İngiltere Başbakanı'ndan AB açıklaması

İngiltere Başbakanı Theresa May, ülkesinin Avrupa Birliği'nden (AB) ayrıldıktan sonra da Avrupa ülkeleri ile yakın işbirliği içinde olacağını belirterek, ''İngiltere AB'den ayrılıyor ama Avrupa'dan ayrılmıyor.'' dedi.

AB üyesi 28 ülkenin devlet ve hükümet başkanlarını Brüksel'de bir araya getiren AB Liderler Zirvesi'nde konuşan May, İngiltere'nin AB'den ayrılana kadar birlik içinde rolünü tam bir şekilde icra edeceğine vurgu yaparak, "İngiltere AB'den ayrıldıktan sonra da Avrupalı dostlarımız ve müttefiklerimiz ile işbirliği konusunda kendine güvenen, coşkulu bir ülke olacak." dedi.

"İngiltere AB'den ayrılıyor ama Avrupa'dan ayrılmıyor." ifadesini kullanan May, ülkesinin dostlarına ve müttefiklerine sırtını dönmeyeceğini kaydetti.

AB'den ayrılma müzakerelerinin resmi olarak henüz başlamadığına işaret eden May,"Bu zirvede amacımın, İngiltere AB'den ayrıldıktan sonra da birliğin yakın bir ortağı olarak kalmasını temin etmek olduğunu açıkça ortaya koydum." diye konuştu.

Bu süreçte zorlu anlar yaşanabileceğini ve bazı şeyler karşılığında başka bazı şeyleri vermenin gerekebileceğini anlatan May, "Fakat inanıyorum ki bu konuya benim yaptığım gibi yapıcı bir ruhla yaklaşırsak, sorunsuz bir ayrılığı temin edip hem İngiltere'nin hem de AB ülkelerinin yararına olacak yeni, güçlü bir ilişki inşa edebiliriz." değerlendirmesini yaptı.

İngiltere Başbakanı May, ülkesinin AB'den resmen ayrılık sürecini başlatacak Lizbon Anlaşması'nın 50. maddesinin gelecek yıl mart ayı bitmeden devreye sokulacağını açıklamıştı.

Lizbon Anlaşması'nın 50. maddesi AB üyesi ülkelerin birlikten çıkışını düzenliyor. 50. maddenin yürürlüğe girmesinin ardından başlayacak müzakere süreciyle İngiltere'nin AB'den resmen çıkmasının en az 2 yıl sürmesi öngörülüyor.

İngiltere'de 23 Haziran'da yapılan AB referandumunda halkın yüzde 52'si AB'den çıkış yönünde oy kullanmıştı.

SIĞINMACI KRİZİ

AB Liderler Zirvesi'nde sığınmacı ve göçmen krizinin de ele alındığını belirten May, İngiltere'nin en başından bu yana bu sorunun köklerine inme çağrısı yaptığını söyledi.

Göç sorununa küresel bir yaklaşım geliştirmek gerektiğini belirten May, bu yaklaşımın dayanması gereken temel ilkeleri şöyle sıraladı:

"Sığınmacıların ulaştıkları ilk güvenli ülkede iltica başvuru yapması temin edilmeli. Ekonomik göçmenler ile sığınmacıları birbirinden ayırma yöntemimizi geliştirmeliyiz. Bütün ülkelerin kendi sınırlarını kontrol hakkını teslim etmeli ve ülkelerin başka bir yerde kalmaya hakkı olmayan kendi tebalarını geri kabul etme taahhüdünde bulunmasını sağlamalıyız."

May, bu yaklaşımın sığınmacı ve göçmenlere kaynaklık eden ve bunların geçiş yolu üzerinde bulunan ülkeler ile daha yakın bir işbirliğini gerektirdiğine işaret ederek, zirvede bu ülkelere yasa dışı göçü engellemelerinde daha fazla yardım etme konusunda anlaşıldığını bildirdi.

RUSYA

Zirvenin gündemine İngiltere'nin girişimiyle Rusya'nın Suriye'deki askeri operasyonlarının da alındığını hatırlatan May, Rusya'nın ve Suriye rejiminin Halep'teki saldırılarını durdurması için ortak ve güçlü bir mesaj verme çağrısı yaptığını söyledi.

Saldırıların sürmesi halinde AB'nin "bütün seçenekleri" değerlendirmesi konusunda görüş birliğine varıldığına dikkati çeken May, "Rusya'ya Halep saldırısını durdurması ve Suriye'de siyasi geçiş için gerçek bir mekan açması için baskıyı sürdürmemiz hayati önemde." diye konuştu.

AA