1
Türkiye, çok katmanlı harp stratejisiyle göklerde boşluk bırakmamak için hamlelerini yoğunlaştırdı. Keşif amaçlı ya da silahlı insansız hava araçlarının (SİHA) yurtiçi ve yurtdışı operasyonlardaki başarısıyla hava gücünün önemi iyiden iyiye fark edilince, geleceğin savaşlarında üstünlüğü başkasına kaptırmama amacıyla çalışmalara hız verildi. Sahadaki bütün araçların aynı ağ üzerinden yönetildiği, radar keşif bilgilerinin bir tek merkezde toplanıp buna göre strateji üretildiği, gelen tehdidi bertaraf etmek için hangi silahın kullanılacağına milli yazılımların karar verdiği ve operasyon bölgesine taarruz sırasında uzaydan komut gönderildiği işlevsel bir sistemin inşasına çalışılıyor.
AĞ MERKEZLİ HARP
ÖNCE S-400, SONRA HİSAR
Sürü halinde saldırı
Halen Kara, Hava ve Deniz Kuvvetleri’ne teslimatları devam eden kamikaze Kargu ile Alpagu, mühimmat yüklü saldırı araçları olarak kullanılıyor ve güvenlik güçlerinin operasyon kabiliyetini artırıyor. Türkiye, alçak irtifada çoklu drone harekâtı ve hatta sürü halinde saldırı yeteneğine çok yakın bir gelecekte sahip olacak. Aynı anda yüzlerce uçan bomba, tespit edilmiş hedefleri takip ederek onu şaşmaz biçimde imha edecek.
Yakın keşif
Destan yazmıştı
Yaklaşık 8 kilometre irtifaya çıkıp bulutların üzerinde görev yapan silahlı İHA Bayraktar, Afrin’deki Zeytin Dalı Harekâtı sırasında risk alarak bulut altına inmişti. Raco dağına ilerleyen TSK unsurlarına yönelik 1027 rakımlı tepede 10 askerin şehit düştüğü PKK saldırısında Bayraktar SİHA, bulut altına inerek yerden görülebilir hale gelmiş ancak operasyor süresince teröristleri tam isabet bombalamıştı. 70 teröristin 34’ü SİHA tarafından etkisiz hale getirilmişti. Çok daha büyük sonuçları olacak bir saldırı planlayan teröristler bu taktik hamleyle kaçmak zorunda kalmış ve risk alan SİHA, Raco’da destan yazmıştı.
Kement’le gönder gelsin
Askeri birliklerin, hedefe gönderilen füze ile sürekli iletişim halinde kalması için çok önemli bir aşama kaydedildi. Milli akıllı mühimmatlar, seyir füzeleri ve hava platformları için geliştirilen ve ağ destekli harekât için önemli bir altyapı sağlayan Kement Projesi’nde fabrika kabul aşaması başarıyla tamamlandı. Meteksan Savunma öncülüğünde 2013 yılında başlayan projede TÜBİTAK SAGE, ROKETSAN, TÜBİTAK BİLGEM ve MilSOFT da alt yüklenici olarak görev aldı. ‘Kement’ kısaca, taktik veri linki, ağ destekli harekâtın yönetimini destekleyen, muharebe sahasındaki komuta kontrol, hava aracı, silah ve görev sistemleri gibi birçok birimler arasında gerçek zamanlı karşılıklı ses, görüntü, yazılı mesaj, durum bilgisi, dosya gibi verilerin aktarımını sağlayan kablosuz haberleşme sistemi olarak tanımlanıyor.
GÖREV GÜNCELLENİYOR
Kement Projesi ile geliştirilen taktik veri linki, öncelikli olarak yüzlerce kilometre ötedeki hedeflerin etkisiz hale getirilmesi için kullanılan seyir füzelerinde yer alıyor. Füzenin fırlatılmasıyla hedefine ulaşması arasında geçen zamanda hedefin yer değiştirmesi ya da çevresine başka unsurların gelmesi gibi farklılıklar oluşabiliyor. Bu nedenle seyir füzelerinin atıldıktan sonra görev parametrelerinin güncellenmesi gerekiyor. Böylece hedef bölgesindeki değişimlere göre, füzenin görevinde değişiklikler yapılabiliyor, füze başka bir hedefe yönlendirilebiliyor ya da görev iptal edilebiliyor. Tüm bu operasyonlar füze ve ilgili hava platformu üzerinde bulunan Kement terminalleri sayesinde gerçekleştiriliyor.
KONTROL, İSTENİRSE BAŞKASINA GEÇEBİLİYOR
Proje ilk olarak seyir füzeleri ve hava platformları için gerçekleştirilmiş olmakla birlikte, ağ destekli harekât için de önemli bir altyapı sağlıyor. Bu konseptle aynı veri linkini kullanan tüm unsurlar, eş zamanlı olarak aynı ağ üzerinden iletişim kurabiliyor. Örneğin, füze uçak tarafından ateşlendikten sonra, uçağın iletişim menzilinden çıksa dahi ağda yer alan başka bir kara, deniz ya da hava unsuru üzerinden kontrol edilmeye devam edilebiliyor. Böylece seyir füzeleri için çok yüksek menzillere ulaşmak mümkün olabiliyor. Ayrıca füze, hedefle ilgili bilgileri iletebiliyor, ağdaki tüm unsurlar da seyir füzesinin sağladığı bu bilgileri görebiliyor. Bunları mümkün kılan taktik veri linkleri hem seyir füzelerini ağ destekli birer silah haline getiriyor hem de farklı deniz, hava, kara platformlarına entegre edilerek tüm bu platformların birbiriyle konuşmasını sağlayıp ağ destekli harekatın iletişim katmanını oluşturuyor.
(Yeni Şafak)