Öncelikle şunu belirtmek lazım ki Rodrigues, bu kadar kötü şutlar çekmeseydi, ilk yarı 3-0 bitebilirdi.
Moses’in direkten dönen topu da akıllardan çıkmayacak cinstendi.
Gustavo iyiydi, o da direğe takıldı. Emre ise çıkana kadar görevini yaptı.
Şimdi gelelim diğer noktalara...
Serdar Aziz, inanılmaz savruk oynuyor. İlk yarıda ceza sahası içinde yaptığı bir müdahale var ki buna penaltı verilse kimse, “Hakem niye verdi!” demez.
Muriqi, anlamsız şekilde geriye gelerek top almaya çalıştı.
Hem kendini yordu hem de Gustavo’yu bozdu.
Johan Cruyff’un, “Futbol basit oyundur, zor olan onu basit oynamaktır” diye tarihe geçen bir lafı vardır.
Muriqi’nin yapması gereken, kendini zinde tutmak, kenarlardan ve geriden atılacak paslarda tehlike yaratmaktı.
O ise kendisini sürekli yordu.
Geçen hafta kazanılan 5-1’lik Konyaspor maçında erken golle rakibin kilidi açılmıştı.
Kayseri’de ise böyle bir durum yaşanmadı. İlk devrede rakibine birçok kontratak şansı veren Fenerbahçe, ikinci devrede golü de yedi. Peki bu nasıl oldu?
Kanatlar ve orta saha, sürekli rakip yarı alanda boşluk aradı. Bunu yaparken de savunmayı düşünmedi. O bölgede kaldılar.
Böyle bir mantıkla futbol oynarsanız, arkanızda boşluk vermemeniz imkansızdır. Ve rakibe bu kadar çok atak imkanı tanırsanız, bunların bir veya birkaçında gol yememeniz de imkansızdır.
Fenerbahçe Teknik Direktörü Ersun Yanal, geçen hafta, “Kanat adamlarımız döndü. Artık daha hızlı ve etkili bir futbol oynayacağız” demişti.
Peki acaba aklına şu soru hiç gelmedi mi: “Benim kanat oyuncularım, sezon sonuna kadar her maçta şahane mi oynayacak?”
Muhtemelen bunu düşünmedi bile. Çünkü bu sorunun yanıtı oldukça basit. O da şudur: “Mümkün değil.”
İşte burada teknik direktör faktörünün devreye girmesi gerekiyor.
“Kanat ağırlıklı oyun sistemim işlemezse, nasıl etkili olabilirim?” planının bulunması lazım. Herkesin bildiği tabirle “B planı.”
Peki, “B planı olmayan bir hocayı nasıl anlarsınız?”
Öncelikle aynı mevkideki adamı çıkarıp, aynı mevkideki adamı oyuna sokuyorsa, B planı yoktur.
İkinci aşamada ise maçın bitimine kısa bir süre kala panikle savunmacıları kulübeye çekip, hücumcuları sahaya sürer.
Cebinde yedek planı bulunan teknik direktörler ise son dakikalara gelmeden, önce sistemi değiştirir. Duruma göre oyuncuların yerini kaydırır. Yapmayanlar ise kaybeder!