1
Gizliliği ortadan kaldırılan Birleşik Krallık belgeleri, İngiltere'nin Suudi Arabistan Krallığı Sarayı'nda meydana gelen bir darbeyi el altından desteklediğini ortaya koydu.
1964 yılında yaşanan darbenin etkileri bugüne kadar yankılanırken, dönemin Veliaht Prensi Faysal'ın, 1953'ten o güne dek ülkeyi yöneten ve arkasında İngiliz desteği olan abisi Kral Suud bin Abdülaziz'i tahttan indirmesiyle sonuçlanmıştı.
Faysal bin Abdülaziz de, mevcut Veliaht Prens Muhammed bin Selman gibi, 1950'lerin sonunda Suudi Arabistan'ın yönetiminde mutlak güç sahibiydi. Fakat Kral Suud bin Abdülaziz, yönetime yeniden ağırlığını koyabilmek umuduyla Aralık 1963'te Riyad'daki sarayının önüne silahlı askeri birlikler yığmıştı.
Faysal bin Abdülaziz için en hayati destek, yaklaşık 20 bin kişiden oluşan Ulusal Muhafız Birliği tarafından sağlandı.
O dönem Ulusal Muhafız Birliği'nin başında, 2005-2015 yılları arasında kral olacak olan Abdullah bin Abdülaziz (mevcut Kral Selman bin Abdülaziz'in yarı-kardeşi) bulunuyordu.
Belgelerin gizliliği ortadan kaldırıldı
Gizliliği ortadan kaldırılan Birleşik Krallık belgelerine göre, Suudi Arabistan Ulusal Muhafızları'nın arkasında İngiltere vardı.
1963 yılında Suudi Arabistan'dan yapılan talep sonucu İngiltere, Ulusal Muhafızlar'a destek vermeleri için iki danışman görevlendirdi.
İngiltere tarafından görevlendirilen Tuğgeneral Kenneth Timbrell ve Albay Nigel Bromage, Abdullah bin Abdülaziz için dört plan hazırladı:
- Faysal'ın korunması
Faysal bin Abdülaziz'in kişisel korumasını garanti altına alan bu İngiliz planları, Kral Suud'un tahttan çekilmesini ve bütün gücün Faysal'a devredilmesi üzerine kurgulanmıştı.
İngiltere bu darbeye neden destek verdi?
Birleşik Krallık, 1964'te Suudi Arabistan Krallığı Sarayı'nda gerçekleşen bu darbeye, Kral Suud'un "Suud Hanedanlığı'nın tahtta kalabilmesi için gerekli siyasal reformları hayata geçirme konusunda isteksiz ve yetersiz kalması" gerekçesiyle destek verdi.
O dönem İngiltere'nin Cidde Büyükelçiliğinde görevli olan diplomat Frank Brenchley, konuyla ilgili olarak kaleme aldığı bir yazıda, "Suudi rejimi için zamanın kumları hızla akıp gidiyor." ifadelerine yer vermişti.
Faysal'ın rejimi kurtarmak için reformları bir an evvel hayata geçirmesi gerektiğinin farkında olduğunu aktaran Brenchley, "Ülkenin her yerine yayılmış eğitimsiz yöneticiler yüzünden, yaklaşmakta olan devrimi engellemek için evrimi hızlandırma konusunda sıkıntı yaşıyordu." satırlarını kaleme almıştı.
1964'ten sonra İngiliz etkisi daha da arttı
Suudi Arabistan Ulusal Muhafızları içerisindeki İngiliz etkisi, 1964'ten sonra büyük oranda artış gösterdi. Bugün İngiltere, düzinelerce askeri personeli ile Ulusal Muhafızlar'a danışmanlık desteği sağlıyor.
ABD ise günümüzde, 4 milyar dolar değerindeki Suudi Arabistan Ulusal Muhafızları'nın modernizasyonu programı adı altında, İngiltere'nin 1964'teki rolüne benzer bir pozisyonda bulunarak çok daha etkili bir rol üstleniyor.
Komite bir araya geldi: Tahtın varisi değişiyor mu?
Washington Post yazarı Suudi Arabistanlı gazeteci Cemal Kaşıkçı'nın evlilik işlemleri için girdiği Suudi Arabistan Krallığı'nın İstanbul Başkonsolosluğunda öldürülmesinin ardından, Suudi kraliyet ailesinin bazı üyeleri, Veliaht Prens Muhammed bin Selman'ın görevden alınması ihtimalini görüştüler.
Fransız Le Figaro gazetesinin diplomatik kaynaklara dayandırdığı haberine göre, Suudi Arabistan tahtının varisinin kim olması gerektiğini tartışacak "akil adamlardan" oluşan komite gizlice toplandı.
Kraliyet ailesini oluşturan en az 7 soydan temsilcilerin bulunduğu komite toplantısının gerçekleştirildiğini Riyad'da bulunan Suudi kaynakların da doğruladığını aktaran Le Figaro'ya göre komite, Muhammed bin Selman'ın yerine, "kendisinden daha az hırslı ve kararları daha çok tahmin edilebilir" olan kardeşi Prens Halid bin Selman'ı uygun gördü.
Bu değişimin kısa bir süre içerisinde gerçekleşmeyeceği bilgisini paylaşan Le Figaro, "eninde ya da sonunda" Halid'in Muhammed'in yerini alacağını belirtti.
Suudi Arabistan'ın ABD Büyükelçiliği görevini yürüten Prens Halid, Kaşıkçı cinayeti sonrasında Riyad'a dönmüş ve ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo'nun Kral Selman ve Veliaht Prens Muhammed ile toplantısına katılmıştı.
Daha önce Suudi Arabistan Savunma Bakanlığında ve ülkesinin Vaşington Büyükelçiliğinde çeşitli görevler üstlenen Prens Halid, Krallık Hava Kuvvetlerinde F-15 pilotluğu yaptığı dönemde Suriye ve Yemen'de 50'den fazla hava harekatına katılmıştı.
(Star)