1
Emiroğlu, yaptığı açıklamada, Mevlid-i Nebi Haftası nedeniyle Güzelbahçe Kaymakamlığının davetiyle 22 Kasım'da gençlere yönelik konferansa katıldığını, burada hiçbir şekilde söylemediği sözler nedeniyle art niyetli olarak hedef haline getirildiğini ifade etti.
Konferansta yaklaşık 50 dakika konuştuğunu, konuşmalarının ses kaydının da kendisinde mevcut olduğunu belirten Emiroğlu, program sırasında 15.50'de öğrencilerin servise yetişeceğine dair bir not iletildiğini, bu kişilerin de alkışlayarak salondan çıktığını bu hareketin bile "protesto" olarak yansıtıldığını anlattı.
Programın kalan 15 dakikalık bölümünün, Kaymakam, Garnizon Komutanı, siyasi parti temsilcileri, eğitim yöneticileri, sivil toplum kuruluşu temsilcilerinin de aralarında olduğu saygın protokol mensupları ile velilere yönelik devam ettiğini hatırlatan Emiroğlu, konferansta hiçbir şekilde protesto ve tepkiyle karşılaşmadığını dile getirdi.
"Bunlar kasıtlı"
Hakkındaki iddiaların bir kız öğrencinin konuşması sırasında aldığı ileri sürülen notlara dayandırıldığına dikkati çeken Emiroğlu, şöyle konuştu:
"Söylediklerimi ya yanlış anlayarak not aldı ya da kasıtlı olarak yapılan bir durum var. Eğitim-İş Sendikası temsilcisi de o notu almış dört hususla ilgili 'mini etek giyenleri kınamışım, LGBT'leri kınamışım, '15 yaşında evlenin' demişim, 'hayız hastalıktır, tedavi edilmesi gerekir' demişim. Yazılanların hiç aslı astarı yok. Bu iddialar böyle basında yer alınca şok yaşadım, şaşırdım. Ben 40 yıllık eğitimciyim. Türkiye'de ve yurt dışında 500'ü aşkın konferans verdim. Bir de mantıkçı sorumluluğu içinde neyi nerede nasıl hangi örneklerle sunacağımı iyi bilirim ama sonradan anladım ki bunlar kasıtlı, itibarsızlaştırmaya yönelik. Hedefte ben değil bir başkası da olabilirdi. Dini, milli ahlaki değerleri yıpratmaya yönelik. Amaç ideolojik midir siyasisi midir? bilemiyorum."
Emiroğlu, kızların 15 yaşında evlendirilmesi tavsiyesinde asla bulunmadığını vurguladı.
Konuşmasında hiçbir şekilde kızların hayız ve adet dönemlerine ilişkin kelime dahi kullanmadığını, bunun ses kayıtlarında da görülebileceğini dile getiren Emiroğlu, "Benim de kızlarım var, torunlarım var. Çocuklara öyle kötü bir analoji yapar mıyım? Çocukları eğitme konusunu anlatıyorum. Onlara yaklaşma biçimini ebeveynlerin sorumluklarını anlatıyorum. Kızların adet olmasıyla ilgili bir kelime ağzımdan çıkmıyor. Bunu nereden çıkarıyorlar. Ben bir tıp doktoru, jinekolog değilim. Ben haddimi bilirim. Ben mantıkçıyım, neyi nerede, nasıl örneklendireceğimi bilirim. İddialar tamamen uydurma. Söylemediğim sözden dolayı hakkımda olmadık haberler çıktı, yargısız infaz yapılarak linç edildim." diye konuştu.
"Rektörlüğün açıklaması sonrası linç kampanyası arttı"
Mevlana üzerine araştırmalar yaptığını aktaran Emiroğlu, kitaplarında ve çalışmalarında hep sevgi dilini kullandığına işaret etti.
DEÜ yönetiminin kendisi hakkında yaptığı açıklamayı da üzüntüyle karşıladığını ifade eden Emiroğlu, "Kaymakamlığın organize ettiği programla ilgili üniversiteye yazılmış resmi davet yazısı var. O kadar araştırmacı, o kadar akademisyen var ki biz her gittiğimiz yere 'Ben gidiyorum' dersek hayat çekilmez ki bir de ben üniversite mensubuyum. Ben 500'ü aşkın programa gitmişim. Her gideceğin yer için de izin alınmaz ki. Burası üniversite, özerk bir alan. Rektörlüğün açıklaması sonrası hakkımdaki linç kampanyası daha da arttı ama hakikat bal kabağı gibidir, batmaz. Evvel ahir o gün yüzüne çıkar." ifadelerini kullandı.
"Suç duyurusunda bulunacağız"
Prof. Dr. İbrahim Emiroğlu'nun avukatı Numan Arıcı da asılsız iddiaları içeren haberleri yapan, yayan ve sosyal medya aracılığıyla müvekkiline küfür ve hakarette bulunanlarla ilgili suç duyurusunda bulunmaya hazırlandıklarını bildirdi.
Emiroğlu'nun Dokuz Eylül Üniversitesinde yaklaşık 40 yıldır akademisyen olarak görev yaptığını hatırlatan Arıcı, "Bir profesöre tek kelime bile olayın ne olduğunun sorulmadan merkezdeki görevinden alındığının açıklanması da yadırganacak bir durum. Göreve iadesi için idareye yasal başvuru yapacağız." dedi.
(AA)