Kazanlı kahraman unvanını coşkuyla karşıladı

Ankara'nın Kazan ilçesinin adının ''Kahramankazan'' olarak değiştirilmesi, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz'daki darbe girişimine karşı kritik bir mücadele veren binlerce Kazanlının ''kahramanlığını'' tescillerken, Kazanlılar da bu değişikliği gurur ve coşkuyla karşıladı.

Ankara'nın Kazan ilçesinin adının "Kahramankazan" olarak değiştirilmesi, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz'daki darbe girişimine karşı kritik bir mücadele veren binlerce Kazanlının "kahramanlığını" tescillerken, Kazanlılar da bu değişikliği gurur ve coşkuyla karşıladı.

Kazan'ın isminin "Kahramankazan" olarak değiştirilmesine ilişkin teklif, dün akşam TBMM Genel Kurulu'nda kabul edilerek kanunlaştı. Kazanlılar kararın ardından büyük mutluluk yaşadı. 

Kazan'da, darbe girişimini engellemeye çalışırken gazi olan ve tedavisi süren Cafer Akın, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 15 Temmuz gecesi arkadaşlarıyla birlikte Akıncı Hava Üssü'nde cuntacılarla mücadele ettiklerini söyledi.

Darbe girişiminin en kritik noktalarından biri olarak kabul edilen ve Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar'ın yanı sıra kuvvet komutanlarının rehin alındıktan sonra götürüldükleri Akıncı'da 9 arkadaşını şehit verdiğini ve kendisinin de yaralandığını belirten Akın, "İlçenin adının Kahramankazan olması bizi ayrıca gururlandırdı. Kazan'a gerçekten yakışıyor kahramanlık. Bizim de bu kahramanlık unvanının alınmasına faydamız olduğu için çok mutluyum." ifadelerini kullandı.

Kazanlı İbrahim Özden de Türk milletinin Çanakkale'de işgal kuvvetlerine geçit vermeyerek yaptığı gibi 15 Temmuz'da Kazanlıların hainlere geçit vermeyerek destan yazdığını belirtti.

Vatandaşların, verdikleri kahramanca mücadeleyle darbe girişiminin seyrini değiştirdiklerini ifade eden Özden, "Millet, karanlık geceyi aydınlatmış, direnişten dirilişe geçit vermiş ve bu süreçte darbeye karşı dik duran, darbeci, işgalci hainlere geçit vermeyen Kazan halkına ve Kazan'a kahramanlık unvanı verilmiştir." dedi.

Özden, bu unvandan duyduğu memnuniyeti dile getirerek, "Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, Başbakanımız Binali Yıldırım'a ve tüm siyasi partilerin genel başkanlarına, milletvekillerine, sivil toplum kuruluşlarımıza teşekkür ediyoruz." şeklinde konuştu.

"Eşek arısı kovanına çomak sokmuşuz"

Kazanlı Ali Yıldıztepe de o gece vatan ve demokrasi mücadelesi için kadın erkek, yaşlı genç binlerce vatandaşla birlikte Akıncı Üssü'ne, darbeci uçakların kalkmasını engellemeye gittiklerini anlattı.

"Kazan halkı, gerekli direnci gösterdi." diyen Yıldıztepe, şöyle konuştu:

"Herkes oradaydı. 'Vatanı olmayan bir insan ne işe yarar' diye birlikte bir tepki gösterdik. Ancak önemli olayların Akıncı'da olduğunu bilmiyorduk. Tabiri caizse biz 'eşek arısı kovanına çomak sokmuşuz' ama bunu sabah öğrendik. Genelkurmay Başkanı ve kuvvet komutanlarının orada derdest edildiğini bilmiyorduk. Bizim bütün derdimiz, demokratik hakkımızı kullanıp, uçakların kalkmasını önlemekti.

Hiç kimse oraya 'Kazan, Kahramankazan olsun' diye gitmedi. Tabii bu direnişin böyle bir şeyle taçlandırılması gerekliydi. Hükümetimiz de bunu yaptı. Allah razı olsun. Vatana, millete, Kazanımıza hayırlı olsun."

"Önceden burada F-16 uçakları uçarken gurur duyuyorduk"

Kazanlı, 63 yaşındaki Müzekkir Karaoğlu ise darbe girişimi gecesi Kazan'da çok sayıda vatandaşın yaralandığını, bunların büyük çoğunluğunun basına dahi yansımadığını savundu.

Kazan'a Kahramankazan isminin verilmesinden memnun olduklarını dile getiren Karaoğlu, şöyle devam etti: "Sanki bütün kahramanlığı biz yapmış gibi olduk. Türkiye'nin her tarafında aynı kahramanlığı gösterdiler, biz bunu beklemiyorduk. Fakat olduğu da iyi oldu. Vatan ve millet sevgisi, demokrasiye sahip çıkma açısından bu durum millete daha çok güven verir. Zaten bizim yapımız böyle. Yunan bile şuraya kadar gelmiş de yine kaçmamışız. Nenem anlatır, toplar gürül gürül ötermiş sabaha kadar. Onlar askere çorap örer, aş hazırlarmış. Kaçıp gitmemişiz yani."

"Şimdi bir daha kolay mı ihtilal yapmak?"

Karaoğlu,15 Temmuz'daki darbe teşebbüsünün bir daha yaşanmamasını dileyerek, "Allah o günü bir daha göstermesin. Biz önceden burada F-16 uçakları uçarken gurur duyuyorduk. Her zaman burada tatbikat yaparlardı, eğitim yaparlardı. O gün biz de ne olduğunu sonradan anladık." ifadesini kullandı.

O gece, tüm milletin tek yürek olarak darbe girişimine karşı çıktığını, tanklara tüfeklere göğüs gerdiğini, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın da insanları meydanlara çağırarak girişimin seyrini değiştirdiğini anımsatan Karaoğlu, şunları kaydetti:

"Allah Tayyip Erdoğan'ı da başımızdan eksik etmesin. Meclistekileri de kutluyorum, hepsi dik durdular. Allah vermesin, Başbakanımıza, Cumhurbaşkanımıza bir şey olsaydı biz mahvolmuştuk. 

Şimdi bir daha kolay mı ihtilal yapmak? Ben Menderes ihtilaline tanığım. 12 Eylül’de esnaftım, sıfıra indim. Şimdi darbe olsaydı ne olurdu memleketin hali? Yani bunu çok iyi değerlendirmek lazım. Bu bizim dönüm noktamız. Allah Tayyip Erdoğan gibi liderleri başımızdan eksik etmesin. Yoksa lidere bir şey olsaydı, biz boynu kesilmiş tavuk gibi çabalar dururduk. Nereye gideceğimizi şaşırırdık." 

Ertürk: "Tüm halkımız adına alıyoruz"

Kahramankazan Belediye Başkanı Lokman Ertürk de konuya ilişkin açıklamasında, Kazan ve Türkiye'nin tarihi günler yaşamakta olduğunu söyledi.

Kazan'ın "Kahraman" unvanını almasından büyük mutluluk duyduklarını belirten Ertürk, "Lakin her zaman için söylüyorum, biz bunu sadece Kazan halkı adına aldığımız bir unvan olarak görmüyoruz. Tüm ülke halkı, Türkiye Cumhuriyeti sınırları içerisinde yaşayan bütün vatandaşlarımız, 81 vilayet ve binlerce ilçe adına aldığımız bu unvanın sorumluluğunu biliyor ve taşıyoruz." diye konuştu.

"Kahramankazan" kararının bütün milletvekillerinin oy birliğiyle alındığına dikkati çeken Ertürk, "Yenikapı ile zirve yapan toplumsal birlikteliğin ve mutabakatın, toplumda da büyük bir şekilde kabul gören o sürecin Türkiye Büyük Millet Meclisine yansıması gerçekten de ayrı bir tablo." ifadelerini kullandı. (AA)