Pedagojide pozitif ebeveynlik yaklaşımı ile tanınan Pedagog Tansu Oskay gerçekleştirilen araştırma sonuçlarını değerlendirerek ebeveynlere tavsiyelerde bulundu: “Çocuklarla daha fazla zaman geçirin, daha çok kitap okumalarını sağlayın, okudukları masallar ya da izledikleri filmler hakkında konuşun" dedi.
Nesquik, ailelerin çocuklarının hayal gücü konusundaki görüşlerini içeren bir çalışmaya imza attı. Nesquik’in yaptığı değerlendirme sonucu ortaya çıkan verilere göre ailelerin, yüzde 97’si hayal gücünün çocuk gelişimi için önemli olduğuna inanıyor.
Gelişmiş hayal gücünün önemine inanan aileler, aynı zamanda, yüzde 22 oranında bu durumun yaş aldıkça azaldığını düşünüyor. Hayal gücünü kullanmanın en üst döneminin sadece altı ila dokuz yaş aralığında olduğunu düşünenlerin oranı ise yüzde 32 oldu. Aileler, çocuklarda hayal gücünün yıllar geçtikçe azalmasından kaygı duyuyor.
Pedagog Tansu Oskay, araştırmaya ilişkin yaptığı açıklamada öncelikle ailelerin yaratıcılığa önem vermesinin çok olumlu bir tablo olduğunu belirtti. Bu bakış açısının ailelerin yenilik ve gelişim arzusu olarak yorumlanabileceğini belirten Oskay bu tutumun çocukların uzun vadede özgüvenlerini de destekleyeceğini söyledi.
Oskay ayrıca araştırma sonuçlarıyla birlikte çocukların hayal gücünü beslemeye yönelik olarak şunları söyledi: “Araştırmada ailelerin yaklaşık üçte biri yaratıcılığı günlük hayatlarında nasıl teşvik edecekleri konusunda bazı adımlar attıklarını ifade ediyorlar. Bunun yanında, yıllar içinde çocukların yaratıcılıklarının azaldığını düşünüyor ve bundan kaygı duyuyorlar. Ailelerin bu noktada çocuklarında yaratıcılığı desteklemek adına, keyifli bir süreç olarak yaşanan zaman dilimlerini arttırmaları, yaratıcılığı çok yönlü olumlu etkiliyor. Ebeveynle çocuğun iletişimi artıyor, çocuğun olumlu duygular yaşamasını, bu duyguların iletişimle pekişmesini ve daha sosyalleşmesini sağlıyor. Araştırmalar yaratıcılığı yüksek çocukların aynı zamanda daha sosyal çocuklar olduğunu gösteriyor.
Türkiye’de gerçekleştirilen bu araştırma ailelerin 9 yaş sonrası için yaratıcılıkta düşüş olduğuna dair düşünceleri olduğunu gösterse de aslında yaratıcılık hayal gücüne bağlı 9’dan daha ileri yaşlarda da ciddi gelişmeler gösteriyor. Çocuklar hayali sembolik oyunları bırakıp daha kuralları olan oyunlar oynama eğilimine giriyor ancak özellikle tam da bu yaştan sonra çok yüksek bir hayal kapasitesi kullandıklarını biliyoruz. Özellikle onların dünyalarını zenginleştiren okumalar yapmak, bol kitap okumalarını sağlamak, hikayeler anlatmak, masallar hatta izlenen çeşitli filmler hakkında konuşmak hayal kapasitelerini çok artırıyor. Genelde yaratıcı yönü kuvvetli kişilerin erken çocukluklarından ergenliğe kadar olan dönemde, sürekli olmasa dahi belli bir kısmında anne veya babalarının onlarla çok oyun oynadığını, çok hikaye anlattığını paylaştıklarına şahit oluyoruz”