Esad’a açık çek yok

Putin’in Suriye’den kısmi çekilmesinin ‘sürpriz’ olarak karşılandığı Washington’da kararı değerlendiren uzmanlar, Moskova’nın Esad’a ‘açık çek’ vermediği görüşünde birleşti.

1

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in "Suriye'den kısmi geri çekilme" kararıyla ilgili Washington'daki uzmanlar, Moskova'nın Esad’a desteğinin sınırsız olmadığını gösterdiği fikrinde birleşti. Karar Washington'da "ihtiyatlı" ve "sürpriz" olarak karşılandı. Johns Hopkins Üniversitesi'nden Profesör Daniel Serwer, Suriye’de bir çıkmaza girme niyetlerinin de olmadığına dikkati çekerken, "Rusya, Esad’ın masada politik bir çözüm için bir şeyler vermesi gerektiğini söylüyor" dedi. 

MÜZAKERE SÜRECİNE İTECEK 

ABD’nin eski Moskova büyükelçilerinden olan ve Carnegie Endowment Rusya ve Avrasya Programı Kıdemli Uzmanı James Collins de, Moskova'nın desteğinin sınırsız olmadığını, kararın hem Esad rejimini hem de muhalifleri müzakere sürecine daha ciddi katılmaya iteceğini söyledi. SETA DC Genel Koordinatörü Kadir Üstün ise "Rusya'nın ana amacı, Esad rejiminin ayakta kalmasını sağlamaktı. Eğer yarın bir gün Esad rejimi yeniden tehlikeye girerse, Rusya dün yaptığını o gün de yapabilir" dedi. 

Rusya geri dönebilir 

Esad’ın başdanışmanı Buseyna Şaban, Rusya’nın Suriye’den kısmi olarak çekilmesi kararına rağmen geri dönebileceklerini söyledi. Lübnan merkezli al-Mayadeen televizyonuna konuşan Şaban, “Eğer Rus dostlarımız güçlerinin bir bölümünü geri çekiyorsa, bu bir daha geri dönemeyecekleri anlamına gelmiyor” dedi.

Gözden çıkarma niyetinde 

İngiliz Independent gazetesi ‘Rusya Esad’dan kurtulmaya hazır’ başlıklı manşetinde, Batılı diplomatların, Putin'in Esad'a yönelik tavrını değiştirdiğine inandıklarını bildirdi. Independent gazetesine konuşan diplomatlara göre Putin, Suriye'de 5 yıldır süren iç savaşa son verecek bir barış anlaşması kapsamında Esad'ı gözden çıkarma niyetinde.

Ankara temkinli yaklaşıyor

ANKARA, Putin’in kararı ardından Lazkiye’den bir grup savaş uçağının ayrılmasını temkinli karşıladı. Yetkililer, bu hamlenin Cenevre görüşmelerinin başlamasıyla gelmesine dikkat çekerek, bunun iyi niyetten öte daha çok muhaliflere Batılı ülkelerce baskı yapılması için “siyasi manevra” olduğunu savundular.