NATO Genel Sekreteri Stoltenberg Bild am Sonntag gazetesine yaptığı açıklamada, Suriye’nin kuzeyinde şiddetin gerilemeye başladığını ve bunun siyasi bir çözüm için çabaları da beraberinde getirebileceğini belirtti. Stoltenberg, ‘’Burada Türkiye’nin önemli bir müttefik olduğunu kabul etmek gerekir. DEAŞ’a karşı mücadelede ve sözde hilafetin fiziksel olarak yıkılmasında Türkiye kararlı bir şekilde katkıda bulundu. Hiçbir müttefik Türkiye kadar Suriyeli sığınmacı almadı. Türkiye 3,6 milyon Suriyeliyi aldı ve hiçbir NATO ülkesi Türkiye kadar terör saldırısı yaşamadı’’ ifadelerini kullandı. DEAŞ lideri Bağdadi’nin öldürülmesinin radikal terörizme karşı kazanılmış önemli bir zafer olduğunu belirten Stoltenberg, DEAŞ’ın büyük oranda yenildiğini ve küçüldüğünü ancak geri dönmeyeceğinden emin olmak zorunda olduklarını belirttti.
TÜM DÜNYA SORUMLUDUR
Almanya Savunma Bakanı Annegret Kramp Karrenbauer’in Suriye’nin kuzeyinde uluslararası güvenli bölge önerisinin hatırlatılması üzerine Stoltenberg, öneriyi memnuniyetle karşıladığını ancak bu konuda tüm dünya ülkelerinin Suriye’deki şiddetin sona ermesi için sorumluluğu bulunduğuna dikkati çekti. Suriye’ye asker gönderme kararı almanın kolay olmadığını vurgulayan Stoltenberg söz konusu önerinin uygulanabilir olduğunu söylemek için erken olduğunu kaydetti. Jens Stoltenberg NATO’nun üye ülkelerin düşüncelerini açıkça ve paylaştığı bir forum olduğunu da belirtti.
NATO, ÜYESİNE KARŞI HAREKETE GEÇMEZ
NATO’nun değerler ittifakı olarak demokrasi, hukuk devleti ve insan hakları konusunda yükümlülüğü olduğunu vurgulayan Stoltenberg, ancak AB’den farklı olarak askeri ittifakın üye ülkelerden birine karşı harekete geçme gibi bir mekanizmasının olmadığını belirtti.
BAĞDADİ’Yİ YENİDEN ‘CANLANDIRABİLİRLER’
ABD Başkanı Donald Trump, geçtiğimiz hafta Suriye’de düzenlenen operasyonda terör örgütü DEAŞ’ın elebaşı Ebubekir el-Bağdadi’nin ölü ele geçirildiğini açıklamıştı. Uzmanlardan ise terör örgütü elebaşıyla ilgili hayati derecede bir uyarı geldi. Video doğrulama uzmanı Shamir Allibhai, DEAŞ militanlarının eski liderleri Bağdadi’yi ‘ölümden döndürebileceklerini’ bunu da ‘deepfake’ teknolojisi kullanarak yapabileceklerini belirtti. Allibhai, bunun ABD halkının şaşırıp Trump’ı sorgulamasına, ordunun kendi istihbaratı konusunda şüphe duymasına neden olabileceği konusunda uyardı. Deepfake teknolojisi endişe verici bir oranda gelişmeye devam ediyor ve 2020 ABD seçimlerine zarar vereceğinden korkuluyor. Obama gibi siyasetçilere de uygulanan ‘deepfake’ ile herhangi birinin fotoğrafı başka birinin vücuduna monte edilip istendiği gibi kontrol edilebiliyor.