“Yaşayan Piramit” şimdi İstanbul'da nefes alıyor

Ekolojik sanatın öncü isimlerinden Agnes Denes'in Yaşayan Piramit sergisi Sabancı Üniversitesi Sakıp Sabancı Müzesi'nde açıldı.

GÜLCAN TEZCAN / gulcantezcann@gmail.com

Pandemi sonrası sanat dallarının ortak gündemi iklim değişikliği, çevre kirliliği, ekoloji, sürdürülebilirlik, doğaya saygı gibi konu ve kavramları etrafında şekillenmeye başladı. Bu hafta İstanbul'da eşzamanlı olarak açılan sergiler ve İstanbul Bienali'nde de insanlığını sarsan gerçeklikler ve kayıpların ilhamıyla ortaya çıkan işler ön planda.

Sabancı Üniversitesi Sakıp Sabancı Müzesi (SSM), yaşayan en önemli ekofeminist sanatçılardan biri olan Agnes Denes'in mekâna özgü eseri "Yaşayan Piramit"e ev sahipliği yapıyor. Eser, 13 Eylül 2022 – 29 Ocak 2023 tarihleri arasında Sabancı Holding'in ana sponsorluğunda; Çimsa'nın iletişim sponsorluğunda SSM'nin bahçesinde izlenebilecek.

Hafta içi basın öngösterimi yapılan eser, izleyenlerin de katılımı ile yaşamını sürdürecek. Basın toplantısının ardından Yaşayan Piramit'e diktiğim çiçekle küçük bir katkı sağlarken sanatın dört duvar arasından çıkıp doğayla buluşmasının ne kadar güçlü bir etki oluşturduğunu da fark ettim.

Bu farklı yaklaşım Sabancı Üniversitesi Sakıp Sabancı Müzesi için bir ilk değil. Ekolojik sanatın öncü isimlerinden Agnes Denes'in işi, 2007'deki Habersiz Buluşma sergisiyle başlayan ve iki yılda bir gerçekleşen çağdaş sanat sergilerinin devamı niteliğinde. Dünyanın çevre kirliği ve iklim değişikliği gibi temel sorunlarına karşı olan duyarlılığın, Denes'in tüm eser ve eylemlerine görüldüğüne dikkat çeken Sakıp Sabancı Müzesi Müdürü Dr. Nazan Ölçer 'Yaşayan Piramit'in sanatçının Türkiye'de sergilenen ilk eseri olduğunun altını çizdi. 1960'lardan beri sürdürdüğü büyük ölçekli ekolojik müdahaleleriyle tanınan Agnes Denes ile yakın iş birliği içinde gerçekleştirilen 'Yaşayan Piramit,' 13 Eylül 2022-29 Ocak 2023 arasında Sakıp Sabancı Müzesi'nin bahçesinde yer alacak. Bu dünyadaki varlığımızın bir metaforu olarak doğayla ilişkimizi "canlandıran" bu eserle birlikte, Denes'in 1969'da kaleme aldığı 'Manifesto' da sergileniyor.

DOĞAL YAŞAM DÖNGÜSÜNE SAHİP BİR HEYKEL

New York'ta yaşayan, Macar asıllı bir Amerikalı sanatçı olarak ekolojiye odaklanan kavramsal eserleriyle tanınan Agnes Denes'in en iddialı ve en çok ses getiren eseri Wall Street ve Dünya Ticaret Merkezi'nin yapılışına tepki olarak bu iki binanın yakınlarında bulunan Battery Park'taki iki dönümlük moloz yığını üzerine yeşerttiği buğday tarlası.

Bu çarpıcı eser, Trussardi Vakfı'nın desteğiyle 2015'te İtalya'ya, Milano'nun merkezinde on iki dönümlük bir araziye yeniden ekildi.

İlk olarak 2015 yılında New York'taki Socrates Heykel Parkı'nda ve ardından 2017'de documenta 14 kapsamında Kassel'deki Nordstadtpark'ta inşa edilen, mekâna özgü bir eser olan "Yaşayan Piramit,"i doğal yaşam döngüsüne sahip bir heykel olarak da değerlendirmek de mümkün.

Dr. Nazan Ölçer, katılımcıların bitki ekimiyle üretim süreci tamamlanan 'Yaşayan Piramit'in binlerce tohumun çimlere ve çiçeklere dönüşmesi ile büyüyeceğini, biçim ve renk değiştireceğini söyledi. Ölçer, "Sanatçının arzusu doğrultusunda bu sergi için özel olarak üretilen, mermer üzerine yazılı 'Manifesto' ise bahçenin artık kalıcı bir parçası olarak koleksiyonumuzda yerini alacak." dedi. Ölçer, eserin sergi bitiminde de etkisini sürdüreceğini şu sözlerle özetledi: "Agnes Denes'in 'Yaşayan Piramit'i, çevre bilincini, korumayı, sürdürülebilirliği ve çevre duyarlılığını teşvik eden eğitim programlarıyla desteklenerek gerçek amacına ulaşmış olacak. Sergiden sonra Sakıp Sabancı Müzesi, Denes'in tabiata duyarlı yaklaşımını sürdürecek izleyicileri bitkileri sahiplenmeye davet edecek. Anıt, dağılıp yok olmak yerine, onu paylaşacak topluluğun sahiplendiği küçük parçalar üzerinden yaşamaya devam edecek." Sanatçının 'Manifesto'sunu ise ekolojik kaygıları uzun yıllardır kalemiyle gündeme getiren yazar Buket Uzuner okudu.

İSTANBUL FLORASI ESERİN BİR PARÇASI

Dört ton toprakla doldurulmuş ahşap basamaklı teraslardan oluşan piramit, gökyüzüne uzanan dokuz metrelik bir kavis çiziyor. Piramidin teraslarında, her bir cephesine düşen güneş ve gölge miktarına göre belirlenerek İstanbul'un kent florası içinden sanatçının seçtiği, yaklaşık altı yüz türde iki bin adet bitki ve çiçek var. Piramit bahçede sergilendiği sürece evrim geçirecek; bitkiler filizlenecek, çiçek açacak, bazıları tohuma kaçacak, bazıları ölecek.

Doğanın insan uygarlığının en ikonik biçimlerinden biri olan piramit ile etkileşime girerken geçirdiği organik gelişimi gözler önüne sermeyi amaçlayan Denes, "Piramitler matematiğe dayalıdır ve böylece bir tür kusursuzluğa erişirler, fakat aynı zamanda temsil ettikleri ve görselleştirdikleri tüm kusurları da içerirler" diyerek, insan-doğa etkileşimini neden yaşayan bir piramit ile anlatmak istediğinin ipuçlarını veriyor. Yaklaşık yarım yüzyıldır piramit formunu desenden heykele farklı mecralarda bir metafor olarak kullanan Denes, bu form aracılığıyla düşünsel kavrayışımızdaki toplumsal hiyerarşileri de sorguluyor.