İtalya’da referandumdan ağır yenilgiyle çıkan ve bu nedenle istifa kararı alan Başbakan Matteo Renzi’nin görevden ayrılması sonrasındaki süreç tartışılıyor.
Ülkenin yüksek tirajlı gazetelerinde de Renzi’nin istifası sonrası olabilecek gelişmeler ve 41 yaşındaki genç başbakanın bundan sonrası için nasıl bir strateji izleyeceğine dair farklı senaryolar gündeme geldi.
La Repubblica gazetesi, Renzi’nin hemen erken seçime gitmek istediğini ancak, Cumhurbaşkanı Mattarella’nın bu fikre bütçe onayı koyarak, set çektiğini yazdı.
Cumhurbaşkanı’nın hem yeni bir seçim yasası olması gerektiğini düşünmesi hem de ülkenin içinde bulunduğu hassas ve kırılgan siyasi-mali durumu göz önünde bulundurması sebebiyle seçim için aceleci olmadığı yazıldı.
Gazetenin haberinde, Renzi ve kurmaylarının referandumda alınan yüzde 40’lık “Evet” oyuna bakıldığında parti oylarının arttığına dikkat çektiği ve bu nedenle şubat ayında yeni seçimlere gidilebileceği fikrinin dillendirildiği, buna karşılık parti içinden bu fikre itiraz geldiği yazıldı.
La Stampa gazetesinin haberinde ise Başbakan Renzi’nin referandum gecesi sonuçlardan büyük hayal kırıklığı duyduğu ve hemen görevinden ayrılıp, bir süre ailesiyle inzivaya çekilmeyi yakın çevresine dile getirdiği belirtildi. Ancak, Renzi’nin, hem ülkeye olan sorumluluklarının hem de partisinden çalışma arkadaşlarının buna engel olduğunu ifade etti.
Gazete, Renzi sonrası kurulacak hükümet için de Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Graziano Del Rio, Ekonomi Bakanı Pier Carlo Padoan ve Senato Başkanı Pietro Grasso’nun adlarının ilk sırada olduğunu yazdı.
La Stampa’daki bir başka haberde de ana muhalefetteki 5 Yıldız Hareketi’nin de Cumhurbaşkanı’na seçim, Anayasa Mahkemesi’ne de bir an önce Italicum olarak anılan seçim yasası üzerine kararını açıklaması için baskı yaptığını yazdı. Ana muhalefetin, seçim yasasının senatoyu kapsayacak şekilde genişletilmesi ve yeni yasayla erken seçime gidilmesinden yana olduğu belirtildi.
Ülkede seçim yasası sıkıntısı
Öte yandan, ülkede önceki günkü referandumda senato reformunun reddedilmesiyle seçim yasasında ikilik ortaya çıktı.
Reddedilen senato reformu referandumda onaylanmış olsaydı, senatoya halk tarafından üye seçimine gerek kalmayacaktı ve buna uyumlu şekilde formüle edilen Italicum da sadece Temsilciler Meclisi’ne üye seçmeyi öngören şekilde tasarlanmıştı.
Senato reformu veto edilince yasama sistemi ve ona üye seçen eski seçim sistemi de mevcudiyetini korumuş oldu. Dolayısıyla bu da Temsilciler Meclisi için üye seçimini düzenleyen Italicum lie Senato için üye seçimini belirleyen Consulttelum adıyla bilinen iki ayrı sistemin aynı anda var olmasına yol açtı.
Bu arada, Torino, Messina ve Perugia mahkemelerinin, temsilde adalet ilkesi bakımından Anayasa'ya uygun olup olmadığına karar vermesi için Italicum’u Anayasa Mahkemesi’ne taşıması ve yüksek mahkemenin de bugünlerde nihai kararını açıklayacak olması da işleri karmaşık hale getiren bir başka detay olarak öne çıkıyor.
Bu nedenle, Renzi hükümetinin istifasının ardından kurulacak hükümet için en önemli iş, seçim yasasındaki ikilik ve sıkıntıları gidermek olacak. Muhalefet partileri de bu nedenle bir an önce Italicum’un eksiklerinin giderilip, erken seçime gidilmesi çağrısı yapıyor.