Süleyman Soylu'dan banka promosyonu açıklaması

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Süleyman Soylu, İngiltere'nin Avrupa Birliği'nden (AB) ayrılma kararına ilişkin, ''Neticede herkes kendi hür iradesini ortaya koymuş ve bir millet AB ile ilgili bir yol ayrımına, kendi geleceği adına karar vermiştir.'' dedi.

Soylu, Türkiye ve Orta Doğu Amme İdaresi Enstitüsünde (TODAİE)  düzenlenen yabancı kamu görevlisi öğrencilerin mezuniyet töreninde, gazetecilerin  gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.

İngiltere'nin AB’den ayrılma kararı ve bu kararın Türkiye'ye  etkilerinin sorulması üzerine Soylu, "Olanda hayır vardır." dedi.

 
 Soylu, şöyle devam etti:
 
 "İngiltere'nin verdiği kararın demokratik bir karar olduğunu ifade  etmem gerekir. Neticede herkes kendi hür iradesini ortaya koymuş ve bir millet AB  ile ilgili bir yol ayrımına, kendi geleceği adına karar vermiştir. Elbette ki  şunu söylemek gerekir, bu, AB'nin ilk krizlerinden birisi değildir. AB'nin  anayasa ile karşı karşıya kaldığında ortaya koyduğu kriz de bunlardan biridir.  Tabii bunu bir depresif hal olarak değerlendirmek gerekir mi, eğer gerekirse bu  halin sonu nerelere varır, önümüzdeki günlerde çok yüksek bir ölçekte  nitelendirdiğimiz ve kendilerinin de öyle nitelendirdikleri Avrupa medeniyeti,  anlıyorum ki cevabını bulabilecektir. Ama şunu ifade etmek istiyoruz;  İngiltere'deki referandumda Türkiye üzerinden bir tartışma odağının oluşturulması  bizi ülke olarak da millet olarak da rahatsız etmiştir. Bunu hak etmediğimizi,  orada bir siyasal sürecin parçası olması konusunda Türkiye'nin bir haksızlıkla  karşı karşıya kaldığını ifade etmek isterim."
 
Büyük bir ekonomik ve siyasal gücün kararının sonuçlarını önümüzdeki  günlerde daha iyi göreceklerini belirten Soylu, "Bizim yolculuğumuz açıktır.  Dünyanın ortak değerleriyle ilgili vermiş olduğumuz kararlardan sapmamız da söz  konusu değildir. Ama bu, Türkiye'nin onurlu bir şekilde kendi hedefleriyle  birlikte ancak buluşmasıyla mümkündür." diye konuştu.
 
Soylu, ülkelerin, birliklerin bazen "nefeslenmeye" ihtiyaçları  olabildiğine işaret ederek, şunları kaydetti:
 
"Belki de İngiltere'nin aldığı bu karar, bir futbol topuna basıp  etrafındaki gelişmeleri tekrar seyredip, dünyanın sadece bu büyük ülkelerin kendi  çıkarlarından ve kendi istifade edebileceklerinden var olduğunu düşünen bir  anlayışın doğru olmadığını anlarlar ve hissederler. Onun için yapılması gereken,  bu konunun iyice izlenmesi ve irdelenmesidir. İngiltere halkı bir karar  vermiştir. En uç noktasından en merkezi noktasına kadar. Zannediyorum, Avrupa da  kendi birikimi ve tecrübesi içerisinde bu değerlendirmeyi yapacaktır."
 
Emeklilikte yaşa takılanların durumunun Ekonomi Koordinasyon Kurulunda  konuluşup konuşulmadığına yönelik bir soru üzerine Soylu, bu konuda kendisinin  böyle bir bilgisinin olmadığını bildirdi.
  
Emeklilere banka promosyonu
 
Emeklilerin banka promosyonlarına ilişkin gelinen noktanın sorulması  üzerine Bakan Soylu, bu konunun çok tartışıldığına dikkati çekti.
 
Soylu, ekonomi yazarlarına seslenerek, "Ben kendi görevimi iyi yapmak  için çaba sarf ediyorum. Yani mümkünlere, olabileceklere bakıyorum ama ekonomi  menşeli meslektaşlarınız, bir hesap kitap yapsınlar. Bizi toplumla sürekli olup,  olamayacaklar konusunda karşı karşıya getirmenin doğru bir yöntem olmadığını düşünüyorum." dedi.
 
Bahsi geçen konunun, bir insanın maaşının kendi hesabına yatmasından  kaynaklanacak promosyon olduğunu bildiren Çalışma ve Sosyal Güvenlik Soylu,  şunları ifade etti:
 
"Öyle rakamlar telaffuz ediliyor, öyle rakamlar ortaya konuluyor ki...  Bir siyaset adamının, bir kabinenin yapacağı en hatalı adım,  gerçekleştiremeyeceği bir beklentiyi topluma sunmaktır. Bu, yanlış bir şeydir. Bu  sadece bir promosyondur, yani bir maaş bir bankada ne kadar kalır, bir banka  bundan ne kadar istifade eder ve bu istifade ettiğinden dolayı da biz bundan  milleti ne kadar istifade ettirebiliriz. Böyle bir tartışmayı, çalışmayı  arkadaşlarımız yapıyorlar, yaptılar. Biz bunu hükümetimize sunacağız. Ama  konuşulan rakamlar afaki rakamlardır."
 
Bakan Soylu, emeklilerin promosyonlardan istifade etmeleri için  ellerinden geleni yaptıklarını vurgulayarak, konuyla ilgili açıklama yapanların  ve medyanın daha sorumlu davranması gerektiğini kaydetti.