Yazarlar

Emin Pazarcı

Emin Pazarcı

Türkiye'nin B planı 

Emin Pazarcı tüm yazıları

Suriye’de bir Güvenli Bölge kurulması için çalışmalar yapmak üzere ABD’li askerler Şanlıurfa’ya geldiler. Önce Müşterek Harekat Merkezi oluşacak. Ardından çalışmalar başlayacak. 

Ne kadar zaman alacak bu? 

Bir zamanlaması yok. Ancak, Milli Savunma Bakanlığı en kısa sürede merkezin kurulup çalışmaların başlayacağını açıkladı. Amerikalılar sözlerinde dururlarsa, Türkiye’nin güvenlik kaygıları giderilecek. 

Peki, ABD sözünde durur mu? 

Bu konuda ciddi tereddütler var. Çünkü, Amerikalıların geçmişleri sabıkalarla dolu. Münbiç konusunda takındıkları tavır ortada. Defalarca sözler verdiler; ancak olumlu bir adım atmadılar. Biraz daha geçmişe gidersek, bir Çekiç Güç tecrübesi yaşadık biz. Yine müşterek harekât merkezi kuruldu. 36. Paralelden bir çizgi çekildi; Irak’ın Türkiye tarafında yaşayan unsurlar, sözde Saddam zulmüne karşı koruma altına alındı. Biz de bu amaçla Çekiç Güç’e uçak ve asker verdik. Bir yandan “Irak’ın toprak bütünlüğü kırmızı çizgimizdir” dedik, diğer taraftan ABD’nin peşine takılıp, Irak’ı kendi elimizle böldük. 

ABD yine aynı hesaplar içinde olabilir! 

Ancak, bugün karşısında geçmiş tecrübelerden ders almış, kararlı bir Türkiye var. Başta T.C Başkanı Erdoğan olmak üzere ilgili bakanların son yaptıkları açıklamalar da bunun göstergesi. Bir anlaşma sağlandı, ama Türkiye “tamam bu iş bitti” demiyor. Amerikalıları sürekli olarak taahhütlerine sadık kalması konusunda uyarıyor. 

***

“Şimdi ne olacak?” derseniz, neler olacağı alanda yapılacak çalışmalarla ortaya çıkacak. Türkiye, Güvenli Bölge için 30-40 kilometrelik bir derinliği savunuyor. Amerikalılar ise 15 kilometrede ısrar ediyor. Milli Savunma Bakanı Akar’ın yaptığı açıklamalara bakılırsa, bastırıp ABD’yi esnetmeye çalışıyoruz. 

Kritik bölge M 4 Karayolu. ABD’nin YPG-PKK’ya sevkiyat yaptığı M 4, 15 kilometrelik derinliğin dışında kalıyor. PYD işgali altındaki Tel Rıfat da buradan takviye alıyor.  Türkiye ise, bu karayolunu kontrol edip, terör oluşumunun beslenme damarlarını kesmeyi planlıyor. 

Daha net ifade edersek, terör örgütünün silah, mühimmat ve kuvvet yığdığı Ayn İsa, Sırrin ve Suluk kasabaları 15 kilometrelik alan içinde değil. Üstüne bir de YPG’nin Münbiç’teki varlığını eklersek, ABD’nin takındığı tavır bizim kaygılarımızı gidermiyor. 

En önemlisi de… 

“Türkiye’nin güvenlik kaygılarını anlıyoruz” diyen ABD, güvenliğimizi tehdit eden terör yapılanmaları ile işbirliğini sürdürüyor. Onları yol arkadaşı ve müttefik olarak görüyor. Bütün Suriye politikasını bu terör örgütü üzerine inşa etmiş durumda. 

Sonuç olarak… 

Bir anlaşma yaptık yapmasına da biz de sonucundan pek umutlu değiliz. Sadece Amerikalılardan bir söz aldık. Elimizi daha güçlendirdik. O yüzden sürekli olarak bu anlaşma yürümezse B ve C planlarımızın da olduğunu dillendiriyoruz. Aslında A, B ve C planları değil, Türkiye’nin bir tek planı var. O da ne pahasına olursa olsun Suriye’deki terör yapılanmasını yok etmek; güvenliğimizi sağlayıp, milli bekamızı garanti altına almak. 

Artık eski Türkiye yok ABD’nin karşısında! 

Önümüzdeki günlerde bunu bir defa daha görecekler!   

Emin Pazarcı Diğer Yazıları