Yazarlar

S-400,F-35, Doğu Akdeniz, FETÖ, PKK/PYD-YPG, Suriye’nin kuzeyinde güvenli bölge, Fırat’ın doğusuna operasyon, Pençe Harekatı gibi son dönemin boyut kazanan başlıkları. Tamamında Türkiye kararlılığını koruyor ve ülkenin çıkarının gereğini yerine getiriyor. Bu başlıkların her biri son derece önemli sonuçları olan ve etkileri siyasi, askeri, ekonomik başta olmak üzere hemen her alanda hissedilen Türkiye’nin geleceğine damga vuracak başlıklar. 

Küresel hamlelerle sonuç alınmaya çalışılan tüm bu başlıkların karşındaki Türkiye direnci; yeni yöntemlerle, yeni alanlarda, yeni unsurlarla kırılma arayışı devam ediyor. Nihai hedef; Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı zayıflatarak, hükümetini sonlandırabilmek. Bu nihai hedefe hizmet edecek en ufak yol ve yöntem denenmek isteniyor. AK Parti içinden parça koparmak, yeni parti kurulmasına yönelik en az etkiyle de olsa hasar verebilecek nitelik kazandırmak bu nihai hedefe erişmenin arayışlarıdır. 

Bir yandan iç politika kulvarı oluşturma çabası sürerken, asıl sonuç alma alanı olarak ekonomi görülüyor. Ekonominin işleyişinde gedikler açmak, ekonomi yönetimini zayıflatmak, kontrol ettikleri ekonomi kuruluşları, şirketleri ve enstrümanları marifetiyle ekonomik kriz ortamını hazırlamak ve buna dayalı siyasi sonuç elde etmek şimdilerin en istekli olunan yöntemi. 

Faiz-döviz-borsa sarmalıyla ve buna dayalı tetikçileriyle ekonomiyi zedelemenin çabasındalar. Bunun için önce Türkiye’nin ekonomi yönetimini zayıflatmanın, yıpratmanın etkisizleştirmenin gayretindeler. Hazine ve Maliye’nin milli karakterinin giderek ağır basıyor olmasını hazmedemeyip, açıklar, gedikler açmanın peşindeler. Yüksek faiz, yüksek dolar kuru eliyle kontrolü kaybetmemenin uğraşısındalar. Bugüne değin ne zaman Türkiye istiklal yürüyüşüne dair önemli adım atsa piyasa enstrümanlarıyla bu adımı zayıflatmanın oyununa meylettiler. 

Türkiye buna boyun eğmedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı zayıflatmak için oynadıkları oyunlar bir bir püskürtüldükçe, yenilerini devreye sokmaya çalıştılar. 

Bunun için ekonomik alanında ve bununla bağlantılı iç siyasette istedikleri gibi kulvar açmaya, kontrol edecekleri yeni yapılar ve şahıslar ihdas etmeye, mevcutlardan yeni taktikler belirlemeyi hedeflediler. 

Nihai hedeflerine ulaşmak için ekonomi kulvarında gedikleri açmanın bir yolunu da Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ı hedefe taşıma, yıpratma çabasında gördüler. Akıllarınca bu yolla Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı zor durumda bırakılacak ve milli hassasiyetler zayıflatılacak, küresel baronların istediği kişiler hazinenin, maliyenin başına geçecek ve yine kale içerden kuşatılacak. 

Bakan Albayrak’ın açıkladığı gibi; faizdeki düşüşte, dövizdeki düşüşte sürüyor. Enflasyon hedefi de buna eşlik ediyor ve onda da düşüş öngörülüyor. Merkez Bankası başkanlığına yeni atanan Murat Uysal’ın son yaptığı basın toplantısında yaptığı tespitler ve öngörüler ve bunlara dayalı atılacak adımlar çok önemliydi ve güven vericiydi. Bu noktada Murat Uysal başkanlığında Merkez Bankası’nın; etkili, derinlikli ve ülkenin büyük stratejik hedefleriyle iç içe bir yönetim başarısı göstereceğine inanıyoruz. 

Hazine ve Maliye Bakanı Albayrak’ın yaptığı bir diğer açıklama vergi reformuna ilişkindi. Şimdi sırada sonbaharda açıklanması beklenen kapsamlı ve özellikle reel sektörü rahatlatacak bir vergi reformu paketi var.  

Sonuç olarak ekonomide çöküş bekleyenler, piyasa araçlarıyla ataklar yapmaya niyetlenenler, dolardaki, faizdeki ve giderek enflasyondaki düşüşe üzülenler daha fazla üzülmeye devam edecekler… Türkiye’nin istiklal yürüyüşü sürecek… Yılmayacağız… 

Prof. Dr. Yaşar Hacısalihoğlu Diğer Yazıları