Yazarlar

Vedat Bilgin tüm yazıları

Başta ABD olmak üzere bütün Batı’da PKK/PYD ya da YPG terör örgütlerinin adı anılmadan ‘Kürtler’ diye bahsedilmesinin tesadüf olduğunu söylemek elbette saçmadır. Düne kadar ‘PKK terör örgütü ama PYD yahut YPG farklı’ gibi ayrımlar da birdenbire ortadan kalkmıştır; neden? Sebep açıktır, Türkiye Barış Pınarı’yla sahaya girip, oyun planını bozulunca, gerçekte yapmak istedikleri açığa çıkmıştır. 

Hiç lafı dolandırmaya gerek yoktur. Batı sistemi, bir taraftan ‘Kürtler’ den bahsederken; Suriye’de on binlercesini katleden, yüz binlercesini sürgüne gönderen PKK/PYD’yi bu insanların temsilcisi yapmak için uğraşmaktadır ki bunda belli bir mesafe kat ettikleri açıktır; diğer taraftan da bir bu terör örgütü üzerinden bölgedeki ülkeleri parçalayıp, bir terör devleti kurmayı planlamaktadır! 

GİDİŞAT NEREYE? 

Kısaca başta Türkiye olmak üzere, bölgeyle Batı sistemi arasındaki çelişki büyümektedir. Hedefteki ülkeler bellidir. Peki, bu durumda ne olabilir? Batılı merkezlerde açık açık söylenen, medya ve kamuoyunda belirgin hale gelen tavır bugün Türkiye düşmanlığından ABD Temsilciler Meclisi’nde iş ‘Ermeni meselesine’ kadar uzanıp haksız ve yalan bir soykırım suçlamasıyla tarihin çarpıtılmasına ve yalan üzerinden bir yargılanmaya dönüşmüşse, bu sebepsiz değildir. Bunlar Türkiye’nin açık bir şekilde oyun planının önünü kesmesinin sonucudur. 

İşin ilginç ve adamları çılgına çeviren tarafı Türkiye’nin buna hazırlıksız yakalanmamış olmasıdır. O ‘başarısızlıkla’ suçlanan dış politika, uygulamaya sokulan planı çok önceden görerek adım adım tedbirlerini alarak bu müdahaleleri yapma iradesini ortaya koymuştur. Bu bakımdan başından itibaren S-400’ün sadece bir savunma sistemi değil, bir stratejik hamle olarak görülmesi gerektiğinin, Türkiye-Rusya-İran arasında kurulan ittifakın ki, bu ülkede bunu kavrayamayan sabote etmek isteyen unsurlar olsa da, farklı bir dış politika stratejisinin ortaya konulduğunun altını çiziyorum. 

BÜYÜK OYUNU BOZMAK 

Batı’nın takip ettiği stratejinin ipuçlarını çözümlersek; planda Suriye’nin PKK/PYD terör devleti oluşumuyla ikiye bölünmek istendiğini fakat Türkiye-Rusya mutabakatıyla ilk aşamada bunun Suriye’de bir federasyon talebine dönüşmesinin mümkün olduğunu söyleyebiliriz. Burada zor durumda kalan Esad’ın ve elbette Rusya’nın buna ikna edilmesinin mümkün olduğunu düşünmeleri ihtimal dâhilindedir. 

Burada bu ‘federasyon formülü’nün bütün bölge ülkeleri için planlandığını, artık saklanmadığını görmek gerekir. Kurmayı düşündükleri federasyonun PKK terör örgütü üzerinden planlanmasının sebepleri arasında Irak’ta geleneksel ‘Kürt topluluğuyla’ yapılan çalışmada istenilen neticeyi alamamış olduklarından bahsetmek gerekir. 

‘Kürtleri, PKK’nın zulmüyle, kendi kontrollerinde kurmayı düşündükleri bir ‘terör devletinin’ baskısı altında yönetmek istedikleri; örgütü bölge ülkelerini parçalayacak bir araç olarak kullandıkları açıktır. Ayrıca, PKK’yı İsrail için elverişli bir müttefik olarak öngördükleri için bu stratejiyi tercih ettiklerini söyleyebiliriz. Kısaca ‘oyun büyük’ ama Türkiye hazırlıksız değil.

Vedat Bilgin Diğer Yazıları