Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016'daki darbe girişiminin üzerinden 8 yıl geçti. Cumhuriyet tarihinin en uzun gecesi sayılabilecek darbe girişimi esnasında ülkenin dört bir yanında örnek bir milli duruş sergilendi.
Üzerinden yıllar geçmesine rağmen milletin darbeye ve vesayete karşı şanlı direnişinin ruhu tüm yurtta yaşatılıyor.
FETÖ İLE MÜCADELEDE GELİNEN SON NOKTA
Darbe gecesi kritik yerlerden biri olan 15 Temmuz Şehitler Köprüsü'nün yanı başında Nakkeştepe'de AKŞAM TV'den Ezgi Aşık'ın konuğu Star Gazetesi yazarı Doc. Dr. Mehmet Yalçın Yılmaz, FETÖ ile mücadelede gelinen son noktayı aktardı.
"ÖRGÜT, MAHREM ÜYELERLE DOLAYLI İLETİŞİM KURUYORDU"
Mehmet Yalçın Yılmaz, "Örgütün, devletin stratejik kurumlarında üyeleri vardı. Bu üyelerin bazıları tespiti kolay yerde bazıları ise mahrem kısımda yer alıyordu. Mahrem üyelerle mücadele uzun sürüyor. Çünkü kendilerini çok iyi gizlemiş ve küçük yaştan itibaren eğitilmiş kişilerdir. Bu kişiler örgütle standart yollarla değil dolaylı yöntemlerle iletişimlerini sürdürüyorlardı." dedi.
"SİYASİ İKTİDARLARIN HAKİMİYETSİZLİĞİ ÖRGÜTÜ BESLEDİ"
Örgütün tarihini kısaca anlatan Yılmaz, "Örgüt ile mücadele devam ediyor ve edecek. Örgütün yerleşme süresi 1960'dan sonra başlasa da yoğunlaşması 1980'lerden sonra oldu. Özellikle örgütün TSK ve emniyet içerisinde yapılanmaları ise 1990'larda karşımıza çıkıyor. 1990'lardaki koalisyon dönemi ve siyasi iktidarların yeterince sisteme hakim olamaması örgütü besledi." ifadelerini kullandı.
"MÜCADELE KARARLILIKLA DEVAM ETMEK ZORUNDA"
Hain darbe gecesi yaşananları anlatan Yılmaz, "Türkiye iç savaşa sürüklenmek istendi. Çünkü örgütün Türkiye'ye hakim olabilmesi mümkün değildi ama can havliyle o gece bir kalkışma gerçekleştirdi. Meclisimizi, özel harekatçılarımızı, MİT binamızı bombaladı. Ele geçiremeyeceği, sahip olamayacağı alanları bombalamaya başladı. Bu mücadele hafife alınacak bir mesele değil kararlılıkla devam etmek zorunda." dedi.
"ONLARIN ÖRGÜTÜN UZANTISI OLDUĞUNU BİLİYORUZ"
Yılmaz, "Örgütün başka hareketlere siyasi oluşumlara kaydığını da biliyoruz. Örgütün mahrem üyeleri ise medyada, siyasi partilerde vb. oluşumlarda varlığını sürdürmeye çalıştı. '15 Temmuz' bir tiyatrodur diyenler bu meselenin neresinde olduklarını iyi görmeliler. Biz o yapıların artık örgütün birer uzantısı olduğunu gayet iyi biliyoruz." ifadelerini kullandı.