İş dünyası örgütlerinin temsilcileri, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasının (TCMB) son dönemdeki adımlarını AA muhabirine değerlendirdi.
Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Başkanı Nail Olpak, Türkiye'nin geçen yıl ekonomide yaşanan dalgalanmalara rağmen güçlü bir irade ile çok önemli kazanımları olan yeni bir mali disiplin ve dengelenme sürecine girdiğini söyledi.
"Finansal piyasalarda yaşanan oynaklıklara rağmen ekonomi yönetimimizin ortaya koyduğu akılcı yaklaşım ve Merkez Bankasının yerinde müdahaleleriyle finansal istikrarı korumayı başardık. İş dünyası temsilcileri olarak, enflasyonun tek haneli rakamlara inmesi, cari dengenin sağlanması ve buna bağlı olarak faiz oranlarının normalleşmesi konuları bizim de önceliğimiz.
Yeni yol haritamızla birlikte brüt rezervimizin çok daha güçlü bir noktaya ulaşmasını, önümüzdeki dönemin pozitif bir işareti olarak değerlendiriyoruz. Ekonominin tüm paydaşlarının ortak aklı ile Merkez Bankasının da uluslararası finans piyasalarına güven veren adımlarını sürdüreceğini görüyoruz. Türkiye ekonomisinin, güçlü duruşu ve akılcı para politikaları neticesinde başta Türk lirasının değerini koruyarak kısa vadede ortaya koyduğu pozitif tabloyu orta vadede sürdüreceğine inanıyoruz."
"PİYASADAKİ DİNAMİKLERİ YAVAŞLATMAMAK GEREK"
Avdagiç, "Bu yüzden enflasyonla mücadele hepimizin ana gündemidir. Ancak bunu yaparken, piyasadaki dinamikleri yavaşlatmamak gerek. İç talebi kısacak, kredi kanallarını daraltacak politikalar ekonominin nabzını olumsuz etkiler. Bunun altını özellikle çiziyorum. Çünkü iç talep, üretimin önemli bir unsurudur. Bunun etkilenmesine izin vermemeliyiz." diye konuştu.
"ALINAN TEDBİRLERİN ETKİLERİ, NİSAN VE MAYIS SONRASINDA MASAYA YATIRILABİLECEK"
"TL mevduatına yönelik vergiler, döviz mevduatına yönelik uygulanan stopaj, konut, otomotiv, beyaz eşya, mobilyada ÖTV ve KDV indirimleri, tapu harçlarındaki indirimler, özellikle KOBİ'lere yönelik 70 milyar TL'lik finansman, esnaf desteği gibi birçok karara imza atıldı ve hayata geçirildi. Bu süreçte Merkez Bankası'nın iktisadi faaliyet cephesinde dengeleme sürecine katkı vermesi, sıkı para duruşunu devam ettirerek rezervlerini güçlü tutması adına adımlar atması, işin seyri noktasında yerinde kararlar olarak görülüyor. Bu süreçte dünyada ve Türkiye'de ekonomik anlamda yaşanan gelişmelerin, makroekonomik dengelere ne ölçüde yansıyacağını zaman içerisinde göreceğiz. Alınan tedbirlerin, istihdam, büyüme, enflasyon, cari açık ve kur istikrarına olumlu ya da olumsuz etkilerinin ne olduğunu nisan ve mayıs ayı tabloları sonrasında masaya yatırılabileceği kanaati içerisindeyiz."
"ŞU AN DENGELEME SÜRECİNİN RAYINDA GİTTİĞİNİ BELİRTEBİLİRİZ"
Aydın, ASKON olarak Merkez Bankasının bağımsız yapısına son derece önem verdiklerini vurgulayarak, "Haziran ayı itibarıyla enflasyonda görülecek düşüşle birlikte dengeleme sürecinin ardından gelecek pozitif yönde rakamsal değerler sonrası Merkez Bankasının üretime yönelik yatırımların önünü açma yönünde kararlara imza atacağından da şüphemiz yoktur." ifadesini kullandı.