AA
İbn Haldun Üniversitesi'nin Haydar Aliyev Avrasya Çalışmaları Merkezi'nin 29 Temmuz-7 Ağustos tarihleri arasında, Özbekistan'daki Dünya Ekonomi ve Diplomasi Üniversitesi, Azerbaycan'daki ADA Üniversitesi, Kazakistan'daki Ahmet Yesevi Üniversitesi Avrasya Araştırmaları Enstitüsü ile birlikte gerçekleştireceği "Uluslararası Türk Dünyası Yaz Okulu"nun açılışı İstanbul'da yapıldı.
Aralarından ABD, Almanya, İngiltere, Çin, İran, Rusya, Hindistan, Polonya, Pakistan, Bulgaristan ve Türk Devletleri Teşkilatı üyesi olan 20 ülkeden 60 katılımcının seçildiği yaz okulu programına, 27 farklı ülkeden toplam 294 öğrenci başvurdu. Yaz okulunda çoğunluğu Türk devletlerinden Türk dünyası üzerine çalışan 14 akademisyen ve uzman ders verecek.
Türk Devletleri Teşkilatı (TDT) ile SOCAR'ın destek verdiği yaz okulunun İstanbul İbn Haldun Üniversitesi'nde yapılan açılış etkinliğine, İbn Haldun Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı İrfan Gündüz, Mütevelli Heyet Başkan Vekili Necmeddin Bilal Erdoğan, Türk Devletleri Teşkilatı Genel Sekreter Yardımcısı Sadi Jafarov, Azerbaycan Uluslararası İlişkiler Analiz Merkezi Dış Politika Ofisi Müdürü Cavid Veliyev, SOCAR-Türkiye Üst Yöneticisi (CEO) Elçin İbadov ile bazı Türk devletlerinin diplomatik misyon temsilcileri ve Türk dünyasından üst düzey yetkililer, akademisyenler, uzmanlar ve öğrenciler katıldı.
"TARİHİMİZ VE MİRASIMIZ KÜRESEL İLİŞKİLERİN GELECEĞİNE DAHA BARIŞÇIL BİR BAKIŞ AÇISI SUNUYOR"
Açılış etkinliğinde konuşan İbn Haldun Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkan Vekili Necmeddin Bilal Erdoğan, Türk dünyasının Çin, Rusya, AB ve her şeyi çevrelemeye çalışan ABD tarafından kuşatıldığını söyledi.
Türkiye'nin AB ile ilişkilerini, Kazakistan'ın Rusya ile ilişkilerini ve Özbekistan'ın Çin ile ilişkileri örnek veren Erdoğan, "Türk dünyasının dış politikasını planlarken çok stratejik davranması kritik önem taşıyor. Bu, TDT'nin her bir üyesini, bu güçlerle ilişkilerinde daha stratejik bir konuma getirecektir" dedi.
Türkiye'de Türk dünyasını güçlendirmeye şüpheyle yaklaşanlar olduğunu belirten Erdoğan, "Ancak ben daha iyi bir dünya hayal etmek istiyorum, çünkü Türk dünyasının dünyaya sunacağı çok şey olduğunu düşünüyorum. Çünkü tarihimiz ve mirasımız küresel ilişkilerin geleceğine daha barışçıl bir bakış açısı sunuyor." ifadesini kullandı.
Bilal Erdoğan, Türk dünyasının sırt sırta vererek üniversite düzeyinde entelektüel bir pratik başlatabileceğini kaydetti.
Haydar Aliyev Avrasya Çalışmaları Merkezi'nin önemine dikkati çeken Erdoğan, açılışı yapılan yaz okulunun yüksek lisans programı için bir deneme olduğunu ve her dönem bir ülkede olmak üzere 4 ülkede yapılmasını istediklerini, merkezin üzerinde çalıştığı konuların sofistike ve çok yönlü olduğunu belirtti.
Erdoğan, "Dünyada barışa gerçekten çok ihtiyacımız var. Çünkü daha dün Golan Tepeleri'ne bir saldırı oldu ve çocuklar öldürüldü. Ama CNN'i takip ediyorsanız, o 12 çocuğun Gazze'de her gün ölen çocuklardan bin kat daha değerli olduğunu düşünürsünüz." dedi.
Golan Tepeleri'nin işgal edilmiş bir bölge olduğunu ve dünya düzeninin çöktüğünü vurgulayan Erdoğan, sözlerini şöyle tamamladı:
"Batı, insan haklarını, çocuk haklarını umursamadan dünya meselelerine kendi bakış açısına göre, kendi avantajlarına, kendi çıkarlarına göre hükmediyor. Bu nedenle birçok ülkeden gelen katılımcılarla yaptığımız her şeyin daha fazla iletişime, daha fazla işbirliğine katkı sağlayacağını umuyorum. Nihayetinde, umarım daha fazla barışa vesile olur."
"TDT, İSLAM VE TÜRK DÜNYASINI KAYNAŞTIRICI FAALİYETLERDE BULUNUYOR"
İbn Haldun Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı İrfan Gündüz, Türk dünyasından bir araya gelen gençlerin ana dilinin İngilizce gibi sunulmasından şikayetçi olduğunu belirtti. 1996'da Refah-Yol Hükümeti'nde başbakanlık danışmanıyken dönemin Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel ile arasında geçen bir anıyı anlatan Gündüz, Türk dünyası ile ilişkilerin güçlendirilmesi için atılması gereken adımları, madde madde Demirel'e ilettiğini ancak herhangi bir adımın atılmadığını söyledi.
Gelinen noktada o dönem saydığı maddeleri gerçekleştirmenin, yine kendisine nasip olduğunu ifade eden Gündüz, "Bugün rahmetli Haydar Aliyev'in 'bir millet, iki devlet' anlayışının Türk Devletleri Teşkilatına dönüşmesi bizim için kıvançla ve sevinçle karşılanacak önemli bir konu. TDT, İslam ve Türk dünyasını kaynaştırıcı faaliyetlerde bulunuyor." diye konuştu.
Üniversite olarak böyle güzel ve yüce bir davaya neler katabiliriz düşüncesiyle yola çıktıklarını anlatan Gündüz, bünyelerinde kurulan ilk araştırma merkezinin Haydar Aliyev Avrasya Araştırma ve Uygulama Merkezi olduğunu, bu merkezin de kuvveden fiile çıkarak pek çok konuda ciddi altyapı çalışmaları yürüttüğünü ifade etti.
Türk dünyasından pek çok öğrencinin birbirlerini, İstanbul'u ve ata yurtlarını tanımaları için programa katıldığını belirten Gündüz, yaz okuluna katkıda bulunan herkese teşekkür etti ve gayretlerinin en kısa zamanda icraata dönüşmesini yürekten arzu ettiğini dile getirdi.
TDT Genel Sekreter Yardımcısı Sadi Jafarov da Teşkilatın üye devletler arasında çeşitli alanlarda ve özellikle gençlik ile eğitim alanında diyalog ve anlayışı teşvik eden girişimleri desteklemeye kararlı olduğunu kaydetti.
Teşkilatın gençlik ve eğitim üzerine yaptığı etkinliklerden bahseden Jafarov, Türk dünyasının dört bir yanından yaz okulu için gelen uzmanlara ve öğrencilere başarı dileklerini ileterek, yaz okulunun öğrenciler arasındaki bağları güçlendireceğini ifade etti.
"TÜRK DÜNYASININ GÜÇLÜ DURUŞU BÖLGE VE DÜNYA BARIŞINA DA CİDDİ KATKILAR SUNACAKTIR"
İbn Haldun Üniversitesi Rektör Yardımcısı Ali Yeşilırmak, dünyanın belirsizliklerle dolu bir dönemden geçtiği bugünlerde Türk dünyasının izlediği politikaların ve birlikteliğin büyük önem taşıdığının altını çizdi.
Yeşilırmak, "Şüphesiz Türk dünyasının güçlü duruşu bölge ve dünya barışına da ciddi katkılar sunacaktır. Ayrıca orta koridor üzerinden dünya ticaretine de önemli kazanımları olacaktır. Ülke liderlerinin, diplomatik misyonların yanı sıra şüphesiz bizler de bu sürece katkı sunmalıyız. İbn Haldun Üniversitesi olarak Haydar Aliyev Avrasya Çalışmaları Merkezi'mizi kurarken hedeflerimizden birisi de buydu." ifadelerini kullandı.
İbn Haldun Üniversitesi Haydar Aliyev Avrasya Çalışmaları Merkezi Müdürü Yaşar Sarı ise merkezin çalışmalarından bahsederek 2021'de açıldığını dile getirdi.
Sarı, "Merkezin adı Avrasya Çalışmaları, biz Türkiye'yi Avrasya'nın kalbi olarak görüyoruz. TDT'ye üye ülkelerle işbirliğimize odaklanıyoruz." dedi.
Çeşitli etkinlikler düzenlemek, veri toplayarak analiz etmek ve yayın yapmak gibi 3 temel misyonları olduğunu kaydeden Sarı, ayrıca merkezde uzman eğitimleri verdiklerini de söyledi.
Özbekistan Dünya Ekonomi ve Diplomasi Üniversitesi Akademik İşlerden Sorumlu Rektör Yardımcısı Akram Umarov, "Öğrenme, işbirliği ve kültürel değişim ruhuyla bir araya gelmekten duyduğumuz memnuniyeti dile getirerek, bu yaz okulunun zengin tarihi, canlı kültürleri ve bu çalkantılı dünyadaki sayısız önemli siyasi ve ekonomik gelişmeyi derinlemesine incelememiz için eşsiz bir fırsat sunduğunu düşünüyorum." ifadelerini kullandı.
Yaz okulunun birlik ve beraberlik duygusunu geliştirme amacı da taşıdığını kaydeden Umarov, karşılıklı saygının ve birlikte güçlenmenin önemine vurgu yaptı.
"20 ÜLKEDEN 60 ÖĞRENCİ KATILACAK"
Erdoğan, programın ardından basın mensuplarına yaptığı açıklamada, 2021 yılında kurdukları Haydar Aliyev Avrasya Çalışmaları Araştırma Uygulama Merkezinin 3 yıldır birçok akademik çalışmaya, seminere ve sempozyuma ev sahipliği yaptığını söyledi.
Bugün Türk dünyasının geleceğinin konuşulacağı, 20 ülkeden 60 kadar öğrencinin katıldığı ve yaklaşık 1 hafta sürecek Türk Dünyası Yaz Okulu programını yaptıklarını dile getiren Erdoğan, "Aslında üniversitemiz olarak Avrasya çalışmaları alanında yüksek lisans programı yapmak istiyoruz." dedi.
Yüksek lisans programının 4 Türk dünyası ülkesinde gerçekleşecek bir program olmasını hedeflediklerini belirten Erdoğan, yaz okulunun da yapmak istedikleri Türk Dünyası Çalışmaları Yüksek Lisans Programının bir provası niteliğinde olduğunu ifade etti.
Bilal Erdoğan, açılışı yapılan yaz okuluna ilişkin, şunları kaydetti:
"Burada uzmanlar Türk dünyasının geleceğini konuşacaklar ve 20 ülkeden gelen öğrenciler birbirleriyle bir network oluşturmuş olacaklar. Türk dünyasının yakınlığına, ekonomik, siyasi, sosyal yakınlaşmasına çok önem veriyoruz. Üniversitemiz olarak, bu alanda oluşturulacak altyapının çalışmasını yapıyoruz. Türk dünyası akademisyenlerinin birbirleriyle daha yakın çalışmaları, üniversite öğrencilerinin birbirlerini daha çok tanımaları bizim arzumuz. Bu anlamda bu yaz okulunun güzel bir örnek olduğunu düşünüyoruz."