Yazarlar

Ufuk Ulutaş

Ufuk Ulutaş

Fırat’ın doğusu

Ufuk Ulutaş tüm yazıları

Uzun süredir Türkiye, Fırat’ın doğusundaki terör öbeklerine karşı sessiz kalmayacağını dillendirmekteydi. Tıpkı Zeytin Dalı Harekatı’nda olduğu gibi, olası bir askeri operasyona ihtiyacı ortadan kaldırmak için çaba sarf ediyordu. Afrin’den önce de buradaki PKK varlığının sona ermesi ve Afrin’in Türkiye’ye yönelik terör faaliyetleri için bir atlama tahtası olmasının engellenmesi için PKK’nın Suriye’deki hamisi ABD’ye karşı diplomasinin tüm imkanlarını kullandı. 

Hatırlayacaksınız Fırat Kalkanı Harekatı, Türkiye’nin kritik günlerden geçtiği bir zamanlamayla yapılmış ve başarıyla sonuçlanmıştı. Türk ordusunun hazırlığını sorgulayanlar, DEAŞ’a karşı Suriye’de verilen en etkin terörle mücadeleye Fırat Kalkanı’nda şahit oldular. Bu bölgelerde yıkmadan DEAŞ temizlendi, sosyal doku zedelenmeden istikrar getirildi. PKK’nın terör kuşağı darbe yerken, Türkiye’nin sahada neler yapabileceği de görülmüş oldu. 

Afrin’de statükonun devam etmesi üzerine yatırım yapan aktörlerin hesaba katmadığı şey, Türkiye’nin blöf yapmadığı ve terörün kökünün kazılması noktasında son derece kararlı olduğuydu. ABD’nin PKK’nın arkasında durmasına, Rusya’nın bölgede bulundurduğu askerleri muhafaza etmesine yatırım yaptı PKK ve destekçileri. Fakat Türkiye’nin siyasi kararlılığı ve askeri kapasitesi, ABD’nin Afrin’de kafasını öteki tarafa çevireceği, Rusya’nın ise bölgeden askeri varlığını çekeceği bir denklem oluşturdu. Elle üretilen ve milyonlarca dolar harcanan PKK balonu, Zeytin Dalı ile patlatıldı. Türkiye sınırlarında bir terör oluşumuna müsaade etmeyeceğini askeri ve teknolojik imkanlarını, her şeyden öte kararlı siyasi duruş ve motive olmuş güvenlik güçleri eliyle gösterdi. Türk halkı seferber oldu ve Afrin’deki net sonucun mimarları arasında yer aldı. 

Fırat’ın doğusunun Afrin’den, Cerablus’tan veya El-Bab’dan özünde bir farklılığı yok. PKK’nın en güçlü olduğu bölge burası, yine sırtını ABD’nin askeri varlığına dayama lüksüne sahip olduklarını düşünüyorlar. Göz göre göre bir terör örgütüne destek veren aktörlerin Zeytin Dalı ve Fırat Kalkanı’nı iyi çalışması ve vatandaşlarının güvenliğini doğrudan ilgilendiren bir konuda ve kendisine yönelik en büyük terör tehdidini oluşturan terör örgütüne karşı Türkiye’nin neler yapmayı göze alabileceğini iyi değerlendirmesi gerek. 

Türkiye başından beri ABD’den PKK’ya karşı net bir adım atmasını ve müttefiklik hukukuna uygun hareket etmesini istiyor. Bu haklı ve meşru talep hâlâ geçerli; fakat Türkiye’nin vatandaşlarının güvenliğini sağlamak için atacağı adımlar doğrudan Ankara’da ve Ankara’nın önceliklerine göre belirlenir, belirlenecek.  Fırat’ın batısında olduğu gibi doğusunda da… 

Ufuk Ulutaş Diğer Yazıları