Doğarken kimi yaş pastaya düşer kimi de mıcıra

SİBEL ATEŞ YENGİN
sibel.ates@aksam.com.tr

İsyan şarkısını öyle içli söyledi ki işte o geceden sonra ünü dilden dile yayıldı. Herkes “Kim bu Ahmet Parlak?” diye sormaya başladı. Tıklanma rekoru kıran videosu Gökhan Özoğuz’un dikkatini çekince de tüm Türkiye onu tanıdı. Jolly Joker’de vereceği konser öncesi Ahmet Parlak’la buluştuk, onu daha da yakından tanıdık. 

Röportaj vermeyi pek sevmiyor. Zaten baştan tavrını koydu. “Canımı sıkacak bir şey olursa konuşmam.” “Eyvallah” deyip röportaja başladım. Olduğu gibi biri, içi dışı bir. Sevdiğini de söylüyor sevmediğini de. Yeri geliyor “Bu ne saçma soru” diyor. Öyle ünlü olmakmış, şöhret kazanmakmış onun gözünde bunların bir karşılığı yok. “Ekmeğini taştan çıkarır” sözü sanki 8 yaşında çalışmaya başlayan Ahmet Parlak için söylenmiş. İşportacılık yapmış, pazarlarda yumurta satmış. Babası o doğduğunda iflas etmiş. Ama obu durum için “Kader kısmet, doğarken herkes yaş pastanın üstüne düşmüyor kimi de mıcıra düşüyor. Ben de bu duruma isyan edebilirdim ama etmedim” diyor.  Sanki gergin gibisin ama 

rahat olabilirsin…Zaten röportaj yapmayı da pek sevmiyorum. Kendi çapımızda delikanlı raconuyla büyümüşüz. Söz meclisten dışarı ama karşımdaki kişi polemik yaratacak bir şeysöylerse de olmaz şimdi. 

Röportaj delikanlıyı bozar mı diyorsun?

Bu tarz şeyler delikanlıyı bozmaz, zaten delikanlıyı hiçbir şey bozamaz da. Sadece karşımdaki kurnazca yaklaşınca kıl kapıyorum, hemen kesiyorum o anda. 

Bize kıl kapmazsın… 

Zaten can sıkacak bir şey olursa konuşmam.

Merak etme ben de can sıkmam. 

Geçenlerde birine “Gönül işleri bir delikanlının kalbinde yaşar, bunu dile getirdin mi olay basitleşir kardeşim” diyorum. Sanki dediklerimi duymamış gibi dönüyor dolaşıyor, dönüyor dolaşıyor aynı yere geliyor. Bundan daha açıklayıcı bir cümle var mı? Eyvallah tamam ama sevdiğimiz insanı da anlattırma bize. İnsan anasına babasınabile anlatmaz, dostuna anlatır. Sen kimsin ki sana sevdiğimi anlatayım.

Sevgilin var mı diye soramayacağız yani, öyle mi?

Yoo, sorulabilir tabii ki. Siz dediğimi anlamışsınız işte. “Sevgilin var mı?” diye sorulur tabii ki ama deşmeye gerek yok. 

Öyleyse sevgilin var mı diye soruvereyim hemen… 

Şu anda yok. 

Dertsiz insan mı kaldı?

Bir şarkı söylüyorsun, YouTube’a yükleniyor ve ne oluyorsa ondan sonra oluyor. Gerisini sen anlat, Arkadaşlarımla salaş bir lokantaya gitmiştim. Her zamanki gibi vakit geçiriyorduk. Gözlerimi kapamış fasıla eşlik ederken amcamın oğlu da beni kameraya çekiyormuş meğer. Daha önce de şarkı söylerken çekilmiş videolarım tıklanıyordu ama bu video acayip patladı. Demek benim psikolojimi yaşayan o kadar çok insan varmış ki herkes kendinden bir şey buldu. Güzel de oldu. Gerçekten insan bir şarkıya her zaman öyle duygu yüklü bir şekilde ayak uyduramaz. O anı yaşıyorsun. Ne kadar içten söylersen de o duygu karşıya aynen geçiyor. 

Ne konuşuyordunuz da o şarkı öyle çıktı senden, mutlu bir anın mıydı, hüzünlenmiş miydin, ayrılık acısı mı çekiyordun?

İllaki hüzünlü bir anımdır. Günümüzde dertsiz, tasasız insan mı kaldı. Geçim sıkıntısıydı, aşk acısıydı, ailevi problemdi derken hepimizin ruhu çalkalanıyor. Bir an gelir çok mutlu olursun içinden oynamak gelir ama bazen öyle bir an gelir ki efkârlı bir şarkıyı daha da efkârlı bir hale getirip söylersin. İşte ben de böyle değişik psikolojiler yaşıyorum. Mutlu anım da oluyor hüzünlü anım da. 

Sen aşk acısını kim bilir ne kadar derinden yaşıyorsundur? Ne yaparsın böyle zamanlarda, kendini eve kapatır mısın, depresyona girer misin?

Tabii ki aşk acısı yaşadım. Moralim bozuk diye depresyona girip kendini eve kapatan biri değilim. Canım sıkkınsa  sevdiğim o kadar şarkı var ki birini söylerim. 

Misafir ettiler 

Yeniden şu meşhur videoya dönersek senin izini nasıl buldular?

Biliyorsunuz, Gökhan abi (Özoğuz) sayesinde oldu. O Ses Türkiye’de benim videodan bahsetmiş. Görüntüyü ekrana getirmişler. Ben de o sırada Taksim’deyim, “Abi ekrandasın” diye telefonlar gelmeye başladı. Hemen bir kafe bulup televizyona baktım, o esnada bitmiş. Bir hafta sonra da misafir edildim. 

Ne hissettin o gece?

Öyle unutulmaz bir gündü ki. Çok heyecanlandım, çok mutlu oldum. Şans, başka bir şey değil. Davet olmasa ben öyle yarışmaya başvuracak bir tip değilim. Hiçbir zaman böyle bir cesaretim olmadı. Kurban olduğum Allah’ım işte.

Bir gün başına böyle bir talih kuşu konacağının hayalini kurar mıydın?

Çocukluğumdan beri bir hayat telaşı içindeyim. Müzik hayallerimde sadece hobiydi. Çünkü önceliklerimiz farklıydı. Para kazanmam lazımdı ki hayatımı idame ettireyim. Çalışırsak vardı çalışmazsak hiçbir şey yoktu. En büyük hayalim; gün gelir de param olursa bir albüm yapar onu da arabamda dinlerim diyordum. Buraya kadardı hayalim, ilerisi yoktu. 

Kaç yaşında çalışmaya başladın?

8 yaşımdaydım, dayımın poşetçi dükkânında çalışmaya başladım. İşportacılık yaptım. Seyyar satıcılık yaptım. Çift sarılı köy yumurtası da sattım, kravat da. Adana’da Amerikan Pazarı’ndan çikolata kokulu ayakkabı alırdım; Dexter. Dönüşte yemeği yer, trene atlar Mersin’e dönerdim. Sonra da onları satardım. Okul harçlığımı çıkarırdım. Mersin İdman Yurdu’nda amatör top oynadım. O zaman da önceliğim çalışmaktı. 

Arkadaşların “Ünlü oldun yırttın, bizi tanımazsın” diyorlar mı?

Ünlü olunca neden yırtılıyor anlamadım. Ayrıca ünlü değilim ki. Sadece söylemekten keyif aldığım şarkıları artık profesyonel anlamda yapmaya çalışacağım. Ünle, şöhretle ilgilenmiyorum. Yeter ki alnımın akıyla çıkayım. 

İsyan etmedim

En sevdiğin şarkı sözünü söylesene…

“Her istediği alınan çocuklar olmadık belki de ama biz çocukken de istediğimiz her şeyi aldık.” Şimdiki çocuklar İpad’in modelini beğenmiyor. Biz gazozun tapalarıyla koleksiyon yapardık. Kapakların ortasını çiviyle delip ipliğe geçirirdik ve ritm tuttururduk. Bir çocuk varı yoku bilmeli. Paten sürmeye heves ettim, çalışıp aldım. Adidas süper starlar çıkmış o zaman içim gidiyor, çalışıp paramı biriktirip aldım. İyi ki böyle yetişmişim. Bir elim yağda bir elim balda büyüseydim şımarık olur, hiçbir şey için mücadele etmezdim. Şimdi sana beş simit verseler sokağa çıkıp 20 saatte satamazsın, ben beş simidi beş dakikada satarım. Çocuk yaşta hayatı kapmışsan, çalışmışsan asla aç kalmazsın. Babam ben doğduğumda iflas etmiş mesela. Her şey kader kısmet… Doğarken herkes yaş pastanın üstüne düşmüyor kimi de 

mıcıra düşüyor. Ben de bu duruma isyan edebilirdim ama etmedim.

Hayat bilgisinden geçmişsin yani…

İnsanın hamurunu hayat tecrübesi şekillendiriyor. Benim de parayla satın alamayacağım tecrübelerim oldu. Bazı arkadaşlarım var hiçbir özellikleri yok sadece üniversiteden mezunlar. Ben liseyi bitirdim. Okul seni daha kültürlü yapar ama sokakta yaşadığın tecrübe de hayatın boyunca seni hiçbir zaman aç bırakmaz. Bence okuman gereken en büyük okul hayat okuludur. Sokaktaki okuldur...

Odun gibi bir adam değilim

Dövmene bakılırsa Akrep burcusun. Akrepler kıskanç olur. Sen? 

İnsan sevdiğini kıskanır tabii gözünden bile sakınır. İnsan sevdiğini kıskanmaz mı?

Peki, sevdiğine sürpriz yapar mısın?

Zor bir soru. İllaki ben de odun gibi bir adam değilim. Akrep burcu duygusaldır. Özel günlerde, beraber olduğunuzda sevdiğinize hediye almak kadar güzel bir şey var mı? Bunu bence her erkek yapmalı. Erkek sevdiği insanı mutlu edebildiği kadar adamdır. Abartırsan da tadı kaçar. Kimi zaman “bu beni bozar, biraz daha ağır durayım” dersin. Ne 

fazla ne eksik ayarı tutturacaksın. 

Sevgiline hiç şarkı yazdın mı?

O an hangi duyguyu yoğun yaşıyorsan kalemin zaten o insana doğru yöneliyor. Geçim sıkıntısı çekersin 'ekmeği kazanmak zor bu zamanda' diye beste yaparsın. Aşk acısı çekersin 'gönül yarası' diye bir beste yaparsın. 

Hakan Altun idolümdü, tanıdıkça hayranlığım arttı

Halil Sezai sana ulaştı mı?

Ulaşmadı. Mesut Yar’ın programında benden bahsetmiş. “İsyan’ı en iyi seslendiren adam” demiş. Bir de “Efkârın dibine vuran bu adam kimse bana ulaşsın, onu alnından öpeceğim” demiş ama benim de öyle cesaretim yok ki onu arayıp da bulayım. O şarkının mimarının benim için bunları söylemesi beni çok mutlu etti. Onun tarafından beğenilmek gururlandırdı. 

Hakan Altun’la nasıl bir araya geldin?

Çok sevdiğim bir abimin sayesinde tanıştım. Hakan abi de sağ olsun sahneye davet etti. Allah ondan da binlerce kez razı olsun. Tanıştığımız günden beri çok destek oldu. Zaten şarkılarını ezbere bilirim, idolümdü. Sıcakkanlılığını, insanlara yaklaşımını, iyiliksever halini gördükten sonra daha da çok hayran oldum.