33 bordo bereli, Genelkurmay Başkanlığı'na hareket etti.
Eski Genelkurmay Strateji Daire Başkanı Tümgeneral Mehmet Dişli, Genelkurmay Başkanı Başdanışmanı Albay Orhan Yıkılkan, Tuğgeneral Mehmet Partigöç ve Özel Kalem Müdürü Albay Ramazan Gözel, Genelkurmay Başkanlığındaki darbe girişimini organize etmek için bir araya geldi.
Mehmet Dişli, saat 21.00'de Orgeneral Akar'a darbeyi tebliğ etti. Ancak Akar'ı ikna edemeyeceğini anlayan Dişli, makam odası dışında bekleyen ekibe müdahale emri verdi. Gözel, Yıkılkan, eski emir subayı yarbay Levent Türkkan, eski emir subayı yardımcısı yüzbaşı Serdar Tekin ve eski başçavuş Abdullah Erdoğan, Orgeneral Akar'ı alıkoydu.
Karargahtaki darbecilerin talimatı üzerine Polatlı'da konuşlu 58. Topçu Tugay Komutanı eski tuğgeneral Murat Aygün, Ankara'nın kritik noktalarını kontrol altına almak için aralarında füze rampa sistemlerinin de bulunduğu araçların kışladan çıkarılmasını emretti.
Genelkurmay Başkanlığı Mesaj ve Evrak Dağıtım Sistemi (MEDAS) üzerinden "Hazırlık İkazı ve Birlik İntikali" başlıklı ilk bildiri gönderildi.
Darbeciler Partigöç ile Turhan'ın imzasını taşıyan sözde sıkıyönetim atama listesi, MEDAS üzerinden birliklere gönderildi. Bu mesajdan sonra darbeciler, şehirlerin kritik yol ve kavşakları ile kamu kurumlarının işgali için aynı sistem üzerinden "Zırhlı Muharebe Aracı İntikali" konulu ikinci emri yayımladı.
MEDAS üzerinden ardı ardına mesaj gönderen darbeciler, saat 21.53'te kışla dışındaki askerlerin birliklerine katılması emrini verdi. Bunun üzerine harekete geçen darbeciler, Kağıthane'deki "İstanbul'un gören gözü" olarak bilinen Afet Koordinasyon Merkezi'ni (AKOM) işgal etti.
Kara Kuvvetleri Komutanı Çolak'ın koruma Astsubayı Bülent Aydın, Genelkurmay Başkanlığı Karargahı'nda darbecilerce şehit edildi ve Aydın, 15 Temmuz'un ilk şehidi olarak kayıtlara geçti.
Akıncı Üssü'nden havalanan F-16'lar Ankara üzerinde alçak uçuşa başladı. Askeri hareketliliğe ilişkin gelişmeler, haber kanallarına saat 22.28'de yansıdı. Televizyonlar, İstanbul Boğaziçi ve Fatih Sultan Mehmet köprülerinden geçişlerin askerlerce engellendiğini "son dakika" olarak duyurdu.
Dönemin Başbakanı Binali Yıldırım, saat 23.02'de NTV'ye telefonla bağlanarak, "Milleti temsil eden hükümet iş başındadır. Bu kalkışmayı yapanlar, bu çılgınlığı yapanlar, bu kanunsuz eylemin içerisinde olanlar en ağır şekilde bedelini ödeyeceklerdir." dedi.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, saat 23.05'te darbe girişimine ilişkin soruşturma başlattı.
Darbeci pilotlar, Gölbaşı'ndaki Emniyet Genel Müdürlüğü Havacılık Daire Başkanlığı'na, ardından Özel Harekat Başkanlığı'na saldırdı. Ayrıca darbecilerin kontrolündeki helikopterler, Yenimahalle'deki MİT yerleşkesini taradı. Eski Yarbay Ümit Gençer, TRT'yi işgal ederek darbe bildirisini okuttu.
Saat 00.24'ü gösterdiğinde CNN Türk'e bağlanan Başkan Recep Tayyip Erdoğan, darbe girişiminin seyrini değiştiren tarihi konuşmasını yaptı ve "Milletimizi meydanlara davet ediyorum." çağrısında bulundu.
Jandarma Genel Komutanlığı Karargahı önünde darbecileri protesto eden vatandaşlara helikopterden açılan ateş sonucunda 9 kişi şehit oldu, onlarca kişi yaralandı.
Darbeci pilotlar Mehmet Yurdakul ve İlhami Aygül saat 00.56'da savaş uçağıyla Ankara Emniyet Müdürlüğünü bombaladı. Yaklaşık 10 dakika sonra da aynı bölgeye darbeci pilot Mustafa Özkan saldırdı.
Diyarbakır'dan bir tabur bordo bereli askerle havalanan darbeci tuğgeneral Semih Terzi'nin uçağı Etimesgut Havalimanı'na saat 01.13'te indi.
Dönemin Özel Kuvvet Komutanı Korgeneral Zekai Aksakallı, telefonla ulaştığı emir astsubayı Ömer Halisdemir'den, Terzi'yi etkisiz hale getirmesini istedi.
Komutasındaki askerlerle Etimesgut Özel Hava Alay Komutanlığı'na gelen Terzi, saat 02.14'te ÖKK'nın emir komutasını almak için helikopterle Gölbaşı'ndaki karargaha gitti. Karargah giriş kapısına kadar gelen Terzi, 15 Temmuz kahramanı Halisdemir tarafından vurularak etkisiz hale getirildi. Halisdemir, Terzi ile Diyarbakır'dan gelen askerlerden bazılarının açtığı ateş sonucu şehit oldu.
Genelkurmay Başkanlığı Karargahı'nın önünde darbe girişimini protesto eden vatandaşlardan 36'sı şehit edildi.
Vatandaşların direncini kırmak için her türlü yola başvuran darbeciler, bu kez Meclis'i hedef aldı. Eski pilotlar Hasan Hüsnü Balıkçı ile Uğur Uzunoğlu'nun kullandığı F-16'dan Meclis'e atılan bombayla 32 kişi yaralandı.
Vatandaşlarca işgalden saat 03.00'te kurtarılan TRT, normal yayınına dönerken darbeciler polise teslim edildi.
Darbeci pilot Hüseyin Türk, televizyon yayınlarını kesmek için saat 03.14-03.19'da TÜRKSAT tesislerine dört bomba attı.
Saatler ilerledikçe Başkan Erdoğan'ın çağrısıyla vatandaşlar darbeye karşı şehirlerin meydanlarını ve kritik kamu kurumlarını doldurmaya başladı.
Bu yerlerden İstanbul Atatürk Havalimanı'nda Kontrol Kulesini işgal eden darbeciler, polis özel harekat ekiplerince etkisiz hale getirildi. Bir süre sonra Başkan Erdoğan'ı taşıyan ATA uçağı piste iniş yaptı. Erdoğan'ı havalimanında binlerce vatandaş karşıladı.
İstanbul'daki gelişmenin ardından TBMM bir kez daha darbecilerin saldırısına maruz kaldı.
Eski pilot yüzbaşı Hüseyin Türk, saat 03.24 ve 03.25'te F-16 uçağıyla TBMM'yi ikinci kez bombaladı.
Sokaklarda vatandaşların, kışlalarda ise vatansever askerlerin darbecilere karşı mücadelesi devam ederken saat 04.00'te Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, "FETÖ ile irtibatlı yargı görevlileri", "sözde Yurtta Sulh Konseyi üyeleri" ile "darbe teşebbüsüne katılanlar" hakkında gözaltı kararı verdi.
Saat 06.19'da eski pilot üsteğmen Müslim Macit, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi Kavşağı'na iki bomba attı. Saldırıda 15 vatandaş şehit oldu, 7 kişi yaralandı.
Jandarma Genel Komutanlığı'nda alıkonulan TEM Daire Başkanı Turgut Aslan ile koruması Hasan Gülhan, elleri ve gözleri bağlı halde bina dışına çıkarılarak, darbeci Albay Erkan Öktem tarafından başlarından vuruldu. Aslan ağır yaralanırken, Gülhan şehit oldu.
Başbakan Yıldırım, Korgeneral Ziya Kemal Kadıoğlu'na darbecilerin kontrolündeki uçakları düşürme yetkisi verdi.
Girişimin başarısız olduğunu anlayan İstanbul Boğaziçi Köprüsü'ndeki darbeciler, teslim oldu.
Saat 08.26'yı gösterdiğinde darbecilerin alıkoyduğu Genelkurmay Başkanı Akar, Akıncı Üssü'nden helikopterle Çankaya Köşkü'ne götürüldü.
Başkan Erdoğan ve Milli Savunma Bakanı Fikri Işık'ın talimatıyla uçakların kalkış yapmasını engellemek için Akıncı Üssü ana pisti vuruldu.
Saat 12.57'de Başbakan Yıldırım, Bakan Işık ve Genelkurmay Başkanı Akar ile Çankaya Köşkü'nde düzenlediği basın toplantısında darbe teşebbüsünün bastırıldığını açıkladı. Darbe girişimi, tüm yurtta yaklaşık 21 saatte kontrol altına alındı.
Böylece Başkan Erdoğan'ın liderliğinde, milletin gayreti ve vatansever güvenlik güçleri sayesinde 15 Temmuz 2016'da gerçekleştirilen darbe girişimine geçit verilmedi.
Asker ve sivil 252 kişinin örgüt mensuplarınca şehit edildiği darbe girişiminde yaklaşık 9 bin askeri personel, 35 uçak, 37 helikopter, 74'ü tank 246 zırhlı araç ve 4 bine yakın hafif silah kullanıldığı kayıtlara geçti.
AKŞAM TARİHİ MÜCADELEYE MANŞETLERİYLE DESTEK VERDİ15 Temmuz gecesi Türk basının verdiği büyük sınavdan AKŞAM yüzünün akıyla çıktı. 17-25 Aralık kumpasından itibaren FETÖ ile mücadeleyi yayın politikası haline getiren AKŞAM, karanlık gecede de dik duruşundan taviz vermedi. Eli kanlı üniformalı teröristlerin hain girişimini ertesi gün 'ALÇAKLAR' manşetiyle duyuran AKŞAM, 100 yıllık tarihine yakışır tavır aldı. AKŞAM, FETÖ'nün alçaklığını her fırsatta sayfalarına taşıdı, yaptıkları hainlikleri hiç tereddüt etmeden yazdı, gerçekleri satır satır kamuoyuyla paylaştı.
16 TEMMUZ 2016 / AKŞAM BU MANŞETLE ÇIKTIAKŞAM, zaferle sonuçlanan anlamlı direnişi ve mücadele ruhunu toplumsal hafızada her daim diri tutmak için yayınlarını sürdürüyor. Millet, 15 Temmuz'da kendisine rağmen bir şey yapılamacağını tüm dünyaya göstermiş, Türkiye üzerindeki karanlık hesapları akamete uğratmıştır. O gece hainlere karşı sergilenen direniş, milletin birlik ve beraberlik için verdiği bir bağımsızlık mücadelesidir.