Çavuşoğlu: Koalisyon ülkeleriyle hem Musul hem Rakka operasyonu başarılı olabilir

Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, ''Cerablus operasyonunun başarılı olması Rakka'daki ve Musul'daki yerel güçlerin de cesaretini artırdı. Daha iyi bir strateji ve destekle DAEŞ buralardan temizlenir.'' dedi.

DIŞİŞLERİ Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Fırat Kalkanı harekatı ve Rakka'ya yapılacak olası operasyonla ilgili yaptığı açıklamada, "Cerablus operasyonunun başarılı olmasa Rakka'daki ve Musul'daki yerel güçlerin cesaretini artırdı.

Daha iyi bir stratejiyle koalisyon ülkeleriyle birlikte havadan da destek vererek hem Musul hem Rakka operasyonu arazide de eğer özel kuvvetlerimiz yerel güçlere destek verirse başarılı olabilir. DEAŞ buralardan temizlenir. yerel güçlerin özellikle PYD/PKK terör örgütü gibi kendi ajandalarına hizmet etmemesi gerekiyor ki bu zaten mümkün değil" dedi.

Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg'le görüşmesinin ardından ortak basın toplantısı düzenledi. 15 Temmuz darbe girişiminin ardından Türkiye'yi destekleyen açıklamalarından ötürü Stoltenberg'e teşekkür eden Çavuşoğlu, "Sayın Stoltenberg'e o gece, gecenin ilk saatlerinde beni arayarak, şahsı adına ve NATO adına çok güçlü destek verdiği için huzurlarınızda güçlü şekilde teşekkür etmek istiyorum. Telefon görüşmemizin hemen arkasından çok güçlü bir açıklama yaptı. Diğer bazı açıklamalar cılız olduğu için değil, açıklamanın kendisi Türk demokrasisine, Türk halkına, demokratik seçimle iş başına gelmiş Cumhurbaşkanı ve hükümete güçlü destek verdiği için ön plana çıkan bir açıklamaydı. O cılız açıklamalar daha sonra eleştiriye döndü. Hatta bazıları Türkiye'nin NATO üyeliğini sorgulayacak noktaya getirdi. İşte tam bu süreçte de 10 Ağustos'ta Sayın Stoltenberg'in sözcüsünün yaptığı açıklama takdire şayandı. NATO sadece askeri bir ittifak değil; hukuku, demokrasiyi ve insan haklarını savunan bir kuruluştur" diye konuştu.

"TERÖR ÖRGÜTLERİYLE MÜCADELEDE NATO'NUN AKTİF ROL ALMASINI DESTEKLİYORUZ" 

Terörle mücadelede NATO'nun rolüne değinen Çavuşoğlu, "PKK dahil DAEŞ ve diğer terör örgütleriyle mücadelede NATO'nun daha aktif rol almasını destekliyoruz. Biz Türkiye olarak NATO'nun genişlemesinden yanayız. Karadağ'ın üyeliği için biz Türkiye'de gerekli işlemleri, Meclis'teki onay dahil tamamladık. Diğer aday ülkelerin de Gürcistan, Bosna Hersek ve Makedonya'nın üyelik sürecinin hızlandırılması gerektiğini düşünüyoruz" ifadelerini kullandı.

STOLTENBERG: DARBE GİRİŞİMİ NATO'NUN TEMEL DEĞERLERİNE YÖNELİK SALDIRIYDI


NATO Genel Sekreteri Stoltenberg, 15 Temmuz gecesi yaşanan darbe girişimine ilişkin konuşarak, "Türkiye'nin konumunun son derece stratejik olduğunu biliyoruz. Türkiye farklı yönlerden Karadeniz'de, Suriye'de, güneyindeki sınırda, Irak'ta zorluklarla karşılaşıyor. Türkiye NATO'nun güçlü ve değerli bir üyesidir ve öyle de kalacaktır. Demokratik, güçlü ve istikrarlı bir Türkiye bizim ortak güvenlik hedeflerimiz için son derece büyük önem taşımaktadır. Yapılan darbe girişimi yalnızca Türkiye'ye, Türkiye'deki demokrasiye karşı bir saldırı değildi. NATO'nun üzerinde inşa edilmiş olduğu temel değerlere yönelik bir saldırıydı" açıklamasında bulundu.

"DARBE GİRİŞİMİ BAŞARILI OLSAYDI NATO İTTİFAKI İÇİN FELAKET OLACAKTI"


Darbe girişiminde bulunanların adalete teslim edilmesi gerektiğini vurgulayan Stoltenberg, şöyle konuştu: "Şayet bu darbe girişimi başarılı olsaydı yalnızca Türkiye için değil, tüm NATO ittifakı için bir felaket olacaktı. Ülkelerimizde demokrasiyi ortadan kaldırmaya yönelik herhangi bir eylem esasında ülkemizin temeline yapılan bir saldırıdır. Bu çerçevede kişisel risklerle hayati tehlikeyi göze alarak sokağa dökülen Türk halkının cesaretini ne kadar takdir ettiğimizi ifade etmek isterim. Darbe girişimi sonrası Meclis'te meydana gelen hasarı, bunun etkilerini Meclis'te görmek son derece duygulandırıcı bir durumdu. Ulusal parlamentoyu milletvekilleri oradayken bombalamaya çalışmak, yalnızca masum insanlara yönelik bir saldırı değildir. Aynı zamanda demokrasinin en güçlü sembollerinden biri olan Meclis'e yönelik saldırıdır. Darbe girişiminin arkasındaki faillerin mutlaka hukuka teslim edilmesi ve gerekli yargılama sürecinin gerçekleşmesi gerekir"

"TÜRKİYE'NİN YANINDA OLACAĞIZ"

Terörle mücadelede ortak çalışma vurgusu yapan Stoltenberg, "Teröre karşı mücadelede birlikte durmak zorundayız. Aynı zamanda NATO'nun Ege Denizi'nde yaptığı çalışmalarla insan kaçakçılığının ve yasa dışı kaçakçılığın önlenmesine ilişkin çalışmalar nedeniyle NATO'nun Ege Denizi'ndeki varlığına yönelik desteğinizi takdir ediyoruz. Türkiye'nin NATO'nun yanında durduğu gibi biz de Türkiye'nin yanında olacağız. Türkiye'deki askeri varlığımızı havada, denizde ve füze savunma sistemleri içinde göstereceğiz" ifadelerini kullandı.

"NATO MÜTTEFİKLERİ SURİYE'DE YAPILAN ÇALIŞAMALARI DESTEKLİYOR"

IŞİD'le mücadeleye ilişkin de açıklamalarda bulunan NATO Genel Sekreteri Stoltenberg, "NATO elbette uluslararası terörle mücadele etmekte ama NATO burada tek cevap değil. Bunun yanı sıra polis gücüne, istihbarat ihtiyacınız var. NATO gibi askeri ittifaka da ihtiyacınız var DAEŞ gibi terörist örgütlerle mücadele için. Bir yandan Irak'ta yerel güçlerin eğitimi konusuna önem veriyoruz. Bu konuda çalışmaları başlattık. Yerel güçleri eğitmek bence önemli. Uzun vadede terörle mücadele için ancak bu şekilde başarılı olabileceğimize inanıyorum. Tüm NATO müttefikleri de Suriye'de yapılan bütün çalışmaları destekliyor. DAEŞ'e karşı bu mücadele destekleniyor. Ben yerel güçlerin eğitiminin kilit önem taşıdığını düşünüyorum. Bizim dışarıdan seyretme gibi bir alternatifimiz yok" diye konuştu.

ÇAVUŞOĞLU: DEAŞ BURALARDAN TEMİZLENİR

Fırat Kalkanı harekatı ve Rakka'ya yapılacak olası operasyona yönelik Bakan Çavuşoğlu, şöyle konuştu: "Cerablus'ta olduğu gibi Rakka'da, Musul'da özellikle yönetilemeyen ülke durumunda olan Suriye'de ve Libya'da, Irak'ta DAEŞ'e ve terör örgütlerine karşı yerel güçlerin eğitilmesi ve donatılması çok önem arz ediyor. DAEŞ'e ya da teröre karşı operasyondan sonra bu şehirlerin güvenliğinin korunması bakımından da yerel güçlerin eğitilmesi ve donatılması önemli. Cerablus'u ve bölgesini kurtaran güçler o bölgenin insanları ve hayat oralarda normale dönmeye başladı. Türkiye'den o bölgeye dönüş de başladı. Güvenli bölge, uçuşa yasak bölgeyle de desteklenebilirse gönüllü şekilde birçok göçmen kendi topraklarına dönme imkanı bulacak. Hiç kimse oralara dönmesi için zorlanamaz gönüllülük esası çok önemli. Cerablus operasyonunun başarılı olmasa Rakka'daki ve Musul'daki yerel güçlerin cesaretini artırdı. Daha iyi bir stratejiyle koalisyon ülkeleriyle birlikte havadan da destek vererek hem Musul hem Rakka operasyonu arazide de eğer özel kuvvetlerimiz yerel güçlere destek verirse başarılı olabilir. DEAŞ buralardan temizlenir. yerel güçlerin özellikle PYD/PKK terör örgütü gibi kendi ajandalarına hizmet etmemesi gerekiyor ki bu zaten mümkün değil."