''İran-ABD gerilimi tahmin edilemez sonuçlar doğurabilir''

Brüksel merkezli düşünce kuruluşu Uluslararası Kriz Grubu tarafından yayımlanan raporda, İran'ın ABD'ye karşı en iyi misilleme seçeneğinin bölgedeki ''taşeronlarını kullanmak'' olabileceği değerlendirmesi yapıldı.

Uluslararası Kriz Grubu, ABD ile İran arasında gerilimin artmasının Orta Doğu'da tahmin edilemez sonuçlar doğurabileceği uyarısında bulundu.

Brüksel merkezli düşünce kuruluşu Uluslararası Kriz Grubu, "İnce Buzun Üzerinde: Üç Adımda İran Nükleer Anlaşması" isimli bir rapor yayımladı.

Dünya çapında ve İran’daki uzmanlar ile güvenlik yetkilileriyle yapılan röportajlarla hazırlanan raporda, ABD’nin nükleer anlaşmadan çekilmesinin İran’ın bölgedeki faaliyetlerini radikalleştirebileceği uyarısında bulunuldu.

Raporda, Washington yönetiminin amaçlarının belirsiz olduğu belirtilerek, İran’ın Orta Doğu’da özellikle de Irak’taki etkisinin görmezden gelinemeyeceği vurgulandı.

ABD ile İran arasında yaşanacak olası herhangi bir anlaşmazlık durumunda Orta Doğu’da gerilimin tırmanacağı uyarısı yapılan raporda, "Bu ister Yemen, Suriye, Irak, Lübnan veya Körfez’de olsun, isterse İran’ın füze denemeleriyle ilgili olsun, herhangi bir konu sonucu tahmin edilemez olaylara yol açabilecek seviyede gerilimi tırmandırabilir.” yorumu yer aldı.

İran misilleme yapabilir

Raporda, ABD ambargosunun ardından yüksek enflasyon oranları ve protestolarla yüzleşen Tahran yönetimi için en iyi misilleme seçeneğinin bölgedeki "taşeronlarını kullanmak" olabileceği değerlendirmesi yapıldı.

Raporda görüşüne başvurulan ismi açıklanmayan üst düzey İranlı güvenlik yetkilisi, Irak’ın iki ülke arasındaki çatışmada en uygun sahne olacağını belirterek, "Irak bizim deneyim sahibi olduğumuz, ABD'yi vurmak için gerekli kapasitemizin bulunduğu ancak yine de bu eylemlerin sorumluluğunu rahatlıkla reddedebileceğimiz bir yer." dedi.

İran'ı Irak’taki Şii milisleri desteklemekle suçlayan ABD, milis grupların ABD’nin Bağdat ve Basra’daki diplomatik misyonlarına saldırdığını iddia ediyor. İran'ın Irak'ta DEAŞ'a karşı savaşmak için kurulan Haşdi Şabi milislerinin içerisindeki bazı Şii gruplar üzerinde etkin olduğu biliniyor. Haşdi Şabi’nin yaklaşık 150 bin milisinin olduğu tahmin ediliyor. Ayrıca, Suriye’deki iç savaşta birçok Şii milis grubunu destekleyen İran’ın Lübnan’da Hizbullah, Yemen’de Husiler ile yakın ilişkileri bulunuyor.

Tahran’ın nükleer anlaşmaya sadık kalarak hem Avrupa başkentlerini memnun etmeyi hem de Uluslararası Atom Enerji Kurumunu teskin etmeyi başardığı belirtilen raporda, Trump yönetiminin 2018’in mayıs ayında tek taraflı anlaşmadan çekilmesinin olumsuz sonuçlara neden olacağı vurgulandı.

İran ve Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi'nin beş daimi üyesi ABD, Çin, Fransa, İngiltere ve Rusya ile Almanya arasında 2015'te imzalanan anlaşma, İran'ın nükleer programında kısıtlamalara gitmesi karşılığında ambargoların kaldırılmasını öngörüyordu.

(AA)