Son Dakika: ABD'li temsilciden MİT'e övgü dolu sözler: Büyük iş çıkardılar

ABD'nin eski Suriye Özel Temsilcisi James Jeffrey, DEAŞ lideri Ebu Hasan el-Haşimi el-Kureyşi'nin MİT operasyonu ile öldürülmesine ilişkin Türk istihbaratının büyük bir iş çıkardığını söyledi. Ayrıca Jefrry, “ABD, SDG'nin PKK'ya bağlı bir unsur olduğunu kabul etmeli” ifadesinde bulundu.

İHA

ABD'nin eski Suriye Özel Temsilcisi James Jeffrey, Türkiye'nin terör örgütü Suriye Demokratik Güçleri (SDG) konusundaki endişelerinin giderilmesi gerektiğini belirterek, "ABD, SDG'nin PKK'ya bağlı bir unsur olduğunu kabul etmeli" dedi. Jefrry, DEAŞ lideri Ebu Hasan el-Haşimi el-Kureyşi'nin MİT operasyonu ile öldürülmesine ilişkin de Türk istihbaratının büyük bir iş çıkardığını söyledi.

ABD'nin eski Suriye Özel Temsilcisi James Jeffrey, ABD'nin Suriye'deki faaliyetleri, terör örgütü YPG'nin eylemleri ve DEAŞ liderinin MİT operasyonu sonucu etkisiz hale getirilmesi hakkında TGRT Haber'e konuştu. Jefrry, DEAŞ lideri Ebu Hasan el-Haşimi el-Kureyşi'nin MİT operasyonu sonucu öldürülmesine yönelik, Türk istihbaratının büyük bir iş çıkardığı değerlendirmesinde bulundu. Jefrry, Türkiye'nin Suriye'deki muhaliflerden oluşan SMO bileşenleri ile 2016'da başlattığı operasyonda DEAŞ'ın işgal ettiği birçok bölgeyi geri aldığını hatırlattı.

"ABD, SDG'NİN PKK'YA BAĞLI BİR UNSUR OLDUĞUNU KABUL ETMELİ"

Washington'un Suriye'de yerel ortak olmadan herhangi bir faaliyet yürütmeyeceğini dile getiren Jeffry, "DEAŞ ile mücadele kapsamında bir durum. Öncelikle ABD hiçbir terör örgütünü desteklemez. Bu sadece politik bir durum. ABD onlarla iş birliği yaparken bu durumun Türkiye'de gerçek anlamda tartışmaya yol açtığının farkında olmalıdır. Türkiye'nin endişeleri giderilmeli. ABD terör örgütü YPG ya da diğer adıyla SDG'nin PKK'ya bağlı bir unsur olduğunu kabul etmeli. Aynı zamanda gizli bir tehlike teşkil ettiğini de. 2014'te Kobani DEAŞ'lı teröristlerce kuşatılmıştı. DEAŞ, 2015 yılında Türkiye'de yüzlerce sivili katletmişti. YPG yaklaşık 9 yıldır bu ortak görevde. ABD Suriye'den çekilirse DEAŞ'ın faaliyetleri genişler. Bu risk her daim mevcut" diye konuştu.

"BİDEN HÜKÜMETİ AMERİKAN ASKERİNİ SURİYE'DEN ÇEKMEYECEKTİR"

Jeffry, "ABD, Afganistan'da olduğu gibi Suriye'den de çekilecek mi?" sorusu üzerine, "Afganistan'daki durum Suriye'deki gibi değil. ABD'nin öncülük ettiği Afganistan'daki uluslararası NATO komisyonu görevini yerine getirdi. Bu nedenle de çekilme kaçınılmazdı. Sonrasında Taliban 2 yıl sonra görevi yerine aldı. Türkiye burada çok önemli ve takdirle karşıladığımız bir rol oynadı. Suriye'de yer alan küçük Amerikan varlığı da hedeflerine başarılı şekilde ulaştı. Söz konusu hedefler resmi olarak DEAŞ'a karşı savaşmaktı. Türk ordusu DEAŞ'a karşı direkt olarak savaştı, inanılmaz bir performans gösterdi. Esas mesele Suriye hükümeti, İran ve Rusya'ya olabildiğince az toprak bırakmaktı. Ve müttefikimiz Türkiye gibi diğer ülkelere de tehdit oluşturmalarından endişe duyduk. Bu nedenle Biden hükümeti Amerikan askerini bölgeden (Suriye'den) çekmeyecektir" dedi.

"PKK'YI TERÖR ÖRGÜTÜ OLARAK KABUL EDİYORUZ, SDG DIŞINDA TEMAS YOK"

ABD'nin PKK'nın bütün kollarıyla meşrulaştırılması için uğraştığı iddialarına ilişkin de Jeffry, "PKK'yı terör örgütü olarak kabul ediyoruz. SDG dışında temas yok. Şunun anlaşılması gerekiyor. SDG'ye komuta edenler, Suriye'de YPG'nin Doğu Kanadı diyorlar. Bunlar karşılıklı iş birliğinde olduğumuz ve konuştuğumuz kişiler. Yani 2014'ten bu yana ABD'nin desteği ile DEAŞ ile savaşan Suriye Demokratik Güçleri. Zaten biz bunun dışında birileriyle temas halinde değiliz. Tabii ki PKK'yı terör örgütü olarak kabul ediyoruz. Ortada DEAŞ tehlikesi var ve biz bu çerçevede mücadele ediyoruz" ifadelerini kullandı.