Fetullah Bilişim Sistemleri' kurumların bilgilerini Pensilvanya'ya servis ettiği ortaya çıktı

Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) adına faaliyette bulunduğu gerekçesiyle kayyum atanan İsim Tescil İnternet Teknolojileri AŞ'de örgüte 'himmet' adı altında finansal destek sağlamak için toplantı yapmak üzere bir araya geldikleri iddia edilen şüphelilere yönelik hazırlanan fezlekede, örgütün üst düzey yöneticisi olduğu öne sürülen Abdullah Büyük ile ilgili çarpıcı detaylara yer verildi.

İsim Tescil firmasının 2010'dan sonra dikkat çekici şekilde hızla büyüdüğüne vurgu yapıldı. Büyük'ün 'Ferhat Tunalı' kod adını kullandığı belirtildi, "Çünkü şirketi bu adı ile kurduğu, kısaltma yaptığında FBS olarak adlandırdığı, görünüşte Ferhat Bilişim Sistemleri olarak söylense de esasında şirketin ya da şirketlerin isimlerinin Fetullah Bilişim Sistemleri olduğu belirlendi

Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı Örgütlü, Kaçakçılık ve Mali Suçlar Soruşturma Bürosu savcısı Hüseyin Önelge tarafından hazırlanan fezlekede, soruşturma kapsamında gözaltına alındıktan sonra adli kontrol kararıyla serbest bırakılan ve daha sonra kaçtığı Bulgaristan tarafından sığınma talebi reddedilerek Türkiye'ye iade edilen Abdullah Büyük'ün örgüt içindeki faaliyetleri anlatıldı.

Fezlekede, Büyük'ün İsim Tescil İnternet Teknolojileri AŞ, KKTC'de faaliyet gösteren FBS İnternet Teknolojileri Uluslararası İşletme Şirketi ve ABD'de bulunan FBS INC şirketinin yetkilisi olduğu anlatıldı.

KKTC'de ve ABD'de kurulu görünen iki firmanın paravan firmalar olduğu kaydedilen fezlekede, Büyük'ün de bu firmaları vergi kaçakçılığında ve yurt dışına para transferi amaçlı kullandığının, vergi denetmenlerinin incelemesi sonucunda tespit edildiği vurgulandı.

MÜTEVELLİ HEYETİNE BAŞKANLIK ETMİŞ

Abdullah Büyük'ün İsim Tescil İnternet Teknolojileri AŞ unvanlı firmada, periyodik olarak toplanan mütevelli heyetine başkanlık ettiği aktarılan fezlekede, "Mütevelli heyetindeki toplantılarda örgüte finans toplama faaliyetleri yürütmüş, bu faaliyetleri mütevelli heyeti üyeleri ve şirketinde çalışmadığı halde sigortalı gösterdiği hizmet elemanları ile birlikte organize ederek elde ettiği paraları örgüte aktarmıştır. Yine yetkilisi olduğu şirketler üzerinden yurt dışı para transferleriyle örgüte finans temin ettiği gibi örgüte ait toplanan kurban, himmet, burs ya da abonelik paralarının sisteme sokulmasında şirketini aracı olarak kullanmış ya da kullandırmıştır." ifadelerine yer verildi.

Fezlekede, şüpheli Büyük'ün duruma göre "Ferhat Tunalı, Zeki Yıldız ve Metin" gibi isimleri kullandığı belirtilerek, sosyal medyada da Ferhat Tunalı ismiyle hesabının bulunduğu, buradan örgütün tüm paylaşımlarını yaptığı gibi diğer örgüt üyelerinin terörist başı Fethullah Gülen, Bank Asya, Zaman Gazetesi, hizmet hareketi ile ilgili yazılarını da beğenerek paylaştığı anlatıldı.

Büyük'ün soruşturma kapsamında 1 Eylül 2015 tarihinde yapılan ilk operasyonun ardından, adli kontrol ile serbest kaldıktan sonra bir süre Türkiye'de "Zeki Yıldız" ismini kullanarak diğer örgüt üyelerince saklandığı belirtilen fezlekede, kendisine başta Ercan Babacan, Murat Büyük, Gülşen Kaya, Hikmet Çelik ve Coşkun Can olmak üzere örgüt üyelerince bilgi akışının sağlandığı ifade edildi.

SİYASİ PARTİYE ÜYE YAPILMAYA ÇALIŞARAK İADESİ ENGELLENMEK İSTENMİŞ

Fezlekede, Büyük hakkında yurt dışına çıkma yasağı bulunmasına rağmen, illegal yollardan Bulgaristan'a kaçtığı ve iltica etmeye çalıştığı belirtilerek, şunlar kaydedildi:

"Ancak 15 Temmuz hain darbe girişiminden sonra Bulgaristan yetkili makamlarınca ülkemize iade edilmiştir. Bulgaristan'da bulunduğu sırada ilk yakalanmasında Bulgaristan yetkili makamlarından iadesi talep edildiğinde Ercan Babacan, Gülşen Kaya, Murat Büyük başta olmak üzere örgütün önemli ve yetkili yöneticilerinden olan şüphelinin iadesinin engellenmesi için yoğun çaba harcadıkları hakimlik kararıyla yapılan telefon dinlemelerinden anlaşılmıştır. Bu kapsamda şüphelinin sanki Türkiye'deymiş gibi muhalif bir siyasal partiye üye yapılmak suretiyle, olayın ve suçlamaların sanki siyasi olduğu algısı yaratılarak, Bulgar adli makamlarını yanıltarak iadesinin engellenmeye çalışıldığı belirlenmiştir. Bulgaristan'da bulunduğu süre zarfında işlerini, hem orada kurduğu şirket üzerinden hem de Türkiye'deki diğer şüpheliler vasıtasıyla internet üzerinden yaptığı görüşmelerle yürütmüştür."

Abdullah Büyük'ün, örgütün üst düzey yöneticilerinden ve önemli finansörlerinden olduğunun kesinlikle sabit olduğu vurgulanan fezlekede, şüphelinin tedbir ve gizliliğe azami riayet ettiği, diğer şüphelilerden Gülşen Kaya ile uzunca süredir birlikte yaşamasına ve müşterek 2 çocuklarının olmasına rağmen, örgütten ve özellikle terörist başından aldığı talimat doğrultusunda resmi evlilik yapmadığı, bunun da manidar olduğu vurgulandı.

FEZLEKEDE, ŞU BİLGİLERE YER VERİLDİ:

"Şüphelinin, sahibi olduğu şirketi örgütün mütevelli heyetinin toplanma merkezi olarak kullandığı, örgütsel kararların alındığı, birden fazla kod adı kullandığı, örgütün sözde imamlarını şirkette çalışmadıkları halde çalışmış gibi işlemler yaptırdığı, şifreli konuşmalarla toplantılar yaptığı, himmet toplantılarını tertip ettiği, örgütün propagandasını yaptığı, Atılım İş Adamları Derneğinin üyesi olduğu, mütevelli heyetinin hem üyesi hem de organizatörü olduğu, örgüte her alanda finans temin ettiği, örgütün bilgi arşivinin önemli elemanlarından olduğu, yaptığı bu işlemler nedeniyle örgütten takdir ve teşekkür belgeleri aldığı hususları dikkate alındığında şüphelinin silahlı terör örgütü olan FETÖ/PDY örgütünün üst düzey yöneticilerinden olduğu, örgüt adına eylemlerde bulunduğu ve örgüte finans temin ettiği hususunda hiç bir tereddüt bulunmamaktadır."

İMAM NİKAHLI EŞİ DE ÖRGÜT ADINA FAALİYETTE BULUNMUŞ

Büyük'ün gayri resmi eşi Gülşen Kaya'nın da 15 Temmuz hain darbe girişiminden hemen sonra illegal yollarla diğer örgüt yöneticileri ve üyelerinin yaptıkları gibi yurt dışına kaçmak üzere Bulgaristan'a geçtikten sonra Bulgar makamlarınca Türkiye'ye teslim edildiği belirtilen fezlekede, Kaya'nın da hiçbir neden yokken, darbe girişimini yaşadıktan sonra yurt dışına hem de illegal yollardan kaçmasının ise manidar olduğu vurgulandı.

Fezlekede, Gülşen Kaya'nın da örgüt adına eylemlerde bulunduğu ve örgüte finans temin ettiği savunularak, şöyle denildi:

"Şüphelinin örgüt yöneticilerinden Büyük'ün gayri resmi eşi olması, tüm örgütsel faaliyetlerde ona yardımcı olması, eşinin iş yerinde mütevelli toplantıları yaptığı sırada onun da evinde aynı mahiyette toplantılar tertip etmesi, örgütün sözde imamlarını şirkette çalışmadıkları halde çalışıyormuş gibi göstermeleri, şirketten kayıt dışı olarak paralar çekmesi, bu paraların gittiği yeri kimseye bildirmemesi, 15 Temmuz hain darbe girişiminin başarısız olmasından sonra diğer örgüt üyeleri gibi illegal yollarla Bulgaristan'a kaçmaya tevessül etmesi gibi hususlar birlikte değerlendirildiğinde müsnet suçları işlediği hususunda hiç bir tereddüt bulunmamaktadır."

Fezlekede, İsim Tescil firması ile ilgisi olmayan, faaliyet konuları da değişik sektörlerden insanların bir arada toplantı halinde bulunmasının olağan bir durum olmadığına işaret edilerek, "Bu şahısların örgüt için bir araya gelen mütevelli heyeti olduğu anlaşılmaktadır. Yine iş yaptıkları sektörler incelendiğinde İsim Tescil ile mütevelli toplantısı dışında bir bağlantılarının da olmadığı barizdir. İsim Tescil İnternet Teknolojileri AŞ. unvanlı firmanın, dosya kapsamında yapılan araştırma ve sonrasında, vergi denetmenlerince hazırlanan vergi suçu raporunda ve kayyumlarca hazırlanan raporda ticari faaliyetinden elde ettiği geliri, KKTC ve Amerika'da paravan olarak kurulan şirketler üzerine para transferleri yaptığı, bu yollarla paraların örgüte aktarıldığı da belirlenmiştir." değerlendirmesi yapıldı.

2006-2007'DE MÜŞTERİR ARARKEN, 2010'DAN SONRA HIZLA BÜYÜDÜ

İsim Tescil firmasının 2006-2007 yıllarında, MSN messenger üzerinden müşteri desteği sağlarken, 2010 yılından itibaren dikkati çekici şekilde hızla büyümeye başladığı ve Türkiye'nin en büyük alan adı firması durumuna geldiği belirtilen fezlekede, firma ile alakalı olarak internet ortamında yapılan teknik çalışmalarda firmanın sahibi olarak Ferhat Tunalı isimli şahsın görüldüğü kaydedildi. Fezlekede, 2010 yılı ile birlikte İsim Tescil firmasının dikkati çekici şekilde çok hızlı büyüdüğü, kullanıcılarına 7/24 destek verdiği, domain kayıt bilgilerinde ise İsim Tescil firmasının sahibinin FBS isimli firma olduğunun görüldüğü aktarılarak, şöyle devam edildi:

"Yine internet ortamında yapılan açık kaynak kodlu çalışmalarda, FBS firmasının Ferhat Bilgisayar Sistemleri isimli firma olduğu görülmektedir. Teknik çalışmalarda, İsim Tescil firmasının sahibi olarak Ferhat Tunalı şeklinde kendisini tanıtan kişinin aslında Abdullah Büyük olduğu anlaşılmıştır."

İsim Tescil'in örgüt içerisindeki yeri ve önemine de değinilen fezlekede, FETÖ/PDY üyelerinin gerçek isimleri haricinde kod isim ile kendilerini tanıttıklarının bilindiği, firmanın sahibi Abdullah Büyük'ün de "Ferhat Tunalı" şeklinde bir "kod" isim kullanarak kendisini tanıtmasının, hatta şirket çalışanlarının dahi kendisini Ferhat Tunalı olarak tanımalarının örgüt ile olan bağlantısını gösterdiği vurgulandı.

'FERHAT GİBİ SÖYLENSE DE 'FETULLAH BİLİŞİM SİSTEMLERİ'

FETÖ/PDY'nin uluslararası alanda kullanılan istihbarat örgütü olduğu da düşünüldüğünde bu firmanın öneminin arttığı vurgulanan fezlekede, şunlar kaydedildi: "Çünkü hizmet verilen tüm şahıs, özel ve kamu kurumlarının bilgi ağı bu şirkette mevcuttur. Bu şirket basit bir iş yeri olarak düşünülerek ticari amaçla kurulmuş değildir. Tedbir ve gizlilik bu silahlı terör örgütünün dolayısıyla da örgüt üyelerinin ve kısmen de sempatizanlarının ruhuna ve damarlarına işlemiştir. Abdullah Büyük esasında ilk şirketini 'Ferhat Tunalı' adına kurmuştur. Abdullah Büyük'ün kod adı olarak 'Ferhat' ismini seçmesi de tesadüf değildir. Çünkü şirketi bu adı ile kurduğu, kısaltma yaptığında FBS olarak adlandırdığı, görünüşte Ferhat Bilişim Sistemleri olarak söylense de esasında şirketin ya da şirketlerin isimlerinin Fetullah Bilişim Sistemleri olduğu belirlenmiştir.

Daha sonra İsim Tescil firmasını kurduktan sonra buraya aktarmıştır. Bu da gösteriyor ki burası örgütün emir ve talimatları doğrultusunda örgütün tümgizli toplantılarının yapılacağı, kararların alınacağı ve uygulanacağı bir yerolarak düşünülmüş ve o amaçla açılmıştır. Şirkette çalışmadıkları halde sanki orada çalışıyormuş gibi örgütün sözde imamlarının maaşlarının ödenmesi ve sigortakayıtlarının yapılması da halkın masum duyguları sömürülerek çeşitli adlardatoplamış oldukları yardım paralarının örgütün amaçları doğrultusunda kullanmaktan çekinmediklerini göstermektedir. Esasında bu gizli eylemlerle 15 Temmuz hain darbe girişiminin temelleri de atılmış oluyordu."

KURUMLARIN BİLGİLERİ ARŞİVLENEREK PENSİLVANYA'YA SERVİS EDİLDİ

Şüphelilerin silahlı terör örgütü olduğu sabit olan FETÖ/PDY isimli örgütün üyesi oldukları savunulan fezlekede, bu örgütün emir ve talimatlarıyla hareket ederek örgüte insan ve para kaynağı sağlamak maksadıyla şirketler kurdukları, bu şirketler aracılığıyla finans temin ettikleri, bu iş ve işlemler yapılırken gizli, sistematik ve organize hareket ettikleri, operasyon sırasında, ifadeler ve sorgu aşamasında da örgütsel tavırlar sergiledikleri aktarıldı.

Fezlekede, silahlı terör örgütünün emir ve talimatlarıyla kurulan ve işletilen, bu bağlamda bu örgüte sürekli insan ve finans kaynağı temin eden, yine yapısı itibarıyla hosting ve domain satışı yaptıkları özel ve kamu kurumlarının bilgilerinin arşivlenerek başta terörist başının bulunduğu Pensilvanya ve diğer yerlere servis eden, Sulh Ceza Hakimliği kararıyla kayyum ataması yapılan, yetkili ve sahiplerinin de mal varlıkları üzerine tedbir kararı konulan İsim Tescil İnternet Teknolojileri AŞ, FİNS Bilişim Hizmetleri Sanayi Ticaret ve Limited Şirketi, Ölçü Bilişim Limited Şirketi, BS Bilgi Teknolojileri AŞ, İsim Tescil Bilişim AŞ, FBS Digital AŞ, FBS Bilişim Çözümleri Limited Şirketi'nin silahlı terör örgütü FETÖ/PDY'ye finans sağladıkları ifade edildi.