Yine yaz mevsimi geliyor yine kilolarla başımız dertte. Kışın yedik içtik şimdi de kısa yoldan hızlıca kilo vermenin peşine düşüyoruz. Deniyoruz, başaramayınca da bir suçlu arıyoruz. Şimdi yeni moda, suçu glütende aramak oldu. Peki, glüten nedir, hayatımızdan çıkaralım mı? Sanıldığı gibi veremediğimiz kiloların düşmanı mı? Hepsi yazımızda…
Şimdilerde verilemeyen kiloların faturası glütenli yiyeceklere çıkarılıyor. Oysa glüten, buğdayın içinde bulunan bir protein çeşididir. Asıl işlevi protein kaynağı olmasının yanı sıra gliadinle birlikte hamurun elastik ve plastik yapısındaki özü meydana getirmektir. Böylelikle ekmeğin kabarmasını ve gözenekli bir yapıya sahip olmasını sağlar. Ancak çölyak hastalığı söz konusu olduğu zaman glüteni önemsemek gerekir. Çünkü çölyak, glütenin ince bağırsak duvarına temasıyla oluşan ve ömür boyu süren tek gıda alerjisidir.
Alternatif tahıl grubu
Kişiler çölyak tanısı konduktan sonra glüten içeren gıdalar yerine glüten içermeyen tahıl grubu alternatif gıdaları koymalıdır. Glüten içermeyen alternatif tahıl grubu yiyecekler; pirinç, mısır, patates, kinoa ve leblebidir. Çölyak hastaları, geleneksel gıdaları glütensiz olarak pişirme tekniklerini iyi öğrenmeli ve her çeşit market ürününün etiketlerini iyi okumalıdırlar.
Sağlıklı kilo vermek için
Bilimsel ve sağlıklı kilo verme diyetlerinde, temel nokta fazla kalori alımını kontrol altına almayla birlikte yeterli besin alımını sağlamak olmalıdır. Glüten içeren gıdaları beslenmesinden çıkarıp kilo verdiğini söyleyenlere de inanın çünkü günlük yaşantımızda çoğu besinin içinde glüten vardır. Glüteni hayatından çıkaran bir insan, ekmeği, makarnayı, keki, böreği, bisküviyi, çikolatayı, gofreti, şehriyeyi, erişteyi, tarhanayı, kısacası buğday ve un içeren bütün besinleri hayatından çıkarmış olur. Böylece vücuduna aldığı enerji çeşit az olduğu için ister istemez kısıtlanır.